Anadolu Efes antrenoru Ergin Ataman, acıklamalarıyla gundeme damga vurdu. Ataman Fenerbahce macı sonrası yaşananları anlattı. Hurriyet'te yer alan habere gore tecrubeli kocun acıklamaları şoyle;. "OBRADOVİC'E YAKIŞTIRAMADIM" Anadolu Efes'in Fenerbahce'ye 100-74 kaybettiği mac sonrası Obradovic'in elini sıkmayan Ataman, konuyla ilgili olarak şunları soyledi: Turk basketbolunda cok değer verdiğim ağabeylerim var benim. Hepsi de bana cok iyi yaptığımı soylediler. Obradovic'in ben ilk kez elini sıkmadım bir mactan sonra. Bugune kadar cok mac kaybettim ben Obradovic'e. Artı, saygı da duyduğum bir karakter. Bana gore bu mesleğin icinde olan herkesin de saygı duyması gereken bir isim. Kariyeriyle ortada, kendisi şu anda Avrupa'nın 1 numaralı basketbol karakteri konumunda. Ama her mesleğin kendine gore yazılı olmayan etik kuralları vardır. Bunu genc bir antrenor arkadaşımız yapmış olsa fazla uzerinde durulmaz. Fakat ben eminim ki; macın son saniyelerinde oyuncular el sıkmaya gidecekken kenardan bağırıp son topu kullanmak icin oyuncularına faul yaptırması, buyuk bir hırsla 100 sayı icin cabalamaları... Obradovic gibi buyuk bir hocaya bunu yakıştıramadım. Turkiye Ligi'nde de, ilk devre macı olsa, "İkinci devre icin bir avantaj" derim. Anlarım. Ama zaten ikinci devre macı. 9-10 sayı olsa ilk macın farkı icin cabalasalar o ayrı ama zaten fark 24 sayı.... "O, BENİM ELİNİ NEDEN SIKMADIĞIMI COK İYİ BİLİYOR" Sonucta bu, sadece kendime karşı değil, 40 yıllık bir basketbol kulubu olan, Turk basketbolunun lokomotifi olan Anadolu Efes Kulubu'ne karşı bir saygısızlık olarak algıladım. Ben olmasaydım, buna ses cıkartan olabilir miydi? Belki olmazdı. Ama ben de boyle bir adamım. Zaten hep şunu soylerim; karşınızda Ergin Ataman varken, her yaptığınız yanınıza kÂr kalmaz. Onun icin ben orada Obradovic'in elini sıkmadım. Aslında orada bırakmayı, yani basın toplantısında falan konuya girmemeyi duşunuyordum. Ama baktım ki hemen sosyal medyada, Hazımsız Ergin Ataman, Obradovic'in elini sıkmadı" algısı yaratılmaya calışılıyor. Hani ben sozde yenildiğim icin hocanın elini sıkmamışım... Hic alakası yok. Demecimde de cok acık soyledim; "O, benim elini neden sıkmadığımı cok iyi biliyor" diyerek.... "HERKES DOĞRU YAPTIĞIMI SOYLEDİ" Onun icin bu konuyla ilgili sosyal medyada şuursuzca, terbiyesizce yorum yapan fanatik taraftarların yazdıklarını, avukatıma iletiyorum. Kendisi de savcılıkta gereğini yapıyor zaten... Ama diyorum, bu gibi kişilerin sporu kirletmesi veya benim gibi birini sindirmesi mumkun değil. Bana yurt icinden, yurt dışından cok sayıda arkadaşım ve onemli spor adamları, doğru olanı yaptığımı soyleyip destek verdi. Hatta son 10 saniyede mola alıp, oyuncularıma, rakibin sayı atması icin oyunu tamamen bırakmalarını soylememin daha da iyi olabileceğini soylediler. Ama ben o an boyle bir şey yapmadım. Sahadaki tum oyuncularım gencti. O tarz bir hareket yapıp işi şova cevirmek istemedim ve tepkimi kendisinin elini sıkmayarak gosterdim.. "KUSURA BAKMA" DEMEZSE BİR DAHA ELİNİ SIKMAM" Baktım ki mactan sonra yanlış bir yere gidiyor bu hareket, cıkıp basın toplantısında acıklama yaptım. Hayatta hepimiz hata yapabiliyoruz. Benim de zaman zaman yaptığım hatalar var. Bizim Obradovic'le kişisel dostluğumuz da var. Ben hakikaten cok severim de Obradovic'i. Orneğin gectiğimiz yıl Galatasaray'da calıştığım donemde bana karşı tepkiler varken bir davette beraberdir Obradovic'le. Geldi bana sarıldı ve "Kafana takma. Bir ulkede bu seviyelerde yerli antrenor olmak kolay iş değil" dedi. Hakikaten benim icin bu onemliydi. Ama Obradovic de, bizim sahamızda tukuruk olayını yaşadığında daha hemen akabinde sosyal medya hesabımdan yaptığım acıklamayı herkes biliyor. Bunun Obradovic'e ne kadar