Turizm sektorunde otelcilik her zaman başrolde olmuştur. Oteller olmazsa turizm oksuz kalır. Bundan olsa gerek, otelciler her zaman yeniliklere ve gelişimlere en kolay adapte olanlardır. Elbette bunu her marka başaramasa da, yaratıcılığa onem verenler, karşımıza her zaman farklılıklarla cıkabilmiştir.




Son donemlerde oldukca fazla otel; yeni, alt, yan, ust otel markası turetti. Buyuk zincirlerin “ev ortamına” daha bir sokulma cabaları ve hÂlihazırda para aldıkları pek cok ek servisi paketlerinin icine yedirmeleri, en dikkat ceken ozelliklerden biri. Yaratıcı onerileriyle benim dikkatimi ceken sekiz yeni markayı sizinle paylaşmak istiyorum:

Jo & Joe (joandjoe.com):

Oteller artık vitrin mankeni gibi on plana cıkmayı hedeflemenin pek işe yaramadığını fark ettiler. Accor zinciri, hostel, motel, ozel ev kavramlarının hepsini bir araya getirip yeni “birliktelik” oluşumuna oynuyor. Paylaşmaktan rahatsız olmayanlara “birlikte” (toghether); kendi gizliliğine, ozel mekÂnına duşkun olanlara ise “senin” (yours) adı altında yeni iki kavram sunuyor. Ortak alanlarıyla hem yerel hem de seferi dokuyu yansıtan acık ev uygulaması.

Yeni bir konukseverlik mantığıyla ilk tesislerini 2 Haziran’da Hossegor, Fransa’da actılar ve 2020’ye kadar 50 yeni tesis acmayı hedefliyorlar.

VIB (bestwestern.com/en_US/hotels/discover-best-western/brands/Vib.html):

Best Western zinciri kuruluşundan yetmiş yıl sonra, 2014’te ilk defa yeni bir marka ile karşımıza cıkacağını duyurdu. Pek cok buyuk şehirde acmayı hedefledikleri modern, butik tesisler. Vibrant, yani “yaşam dolu, kıpır kıpır” sozcuğunden turetilen ismiyle VIB, oncelikle Asya ve Amerika’da gezginlerin karşısına cıkacak. Orta-ust duzey kitleyi hedefleyecek olan markanın en bariz uygulaması, teknolojiyi on planda tutması. Otellerin her yerinde wi-fi bedava olacak, yemek ve kahve sunan makineler etrafta bolca bulunacak. En az 700 metrekarelik Zen, oyun ve sağlık mekÂnları olacak.

Cağdaş teknoloji merkezli tasarımlar sunan otel, rahatlık uzerine butik hizmet vermeyi amaclıyor. Şu an sekiz yeni tesis ile karşımıza cıkmayı planlayan marka, yakın bir gelecekte seyahat edenlerin vazgecilmez konaklama markası olmayı amaclıyor.

Ulkemizde bu zincir altında acılan ilk otel VIB Antalya.

Amba (amba-hotel.com/en/index.html):

Cok uzun ve meşakkatli bir muşteri memnuniyeti değerlendirmesinden sonra glh otel zinciri, gezginlerin tercihleri ve yonlendirmeleri doğrultusunda, yeni zincir markası Amba’nın ilk halkasını Londra’da Charing Cross İstasyonu’nda actı. Bunu kısa bir sure sonra Amba Hotel Marble Arch takip etti. glh’in amacı bu yeni yıldızını dunyanın belli başlı başkentlerinde acmak.

Yılların tecrubesiyle hareket eden glh, muşterilerini surekli dinledi ve sık sık anket yaptı. Bu anketlerden cıkan sonucları yeni markasında uygulamaya başladı. Bu taleplerin arasında super hızlı bedava wi-fi, en luks Hypnos yataklar, herkese konaklamaya ozel birer tablet ve otel odalarında alınan yemek servisleri icin fark odememek yer alıyor. Bu sistem şu an yururlukte ve hic fena iş de yapmıyor. Ne de olsa turizmin geleceği serviste yatıyor.

Moxy (moxy-hotels.marriott.com):

Marriott gibi kocaman bir zincir elbette bu yeni akımın dışında kalamazdı, kalmadı da. Hızlıca kendi yeni markasını yarattı ve adına Moxy dedi. Odak noktasında Y jenerasyonu veya Net kuşağı var. İlk otelini Eylul 2015’te Milano’da, Malpensa Havalimanı’nda actı ve şu ana kadar on tane oteli faaliyete girdi. En son acılan otel, Frankfurt Havalimanı’nda. Bu yıl icerisinde en az on otel daha acmayı hedefliyorlar.

