Haftaya Kırmızı Grup lideri olarak giren Ankaragucu ardı ardına oynadığı 4 macı kazanarak taraftarlarını sevindirmişti. Başkent ekibi ligde son oynadığı 4 macta Nazilli Belediyespor’u 2-1, Bugsaspor'u 1-0, Altınordu’yu 2-1 ve Kızılcahamamspor’u 2-1 mağlup etmişti. Sarı-lacivertli futbolcular Pazarspor macından da 3 puanla ayrılırlarsa 11 yıl sonra ilk kez ardı ardına 5 mactan galibiyetle ayrılmış olacaklardı. Pazarspor macı oncesi buna odaklanan sarı-lacivertliler rakibini 5-0 gibi net bir sonucla yenerek liderliğini surdurdu. Ustelik Ankaragucu’nun en yakın takipcisi Bandırmaspor kendi saha ve seyircisi onunde Alanyaspor’a 2-1 mağlup olunca aradaki puan farkı 4’e cıktı. Ancak bu grupta Altınordu’ya dikkat etmek gerekli diye duşunuyorum. İyi futbol oynayan, istikrarlı bir takım Altınordu. Esas tehlike bizim icin Altınordu olabilir. Hayati Soydaş’ın sakatlar, cezalılar ve formsuz oyuncular yuzunden Pazarspor macında mutlak suretle kadroda değişiklikler yapması gerektiğini duşunduğumde, sonucu merakla bekliyordum. Nitekim cezalı Serhat Gulpınar’ın yerinde Selim Teber başladı. Selim’in yerinde de Volkan oynadı. Beklentilerden uzak gorulen Teoman 18 kişilik kadroya giremezken, Harun Aydın ve Gokhan Erdoğan ilk 11’de yer almışlardı. Ben Ankaragucu’nun zorlu Bugsaş, Altınordu ve Kızılcahamam maclarını 3’er puanla gectikten sonra, Pazarspor’a takılacağına ihtimal vermiyordum. Ancak acaba macı yine zorlana zorlana mı, yoksa gule oynaya mı kazanacaktık. Arzuladığımız futbolu izleyebilecekmiydik... Ankaragucu maca az da olsa hareketli başladı. Ama 5-10 dakika sonra durgunlaştı ve temposu duştu. Seyir zevki olarak izleyenleri tatmin etmeyen 25 dakikalık bolumden sonra Pazarspor oyunda hakimiyeti eline gecirdi. 40.dakikaya kadar Pazar takımının derli toplu futbolunu izledik. Ancak macın butun gidişatı 40.dakikada değişti. Bu dakikadan sonra ilk yarının bitimine kadar gecen 5 dakikada oyle bir mac izledik ki, adeta omrumuze omur katıldı. 5 dakika icinde Ankaragucu once Levent daha sonra da Umut ve Kaan’ın attığı gollerle 3-0 one gecti Oysa ilk 40 dakika icinde son derece etkisiz bir Ankaragucu izlemiştik. Savunmada uyumsuzluklar gozleniyor, bu yuzden onemli pozisyonlar veriliyordu. Orta sahadaki verimsizlik yuzunden Ankaragucu rakibinden baskı yiyordu. Serhat’ın yerinde oynayan Selim Teber, orta sahaya bir pozitiflik getirmiyordu. Ancak bu goruntu ilk golle birlikte bir anda tuz buz oldu. Atılan 3 golde yapılış ve son vuruş acısından mukemmel gollerdi. Devreyi 3-0’la tamamlayan Ankaragucu rahatlamış, rakibin direnci duşmuştu. İkinci yarı icin bir sorun gorunmuyordu. 2.yarının başlamasıyla birlikte sarı-lacivertliler gule oynaya oynamaya başladı. Mac cok rahat bir tempoda gidiyordu. Direnci kırılan Pazar karşısında savunma rahatladı. Orta saha baskı gormeyince ileriye organize cıkmaya başlandı. Net de gol pozisyonları yakalandı. 66.dakikada Kaan’ın ortasına Umut Nayir, Hakan Şukurvari bir kafa vuruşuyla durumu 4-0’a getirdi. Nazar değmesin Umut’daki gelişme inanılmaz şekilde suruyor. Attığı 2 golde ustalık kokuyordu. 4-0’lık sonuc tribunlerdeki coşkuyu arttırırken, Ankaragucu’ndeki oyun disiplini azalmaya başladı. Girilen pozisyonlarda zorlama şutlar cekiliyor, rakip ceza sahası yakınındaki paslaşmalar ozensiz yapılıyordu. Bu bolumde benim icin en onemli konu Aydın Toscalı’yı tekrar Ankaragucu forması ile izlemiş olmamdı. Kaptan Aydın bırakın parayı Ankaragucu’nde ekmeğin, suyun, elektriğin, doğalgazın, olmadığı donemde bizleri terk etmeyerek gozlerimizi yaşartan bir oyuncuydu. Bazı oyuncular başarılı kadrolarda değil de, işte boyle zor gunlerde gostermiş oldukları vefakarlıkla