
Arap Atı profilden bakıldığında wV şeklinde bir kafası, geniş alnı, kucuk burnu, geniş burun delikleri vardır. Bircok Arap atının gozlerinin arasında, bedevilerin jibbah dedikleri, sıcak havada nefes almayı kolaylaştıran bir cıkıntı vardır. Boynu da oldukca geniştir. Altı yerine beş bel omuru bulunduğu icin sırtı diğer cinslere gore daha kucuktur. Buna rağmen ağır binicileri kolaylıkla taşıyabilir. Bir diğer onemli ozellikleri de doğal olarak kalkık duran kuyruklarıdır.
Arap atları ince yapılıdır, zarif bir goruntusu vardır. Uluslararası otoritelere gore Arap atı icin ideal boy 14,1 ila 15,1 el uzunluğu arasındadır. Biniciler genelde buyuk atlara ilgi duydukları icin hep daha geniş atlar kullanılarak genelde 16 ele yakın uzunlukta Arap atları elde edilmiştir.
Arap atları yuzyıllardır collerde insanlarla yakın ilişki icinde olmuşlardır. Savaşlarda başarılı olan atlar bazen evlerde misafir edilmiştir. Cocuklarla olan iyi ilişkileri nedeniyle 18 yaş altındaki cocukların binmesine izin verilen tek ceşittir.
Arap atlarının coğu zeki, cevresiyle iyi ilişkili ve hassastır. Kolay oğrenirler, sahiplerinden sevgi gordukleri zaman buna cok iyi karşılık verirler. Bu ozellikleri onları hem evcil hem vahşi yapar. Cunku duzensiz veya gereğinden fazla tekrarlanan eğitim Arap atlarını cok hırcınlaştırabilir.
Arap atı, hızlarıyla bilinen cinslerin bulunduğu sıcakkanlı atlar sınıfına girer. Eğitiminin zor olduğunu duşunenlerin, bunun kendi davranışlarından kaynaklandığını bilmesi gerekir, cunku Arap atı, sahibinin davranışına cok hızlı cevap veren, hassas bir cinstir. Yanlış yetiştirilen Arap atları, kamuoyunda olumsuz bir imaj bırakmıştır.
Safkan Arap atları gri, fındık rengi veya kırmızıdır.
Bircok Arap atının beyaz gibi gorunmesine rağmen, bu aslında gri tuy renginin doğal bir ozelliğidir. Bircok Arap atı doğduğunda fındık rengi veya kırmızıdır. Mevsim, yaş gibi koşullara bağlı olarak tuy renkleri değişse de derileri hep siyahtır. Beyaz Arap atları aslında gridir.
Siyah Arap atı cok nadir bulunur. Bu renk genini taşıyanlar yanlış uretim sonucu sadece bazı kahverengi atlarda siyah beneklere donuşmuştur. Bazı gelişmiş ciftlikler sipariş uzerine farklı renklerde ciftleştirme veya DNA uzerinde değişiklik yapmaktadır.
Safkan Arap atlarında beyaz veya krem rengi tuye rastlanmaz. Yaşamış hicbir safkan Arap atında Appaloosa (govdenin yalnız bir bolgesinde benekler olması, gerisinin duz renk olması) benzeri bir renk gorulmemiştir. Bu da DNA uzerinde calışılarak elde edilebilir.
At sahiplerinin, iyi atın aynı zamanda guzel renkte olmasını da istemeleri, Arap atının renklerine yuklenen anlamların sadece kucuk bir parcasını oluşturur. Bedevi kulturunde her rengin, her tonun bir anlamı, sosyal statu uzerine etkisi vardır. Orneğin siyah Arap atları zor bulunduklarından, sahipleri zengin veya şanslı insanlar olarak bilinir. Uzerindeki en kucuk bir beyaz benek Arap atının değerini duşurur, safkan olmadığı anlamına gelir.
Govdesinde fındık renginin farklı tonlarını bulunduran kayıtlı cok az Arap atı vardır ve hÂl tartışma konusudurlar. Bu atlardan bircoğunun renk değiştirerek aslında gercek Arap atı renklerinden biri olduğu gorulmuştur. Bu durum en cok gri tuy renginde gorulur.
Arap atlarının tuy renkleri (don) değişse de derileri hep siyahtır. Siyah deri guneş ışınlarına karşı koruma sağlar. Goğus ve ayakları cok kaslıdır.
Cok dayanıklı olan Arap atı, yuksek suzulebilme kabiliyeti ile iyi yol tutuşu sağlar. Dengesi iyidir ve hızlı kalkış yeteneği vardır. Savaş atlarında olması gereken ozelliklerin tumune sahiptir.
622 yılındaki hicretle beraber İslam dunyası Arap atlarıyla tanışmıştır. 630€™lu yıllarda Musluman toplumlar Kuzey Afrika ve Ortadoğu€™ya doğru genişleme cabasına girdi. Bu genişleme 711yılında İspanya€™ya kadar vararak 720€™de butun İspanya Yarımadası€™nı kapladı. Arap ve Ortadoğu kokenli akıncıların atları en guclu Avrupa kokenli atları ezip gectiler. Endulus atı bu sırada ortaya cıkmıştır. Amerika Kıtası`nı keşfedenler de beraberlerinde Osmanlı İmparatorluğu sayesinde tanıştıkları Arap atlarını goturmuşlerdir. Osmanlı İmparatorluğu 1299 yılında yukselerekOrtadoğu€™nun coğunu kontrol altına aldı. Arap atlarını savaştan ticarete bircok alanda kullandılar ve Avrupa€™ya da tanıttılar. İstanbul€™un ilk Arap atı harası 1864€™te Aziziye€™de kuruldu.
Efsaneye gore Arap cinsinin dişisini Muhammed bin Abdullah secmiştir. Colde uzun bir seyahatten sonra susayan kervandaki hayvanların sadakatini ve dayanıklılığını olcmek icin bir su kaynağının yakınına kadar surduğu hayvanları geri cağırmış, bu cağrıya yalnızca beş tane dişi at karşılık vermiş. Suyu bırakarak sahiplerine geri donecek kadar sadık olmaları sebebiyle bu beş at, el-Hamse, yani beş olarak adlandırılmış. Bu atların, beş Arap atı turunun ataları olduğu soylenir. Bir diğer efsane de Suleyman€™a dayanmaktadır.
__________________