buyuk bir saygısızlık olduğunu ve şuursuz taraftarların yaptığı şeyden oturu ben ozur dilediğimi hemen yarım saat, 1 saat sonra belirttim. Şimdi ben de diyorum ki; İnşallah Obradovic de... Bir mesaj bir telefon kadar ona yakınken, "Ya hata yaptım, o an gaza geldim taraftarın şeyiyle, kusura bakma" derse iş tatlıya bağlanır. Ama demezse o zaman pek elini sıkmayı duşunmuyorum.. "ANLAM VEREMEDİĞİM BİR HUSUSTU" Daha once de elini sıkmadan salondan ayrıldığım bir rakibim olmuş olabilir. Yani ben sonucta politik bir insan değilim. Birisi bana karşı bir şey yapıyorsa benim de bir tepkim olur. O gun yapabileceğim tek tepki mac sonu el sıkmadan gitmekti. Bazen macın adrenalini, hakem kararlarına kızgınlığın, taraftarın tepkisiyle unutup da gittiğin de olabiliyor. Ama burada bilincli bir şekilde, isteyerek yaptım. Bu gibi durumlarda hocalar son 10 saniyede zaten tokalaşmaya giderler, top yere bırakılır veya oynanmaz. Ben Ulker Arena'da tam hocanın elini sıkmaya niyetlenmiş, kalkacakken bir baktım faul yapıldı. Yani bu anlam veremediğim bir husustu, onun icin tepkimi o şekilde dile getirdim.. "BENİM TOKAT OLAYIM DA, OBRADOVİC'İNKİ DE YANLIŞ" Obradovic'in Melih Mahmutoğlu ile yaşadığı olaya benzer bir 'tokat olayı' yaşayan Ataman, konuya dair acıklamalarda bulunurken sitemini de dile getirdi: Tokat olayının ikisi de yanlış. Her ne kadar oyuncuyu uyarıcı, motive edici bir olay olsa da yanlıştı. Nitekim de ben, o yanlışın bedelini odedim. Fazlasıyla odedim. Turkiye'de gunlerce, sizin gazetenizin baş yazarları da dahil olmak uzere linc yedim. Bunun sonunda da TBF'den tarihin en ağır para cezasını aldım; 75 bin TL. Bundan 3 yıl onceki parayla... Şimdi Obradovic'in olayı da aynen benim olayım gibi... Tasvip edilecek bir olay değil ama maalesef basketbolun agresifliği icinde boyle şeyler olabiliyor.. "BEN LİNC EDİLDİM, OBRADOVİC'İN OLAYINA DUYARSIZ KALINDI" Bunları tasvip etmek mumkun değil. Burada, Obradovic'in yaptığı harekete bir şey soylemek bana duşmez ama yorumum şu olabilir; Ben kimsenin gormediği bir olayda linc edildim, ustelik 75 bin TL'lik para cezasına carptırıldım. Burada TV'de, kamuoyu onunde gercekleşen bir olayda, TBF, spor kamuoyu duyarsız kaldı. O zaman hep Ergin Ataman mı bir şey yaptığında bu Turkiye'de sorun oluyor? Yani sonucta ben bu ulkenin yetiştirdiği bir hocayım. Ben hep buradayım. Tabii ki bizim misafirlere kapımız acık, buyuk saygı duyuyoruz. Ama misafirperverliğin de bir sınırı var. Onun icin beklerdim ki TBF de bu konuda bir şey yapsın, bir şey soylesin. O donem neredeyse benim basketbol hocalığıma son verecek konuşmalar yapıldı.. "MENAJERLERİ ARADI, F.BAHCE'DEN AYRILMAK İSTİYOR, ALIR MISIN?" DEDİLER Basketbol A Milli Takım antrenorluğunden uzaklaştırılmama kadar konuşulmuş bir konu ve sonunda 75 bin TL ceza verildi. Sonucta bu harekete maruz kalan cocuk da A Milli Takım kaptanı. Bu cocuğun menajerlerinin olaydan hemen 1 gun sonra beni arayıp, "Cocuk Fenerbahce'den ayrılmak istiyor. Efes'e alır mısın?" dedikleri, benim de, "Hayır. Kesinlikle. Boyle bir olaydan oturu bir oyuncuyu almam. Ancak serbest kalırsa, serbest kaldığı gun normal bir oyuncu olarak duşunebilirim" dediğim ortada. Ben her şeyde acık ve netim. Burada demek bir olay var ki, bir olay var. Ama bu olay kapatılıyor. Ve diyorum ki aynı şeyi ben yapmış olsam ne olurdu? Ben buna uzuluyorum. Soz konusu durum Obradovic'in, Avrupa'nın 1 numarası olduğu gerceğini değiştirmez. Ama kuralların, yonetmeliklerin, herkes icin eşit olması gerektiğini duşunuyorum.. İnternet Haber
__________________
Ataman, F.Bahce'deki depremi acıkladı. (FBU)
Fenerbahçe0 Mesaj
●47 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Spor
- Fenerbahçe
- Ataman, F.Bahce'deki depremi acıkladı. (FBU)