Moxy’nin misyonunda “eğlence” ilk başlarda yer alıyor. Yureğinden hostel havası pompalayan bir butik otel zinciri var karşımızda. Evde yapamadığınız veya pek cok otelde uygun gorulmeyen eğlence icerikli her şey Moxy’de teşvik ediliyor. Lezzetli atıştırmalıklardan farklı iceceklere, oyunlardan gizli koşelere, uykunuzu alabileceğiniz kocaman yumuşak koltuklardan geniş ortak alanlara pek cok olanak sunan Moxy, ozellikle lobilerin de dolu dolu yaşanabilecek mekÂnlar olmasını hedeflemiş. Elbette super hızlı wi-fi olmazsa olmazları arasında.

Canopy (canopy3.hilton.com/en/index.html):

Alt marka yaratmak deyince en başarılı otel zincirlerinin başında hic şuphesiz Hilton geliyor. Elbette bu alanda da one cıkmaması duşunulemezdi. İlk Canopy oteli, populer guzergÂh Reykjavik’te acıldı. Şehrin volkanik kayalarından ve okyanustan mulhem rengiyle otel şimdiye kadar cok olumlu yorumlar aldı. Seyahat etmenin, iş seyahati dahi olsa, gercekten eğlenceli olması gerektiğinin altını cizen markanın yureğinde yatan kavram, yerel olmak. Bundan dolayı akşamın bir saatinde yerel şarap ve/veya bira tadımı servislerinin arasında yer alıyor. Markanın calışanları istenen şevki yansıtıyorlar ve konaklama yapan muşterilere de bu tecrubeyi taşıyorlar. Yerel tavsiyeler bol bol ve siz sormadan onunuze geliyor. Yereli aramanızı gerektirmeyen bu zincirin cok yakın zamanda en az 20 ilave tesisle karşımıza cıkacağı şimdiden belli.

Thistle Express (thistle-express.com):

Hızlı wi-fi eskiden bir luksken artık en temel gereksinimlerden biri. Bir otelde hızlı wi-fi’ın olmaması, kimileri icin neredeyse yatak olmamasıyla eşdeğer. Bundan dolayı yine glh otel zinciri Thistle markasına yeni bir soluk getirip Express adıyla devreye soktu. Bu yeni otellerde hızlı wi-fi, kahvaltı, cay-kahve, hepsi bedava. Daha da onemlisi rezervasyon aşamasında kendi odanızı kendiniz secebiliyorsunuz. Otel size tum oda dağılımını, odediğiniz fiyat aralığına gore acıyor ve istediğiniz odayı sizin icin bloke ediyor. Yani son dakika surprizlerine son! İlk otelini Londra Luton’da acan markanın yeni tesisleri hızlıca devreye girmek uzere.

Principal (phcompany.com/principal/):

Bu marka proje aşamasındayken adı “Proje 1898” olarak biliniyordu. Daha sonra Principal olarak değiştirildi. Eski ikonik binaları alıp tamamen teknoloji odaklı şekilde yenileyen firma, şehrin merkezinde, kendine has bir dokusu olan binalarda, inanılmaz konaklama imkÂnları sağlıyor. Tek kelimeyle “butik” bir deneyim sunan zincir, luks bir muşteri kitlesine oynuyor. Kırık dokuk eski yapılar icerisinde yer alan otelleri satın alıp kendi yepyeni yaklaşımlarıyla tekrar servise sokan firma, yakın zamanda cok ses getirecek gibi.

Radisson Red (radissonred.com):

Hilton kadar olmasa bile, firma olarak cok fazla alt markaya sahip olan bir diğer otel zinciri Carlson Rezidor. Trendleri yakından takip edip hemen kolları sıvayan firma karşımıza Radisson Red markası ile cıkıyor. Sanat, moda, muzik kavramlarından ilham alan marka ilk otelini Bruksel’de actı. Resepsiyonla sizi en az diyaloğa sokan otelde, neredeyse her şeyi markanın aplikasyonu uzerinden yapıyorsunuz. Ekstra yastığa mı ihtiyac var, birilerine dil dokmeden aplikasyonda bir tuşa basmanız yeterli. Ote yandan yine aplikasyonda yer alan “muşteri temsilcisiyle goruşun” seceneğiyle havalimanına taksi ayarlayabilir veya bolgedeki en iyi lokantaya rezervasyon yaptırabilirsiniz. İşin guzel tarafı, tum bu hizmetler teknoloji sayesinde bedava.

TurizmGuncel

__________________