ONSOZ
Herodotos, Karia kenti Halikarnassos?ta, İ.O. 490 yıllarında dunyaya gelmiştir. Sitenin gozde ailelerinden birindendir, seckin bir cevrede yaşamıştır.
Nerelere ve ne zaman gittiğini cıkarmak zorsa da cok yer gezdiği bellidir. Soyu sopu varlıklı olduğuna gore, gencliğinde oğrenimini obur İon kentlerinde tamamlamış ve Onasya?nın belli başlı yerlerine gitmiş ol¬duğu şuphesizdir. Buyuk keşif yolculuklarına Samos?tan cıkmıştır. Belki ilk olarak Kyrene?ye git¬miş, ikinci olarak da Karadeniz bolgelerini dolaşmıştır. Sonra, Pers makamlarının sağladıkları buyuk kolaylıklardan da yararlanarak, bu buyuk imparatorluğun bircok yerlerini, Lydia, Media, İran?ı ve uygarlığın beşiği, sphinx?leri kadar esrarlı Mısır?ı, dunyanın en uzak yerlerine, t Herakles direklerinin otelerine kadar mal go¬turup getiren denizci tuccarlar ulkesi Fenike'yi gezmiştir. Gittiği yerlerde halk ağzından anlatılar topluyordu; ileri gelen kişilerle buluşup goruşuyordu; bilginlerle ilişki kuruyordu; resmî yazıları inceliyordu; Kserkses ordusu birlikleri¬nin sayısını (Kitap VII, bolum 184), ya da Plataia savaşlarındaki Yunan ordusu mevcudunu (Kitap IX, bolum 28) bu belgelerden cıkarmıştır. Ulkenin gelenek ve goreneklerini ve torelerini araştırıyor, bir anıtın sırrını cozmek icin yolunu değiştiriyor, araştıran, inceleyen ve anlayan uyanık bir gozle olaylara, insanlara, anlatılara bakıyor, Odysseus gibi "cok insanların sitelerini gorerek ve karakter¬lerini tanıyarak (Odysseia I, 3)? ama fazla olarak, gorduklerini tabletlerine dik¬katle not ederek değerli ve ceşitli bilgiler topluyordu, insanoğlunun elinden cı¬kan ilk buyuk tarih kitabının dayanakları boyle toplanmıştır. Eser, arkeoloji, folklor ve tarihi hep birden kapsamakta ve olayları icinden goren duygulu bir gazete yazarının taze izlenimlerini vermektedir.
Yunanistan?da da yaşadı; V. yuzyılın goz kamaştırıcı Atina?sını tanıdı, Sophokles?le dostluk etti; Plataia savaşlarından onceki destan gunlerini yaşamış olan Orkhomenos?lu Thersandros ile konuştu (Kitap IX, bolum 16). Yunan an¬latıları, ki eleştirisiz guvenilemez, onu bize bircok yerde ve ozellikle Olympia? da ve Atina?da, eserinin en guzel parcalarını okurken gostermektedir. Cocuk Thukydides?te tarih merakı Herodotos?u dinlerken uyanmış olmalıdır. Bu ceşit seanslara tanık olmak uzere elimizde gene Thukydides?in bir eleştirisi vardır. Bu tarihleri, belki de Herodotos?u kastetmeyerek kucumser, bunların "gerceği aramak zahmetine katlanan bir duşunurun, gelecek yuzyıllara yararlı bilgiler bı¬rakmak isteğiyle değil, kalabalık karşısında okuyup cabuk başarılar sağlamak? amacıyle yazılmış olduklarını soyler (Thukydides I, 22).
Herodotos uzun yolculuklardan sonra yurduna dondu. Anlaşıldığına gore, tyran Lygdamis yurttaşlarına, sonradan İ.O. 454?te devrilmesine yol acacak olan bir ceşit anayasa tanımıştı; Halikarnassos?ta politika olanakları yeniden doğmuş oluyordu. Ama Herodotos, yurdunda uzun sure kalamadı. Yunan sitelerinde siv¬rilmiş kişilerin durumları oynaktı. İhtiras ve kıskanclık surekli didişmelere yol acıyordu. Az cok tanınmış kişilerin bir ayaklanma sonucu yurtlarından ayrılma zorunda kalmaları ceşidinden olaylara Herodotos?un anlattıkları arasında cokca rastlanır. Herodotos?un daha o tarihte bir gecmişi vardı, buyuk bir işe başla¬mıştı, vazgecemezdi, bu iş onu yurdundan cıkmaya zorluyordu. Yeniden yola cık¬tı. Birkac yıl sonra (İ.O. 444?e doğru) Buyuk Yunanistan?da Thurium?u kurmak uzere yola cıkan Atmalılar arasına karıştı. Bundan yararlanıp Guney İtalya?yı ve Sicilya?yı da tanıdı. Sonra yaşlanmış ve artık Thurium?dan ayrılmamıştır, me¬zarı da oradadır. Bıraktığı anı son gunlerinin yurduna o kadar bağlıdır ki, eski cağların editorleri onu Thurium?lu olarak gosterebilmişlerdir. Aristoteles, Hali- karnassos?lu Herodotos demez, Thurium?lu Herodotos der (Rhetorika, IH, 9). Peloponez savaşları başladıktan sonra olmuştur. Kitabının bir yerinde bu savaşa değinmesinden cıkan sonuc budur (Kitap IX, bolum 73). Gozlerini dunyaya İ.O. 425?e doğru kapadığı kabul edilmektedir.
Eserinin hemen butunu elimizdedir. Bu tarihten başka bir eseri bilin¬miyor. Kendisi iki yerde Asur hikÂyeleri?nden soz eder (Kitap I, bolum 106 ve 184), ama bunlar yoktur, belki hic yazılmamıştır. Bir de Homeros?un hayatı var, Herodotos imzasını taşır, ama hic bir eleştirici bunu onun yazmış olacağını kabul etmez.
Herodotos - Tarih
Remzi Kitabevi, 1973
Ceviren Muntekim Okmen
639 Tek sayfa, 10 Mb
Tıpkıcekim PDF, Clearscan
balci60
arkadaşımızdan guzel bir epub duzenlemesi.