efsane olurlar. Benim icinde Kaptan Aydın oyle bir oyuncuydu. Şimdi son 1-2 yıl icinde yaşananları hatırlıyorum da nereden nereye gelmişiz. O donemde ne konuşuyorduk, şimdi neler konuşuyoruz. O şarlarda cıkıp 2-1 kazandığımız Mersin İdman Yurdu macında, berabere biten Beşiktaş macında ağlamayan varmıydı? Formasız kaldığımız Sivas macında, otelde mahsur kaldığımız Ordu macında uzuntuden kahrolmayan varmıydı? İşte Aydın Toscalı bize o gunlerin emanetiydi. Tekrar donen kaptana bir kez daha hoş geldin derken, Allah bize bir daha oyle gunler gostermesin diyorum. Ve Başkan Mehmet Yiğiner ile yonetimine bir kez daha saygılar sunuyorum. Son 15 dakikada Ankaragucu’nun net pozisyonları ve Emre Taşdemir ile bulduğu 1 golu daha vardı. Bu gol mactaki sonucu belirledi. Ankaragucu iyi oynamadığı yolunda eleştiriler alsa da maclarını kazanıyor ve gumbur gumbur yoluna devam ediyor. Hayati Soydaş yonetimindeki Ankaragucu’ne her ne kadar pozitif futbol oynamıyor şeklinde eleştiriler yapılsada, şu bir gercek ki, sarı-lacivertli futbolcular hicbir macı bırakmıyorlar, sonuna kadar savaşıyorlar ve kazanmak icin son dakikaya kadar mucadele ediyorlar. Hicbir oyuncu şu macta kendini sıkmadı diyemeyiz. Hepsinde buyuk bir ozveri goruyoruz. Bu da Hayati Soydaş’ın takımına aşıladığı oyun felsefesi. Bu oyun felsefesine herkesin artık alışması gerekiyor. Cunku ligin sonuna kadar bu sistemle yolumuza devam edeceğiz. Rakip kim olursa olsun, once durduracağız sonra vuracağız. Eğer ligde geride kalan bolumde biraz daha oyun organizasyonumuzu geliştirirsek, birazda coşkuyu arttırabilirsek onumuzde kimse duramaz. Cunku Ankaragucu’nun kadro derinliği bu ligde kimse de yok. Bu bolumu macta dikkatimi ceken bir konu ile tamamlamak istiyorum. Pazarspor’ın formasının hem goğsunde, hem de sırtında reklamlar vardı. Yanlış gormediysem sırtta Şekerbank’ın, goğuste ise Caykur’a ait DİDİ’nin reklamı vardı. Pazarspor nerenin takımı, Rize’nin. Rize kimin memleketi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın. 103 yıllık Ankaragucu maclara reklamsız formalarla cıkarken, Pazarspor 2 reklamla cıkıyor. İşte size Turkiye gerceği… LEVENT KALE Bu Levent Kale’yi kim duşunup transfer ettiyse ona helal olsun diyorum. Bir transfer bu kadar isabetli olur. Bir futbolcu bu kadar kritik anlarda sahne alır. DEPLASMANDA YONETİCİ Ankaragucu’nde yakın zamana kadar bırakın deplasmanı 19 Mayıs Stadı’ndaki maclarda bile doğru duzgun yonetici gormek mumkun değildi. Bir kac tane işi goturen yoneticiyi bir tarafta tutarsak, diğerleri adeta fellik fellik kacarlardı. Gorunmek istemezlerdi. Ancak şimdi oyle mi? Kızılcahamam’da dikkat ettim. Neredeyse tum yonetim kurulu başkan Mehmet Yiğiner’in yanındaydı. Değişim budur işte... TEŞEKKUR Ankaragucu’nde yaşanan gelişmeler ve değişen vizyon konusunda teşekkuru hak eden bir arkadaşımız daha var ki, onu kimseler fazla tanımaz. Ankaragucu’nun haberleri yapan ve fotograflarla tum camianın bilgilenmesini sağlayan arkadaşımız Murat Kocakok, benim nezlinde alkışı ve teşekkuru coktan hak etmiştir. Başarılı calışmalarından dolayı kendisine teşekkur ediyorum. DİRİLİŞ SEZONUNDA KUPA “ANGARYA “ Ankaragucu 29 Ekim Salı gunu Ziraat Turkiye Kupası macında Sivas 4 Eylul Stadı’nda Sivasspor ile karşılaşacak. Bu sezona Roberto Carlos ile fırtına gibi giren Sivasspor ligde cok formda. Kupada da gittikleri yere kadar gitmek isteyeceklerdir. Ankaragucu, bir kupa takımı. Ama bu sezon bana gore kupa “Angarya” dır. Kupada geleceğimiz yok. Bizim icin hedef ligde şampiyonluk ve 1 sezon bile kaybetmeden bir ust lige cıkmak. O yuzden buralarda zaman kaybetmemek gerekli diye duşunuyorum. Sporanki
__________________