Fenerbahce Beko, bu yaz bir oyuncusunu daha NBA’e uğurladı ve Nicolò Melli, New Orleans Pelicans ile anlaşma sağladı. İtalyan uzun forvet, takımının medya gununde acıklamalarda bulundu. Melli‘nin acıklamalarından one cıkan kısımlar şu şekilde: “İki yıl once NBA’e gelmeyi bir kez reddetmiştim ancak bu kez cok kolay oldu. Menajerler, koclar ile goruştum ve cok iyi şeyler hissettim. Buraya gelmek icin kariyerimde doğru an gelmişti diye duşunuyorum. Ayrıca bence burası doğru yer ve doğru fırsattı ve buradayım. Sadece NBA fırsatı olduğu icin kabul etmedim bu teklifi, zaten bir kez reddetmiştim. Doğru atmosfer olduğu icin kabul ettim. Ayrıca doğru teklifi de yaptılar. Beni tanımladıkları şekilde bir oyuncu olduğuma inanıyorum. Cok sayıda faktor vardı ama asıl mesele onlarla telefonda konuştuğumda doğru şeyler hissettim. O an bu kararın doğru olduğuna inandım. Bir basketbolcu olarak ilk yapmam gereken şey buraya adapte olmak ve oyunu anlamak. Avrupa ile en buyuk fark elbette ‘spacing’ ve oyun hızı. Ben oyuncu olarak takımı birbirine bağlamayı, bir anlamda sahadaki ikinci oyun kurucu olmayı seviyorum. Avrupa’da boyleydi. NBA’de nasıl olacak goreceğiz. Ancak bunu yapmak icin sahada herkesin nasıl hareket ettiğini anlamam lazım. Bunun uzerine cok calışmam lazım. İlk mucadeleye hazır olmam lazım. Bircok arkadaşım, NBA’e geleceğimi duyduklarında ‘Buna inanabiliyor musun?’ diye tepki verdiler. Bu muhteşem bir his. Noel Gunu’nde macımız var. Her Noel’de buluşan arkadaşlarım var. Ben onlarla hic olamadım ama her Noel’de aynı yerde buluştuklarını, aynı şeyleri yaptıklarını ve mumkun olduğunca cok NBA macı izlediklerini biliyorum. Bu yıl -umuyorum- beni izleyecekler. Umarım, asla bilemezsiniz tabii ama bu bir ruyanın gercek olması gibi. Ailemin ve arkadaşlarımın bunun parcası olduğunu bilmek, bunu daha da ozel kılıyor. Coğunlukla 4 numara oynayacağım ama ne gerekirse orada oynayacağım takımın kazanması icin. Avrupa’daki guclu yonlerimin ne olduğunu biliyorum ama NBA’de bunların gecerli olup olmayacağını bilmiyorum. Onları buraya taşıyıp taşıyamayacağımı oğrenmem gerekiyor. Uc sayı cizgisinin Avrupa’ya gore daha uzak olması da başka bir zorluk. Uc şut attıktan sonra yoruldum burada. Tabii ki abartıyorum… Burada dunyanın en iyi oyuncuları oynuyor. En buyuk fark bu. Herkes NBA’de oynamak istiyor. Burada oynayanlar da super yıldızlar. Bunu da anlamam gerekiyor. Gecen yıl 84 mac oynadım. Buradaki 82 mac bu anlamda cok farklı olmayacak. Umarım daha da fazla macımız olur tabii ki ama yaz doneminde doktorların ve fizyoterapistlerin soylediği her şeyi yaptım. Beş yıl once de benzer bir takvimim vardı ve aşağı yukarı ne yapmam gerektiğini biliyordum. EUROHOOPS