“O her şeyi kuşatacak olan Kıyamet’in haberi sana geldi mi? Yuzler var ki, o gun eğilmiş, zillete burunmuştur. Calışmış, yorulmuştur. Kızışmış bir ateşe girer. Onlara kızgın bir kaynaktan su verilir. Onlar icin kuru bir dikenden başka yiyecek de yoktur. O da ne besler, ne de aclığı giderir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) cehennem ateşi hakkında şoyle buyurmuşlardır:
“Cehennem ateşi bin yıl yakıldı. Oyle ki kıpkırmızı oldu. Sonra bin yıl daha yakıldı, oyle ki beyazlaştı. Sonra bin yıl daha yakıldı. Şimdi o siyah ve karanlıktır.”
“Cehennem ateşi katran gibi siyah ve gece gibi karanlıktır.” (Beyhakî

Peygamberimiz (s.a.v.) Cebrail’den Cehennem ateşini kendisine tarif etmesini istemiş, O da onu şoyle tarif etmiştir: “Allah-u TeÂlÂ’nın emriyle ateş bin sene yakılıp kıpkızıl hÂle getirilmiş, sonra bin sene yakılıp sapsarı hÂle getirilmiş, sonra bin sene daha yakılıp simsiyah hÂle getirilmiştir. Boylece o şimdi ışıksız, karanlık, cok sıcak ve yakıcı bir ateştir. Onun icinde yanan bir insan yerdekilere gosterilseydi, bunların hepsi onun kotu kokusundan ve korkunc manzarasından bayılıp olurlerdi.”
__________________