AKTOB Başkanı Yusuf Hacısuleyman, AKTOB'un yenilenen yuzu ve Antalya turizmi hakkında TurizmGuncel'in sorularını yanıtladı.



Yeni donem AKTOB Yonetim Kurulu'nda ne gibi değişiklikler oldu?

Yeni donem AKTOB yonetim kurulunun nerdeyse yarısı değişti. Biz bu konuda yenilenmenin surekli olması gerektiğine inanıyoruz. Yeni bakış acılarının gelişmesi icin bu oldukca onemli. Yeni yonetimin hemyaş hemde duşunce acısından gencleştiğini soylemek mumkun. Yeni gelen genc arkadaşlarımız, internet teknolojisini yakından tanıyan insanlar. Bu durum AKTOB'a ciddi bir dinamizm getirdi. Orneğin aktif olarak kullanacağımız bir Twitter hesabı oluşturuldu.

Siz profesyonel bir yoneticisiniz. Sizce AKTOB gibi bir kuruluşun başında profesyonel yoneticiler mi olmalı, yoksa turizm yatırımcıları mı?

Bu tip kurumlarda yatırımcı, işletmeci yada profesyonel yonetici olması cok onemli değil. Kim faydalı olacaksa o gorev almalı diye duşunuyorum. Profesyonel yonetici aynı zamanda kendine emanet edilen sermayenin koruyucusudur. Hatta bu sermayeleri geliştirip yukseltmek ve bir adım daha ileri taşımak bir profesyonel işidir. Bu anlamda ben bir performans değişikliği olacağını duşunmuyorum.

Antalya'da peş peşe genel kurullar yapıldı. Once ALTİD değişti. Sonra AKTOB'da değişiklikler oldu. Genel manada bir değişim ruzgarı yaşandı denilebilir mi?

Bu planlanan bir değişimdi. Biz AKTOB olarak genel tuzukte iki donem kuralı koyduk. Krumlar, kişilere bağlı kalmadan kendileri devametmeli. Kurumsal niteliklerin on plana cıkması lazım. İki donem bence en ideal olanı. Birinci donem secildiniz; yonetimkurulunda gorev yaptınız. İkinci donem secildiniz; Gercekleştirmek istedikleirnizi gercekleştirip kurumu ileriye taşıdınız. Ucuncu donem de başkasına bırakmak lazım.

Sizin başkanlık suresince Anlataya' turizmine dair yapmak istedikleirniz, projeleriniz neler?

Antalya, kıyı kesimdeki tum sorunların birleştiği biryer. Dolayısıyla burada, turizmin geliştirilebilirliği ve uygulanabilirliği ile ilgili bir takım sorunlar var. Bunlardan biri turizm faliyetlerinin olmadığı kıyılarımızın olması. Diğer bir sorun, kıyı kanunu ile ilgili duzenlemelerin bugunun turizm potansiyelini sağlamıyor olması. Bu kanunun tekrar gozden gecirilmesi sağlanmalı. Bu gibi problemleri en kısa zamanda cozume kavuşturmayı planlıyoruz. Ayrıca turizm calışanlarının kış aylarında da istihdam edilmesine yonelik projelerimiz var. Bu kış itibariyle 120 bin kişi sezon bittiği icin işsiz kaldı. Bu da yoğunlaşmak istediğimiz projelerden biri.

Antalya'da genel durum nasıl? Yaşanan rakamsal artışı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Rakamsal bir artış soz konusu fakat bir taraftan otelcilerde yeteri kadar iş yapamadıklarını soyluyorlar. Demekki burada bir problem var. Aceba bu rakamların artmasının nedeni transit gecişler olabilir mi diye duşunuyorum. Birde alt metinleri okumak gerekir. Orneğin, Antalya'da rakamlar arttı fakat Rus pazarında rakamlar arttı. Alman ve Avusturya pazarında gerileme var. Klasik Batı Avrupa pazarında duşuş gozlemliyoruz. Bu gibi değerlendirmeleri oldukca dikkatli yapmalıyız.

Otelciler 2014 yılında nelere dikkat etmeli?

Turizm butun dunyanın gozunun uzerinde olduğu bir gelir kaynağı. Bu aslında genel anlamda Turkiye turizmi ile ilgili bir konu. Kim, nereye, nasıl gidiyor? Neden gidiyor. Tatil alışkanlıkları ne? Hangi tatil modellerinde gelişme var, hangileri terk ediliyor gibi soruları sorup araştırma yapacak bir yapıya ihtiyacımız var. Bu yapı şuan oluşturulmaya calışılıyor fakat bunun mutlaka bir bakanlık ayağının da olması gerek.

Bir araştırma merkezi gibi mi?

Kesinlikle. Global bir araştırma merkezine ihtiyacımız var. Bu konuda da hazırlıklar var. Hayata gecirmek icin calışmalara başlıyoruz. Otelcilerin de her zaman dikkat etmesi gereken şey, fiyat-hizmet ilişkisi olmalıdır. Bu dengeyi sağlayabilirsek zaten turist geri donuyor.

Kaynak

__________________