Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım’ın, Yuksek Divan Kurulu’nda yapmış olduğu acıklamaların bir takım cevreler ve kulupler eliyle kamuoyuna yanlış aktarılmasını ibret ve endişe ile takip etmekteyiz. Aşağıda yer alan acıklamaları, Başkanımız Aziz Yıldırım’ın tum beyanlarının altına imza atan Fenerbahce Spor Kulubu Yonetim Kurulu Olarak, kamuoyunun bilgilerine sunarız… Kamuoyunun oncelikle ve onemle bilmesi gereken husus; Sayın Başkanımızın yaptığı acıklamaların, Havuz ile ilgili olanlar saklı kalmak kaydıyla, tamamı belgelere dayanan ve tarafımızca kamuoyuna yeniden hatırlatılan birtakım "gerceklerdi"... Bu nedenle; "soz konusu acıklamalara verilen ve verilecek cevapların muhatabı bizler değil; bu belge ve yazıların altında imzaları olan şahıs ve kurumlardır." One surulen iddialara, kamuoyu onunde cevap vermek yerine "Muhatap Olmamak", "Ciddiye Almamak" şeklindeki kamu vicdanından kacmak yonundeki tasarruflar, bu tarzı tercih edenlerin genetik ve yapısal ozellikleri ile ilgili olup; bu yonde fikir beyan etmemizin doğru olmayacağı kanaatindeyiz… Sayın Aziz Yıldırım’ın, Havuz sistemi hakkındaki goruş ve acıklamalarının kamuoyuna "Aslına Muhalif" şekilde yansıtılmasının sebebi ise "Okuma ve Okuduğunu Anlama Yetersizliğinin" yanında, alışkanlık edinildiği uzere Aziz Yıldırım uzerinden yaratılmaya calışılan, faturasının Kadıkoy’e gonderilmesi duşunulen toplumsal kaos ve kargaşa yaratma cabalarından başka bir şey değildir. Aziz Yıldırım’ın acıklamaları dikkatlice incelendiğinde; Sayın Başkanımızın, Havuz Sistemi ile ilgili beyanlarının "TEHDİT değil TESBİT ve TEKLİF" icerdiği kolaylıkla anlaşılabilecek niteliktedir. Acıklamaların ana hedefinin; aynı ligi, aynı kaderi ve aynı havuzu paylaşanların, surec boyunca Fenerbahce karşıtlığı ve duşmanlığı iceren eylem ve soylemlerine rağmen aynı havuzda olma konusundaki ısrarlarının anlaşılmazlığı ile ilgilidir... Yargı kararlarının kesinleşmesini dahi beklemeden Fenerbahce’yi "Kirli" addedenlerin "Tertemiz" havuzlarının kirlenmesini istememeleri en doğal haklarıdır. Sayın Aziz Yıldırım’ın soylediği de tam anlamıyla budur. Temiz havuz sahiplerinden, bu yonde gelecek ve bize gore gelmesi zaruri olan bu teklifin, tarafımızdan duşunulmeden kabul edileceği gerceğinin acıklanmasıdır... Aslında hayatın ve ahlakın olağan akışına uygun olan 3 Temmuz "linc" ine ortak olanların, Fenerbahce ile artık hicbir konuda ortak olmaması gerekliliğidir. Havuzdan ayrılmanın hukuki prosedurleri elbette ki bilgimiz dahilindedir. Sitelerindeki ortak havuzdan başka havuz bilmedikleri donemlerde, Havuz sistemini Turk futboluna kazandıran Aziz Yıldırım’a bu konuda ukalalık ve bilirkişilik taslayanlar, kamuoyu onunde komik duruma duşmektedirler. Tum camialara saygımız sonsuzdur; ozellikle ebedi ve ezeli dostumuz Galatasaray’a. Fenerbahce Spor Kulubu, bu camiayı ve dostunu rencide edecek acıklamalarda bulunma luksune ve saygısızlığına sahip değildir. Ancak unutulmamalıdır ki aynı haklar tarafımıza da aittir. Bununla birlikte; dostluk anlayışında "Tarihi İhanet Modeli"ni benimseyenlerin dostluktan bahsetme hakları yoktur. Hatta bu surecte, "Sozde Dostumuz" un, Fenerbahce ve Turkiye Cumhuriyeti kurum ve kuruluşları yerine kimleri muhatap aldıkları duşunulurse Fenerbahce’yi muhatap almama kararları bizler ve camiamız icin şaşırtıcı ve uzucu olmamıştır... Buna rağmen Galatasaray Spor Kulubu’nu kağıt uzerinde temsil ettiği duşunulen bazı haddini ve bulunduğu yeri bilmeyen "Zatlar" eliyle; Fenerbahce Spor Kulubu Başkanı hakkında yapılan acıklamaları, Galatasaray’a mal etmeniz mumkun değildir. Bununla birlikte bu terbiyesizce ve hayasızca yapılan acıklamaların devam etmesi durumunda, en sert cevap, hicbir zat ve kurum gozetilmeden tarafımızdan ivedilikle verilecektir. Kendi kulupleri uzerinden spekulatif ekonomik kazanc sağlama konusunda uzman olan bazı "Zat"ların, Turk sporuna sağladığı katkılar tartışmasız olan Aziz Yıldırım’ın adını ağızlarına alırken cok daha dikkatli olmaları, yegane tavsiyemizdir. Filozofun dediği gibi; "Savaşın sonunu yalnızca oluler bilir" Gelinen noktada Sayın Ozhan Canaydın’ı ozleyen sadece Galatasaray taraftarı değildir. Kamuoyu bilmelidir ki; futbol ve futbol yoneticiliği ciddi bir iştir. Tarlalardan kızgın kumlara ve denizlere atlamak ya da bir kupayı ruhundan ayırıp ikiye bolmek gibi şarlatanlıkların, futbolda yeri yoktur, olmayacaktır. Ve hatta sportif başarısızlık ve beceriksizliği unutturmak ve gercekleri kendi taraftarından kacırmak icin Fenerbahce’ye saldırmak ya da sozde şike dosyasını hatırlatma durumu; "2 Temmuz 2012" tarihinde sona ermiştir. Butun bu acıklamalara rağmen; Sayın Başkanımızın, "Aziz Yıldırım ve Fenerbahce’yi hedef alan 3 Temmuz zihniyetinin henuz sona ermediği" yolundaki tespitleri, henuz 48 saat icerisinde acıkca ortaya cıkmış ve Sayın Başkanımızın haklılığı bir kez daha teyit edilmiştir. Başkanımızın acıklamalarında eksik kalan izaha muhtac tek husus; "3 Temmuz zihniyetinin medyadaki bir kısım tetikci ve işbirlikcileri" yonundeki beyanlarıdır. Ancak Başkanımızın acıklamalarını takip eden ilk iki gun icinde yaşanan gelişmeler ışığında, bu kişilerin kimler olduğu konusunda, tarafımızdan ayrıca bir acıklama yapmaya gerek kalmadığı duşuncesindeyiz. Unutulmamalıdır ki her soruna hazırlıklı bir Fenerbahce Yonetim Kurulu Olarak, daima Başkanımız Aziz Yıldırım’ın yanındayız. Bu ve bundan sonraki tum kararlarında... FENERBAHCE SPOR KULUBU YONETİM KURULU kaynak : http://www.fenerbahce.org/fb2008/det...ontentID=30062 __________________