• 14-07-2022, 07:01:36
    #1

    "Sanatcı da, tıpkı bi ciftci , bir demirci gibi işini anlatabilmelidir. Hem diliyle, hem de huneriyle. Bir başka deyişle, kendi toplumu icinde sanatıyla ekmek yiyebilmelidir. 'Beni bu halk anlamaz'. demek, en azından, boş bir kendini beğenmişliktir.
    İnsan kendini beğenmede bile yalnız kalmamalı. Halkın sanatta anlamadığı bir yer bulunabilir, sanatcı bunu umursamazlık edemez. Cunku tuketicisi olmayan bir uretim yaşamaz. Hani hukumet zoruyla da yaşamaz demek istiyorum. Elli yıllık değil, yuz elli yıllık deney var onumuzde. Bazı sanat kurumlarının gittikce yozlaşması, kuruyup gitmesi bundandır. Halktan kopuk hicbir işten, hicbir insandan hayır gelmez." (1974)
    Ruhi Su

    Ruhi Su 1912'de, Van'da doğdu. Cocukluğu Adana'da, Cukurova 'da, Toroslar'da gect i. 1936'da Ankara Muzik Oğretmen Okulu'nu bitirerek Devlet Konservatuvarı'na girdi. 1942'de Opera Bolumu'nden mezun oldu. 1952'ye kadar Devlet Operası'nda ceşitli operalarda oynadı. 1952-1957 arasında siyasal duşunceleri yuzunden 5 yıl tutuklu kaldı. Cezaevi nden cıktıktan sonra kendini butunuyle turkulere verdi. Konserleri ve plaklarıyla dunya capında un kazandı. Turk halkına bağlılığını benzersiz bir eylemle, bu halkın muziğini evrenselliğe ulaştırarak kanıtladı. Alıntı duzenleme bana ait
    (Arka Kapak)

    Gizli İçerik:
    Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.