Tum algılardaki carpıcı gercek, ilgili surecin duyusal bilgiyi daima nesneler'e (object) donuşturmesidir (to convert). Buyuk ve kırmızı bir imge (image) ahır olarak gorulur. Kolun uzerinden gelen bir dizi basınc duyumu surunen bir bocek olarak algılanır. Uzaktan gelen sirene benzer ses, yaklaşan bir cankurtaran olarak işitilir. Gorulduğu gibi, insanlar sadece duyum ve uyarıcı toplulukları değil, bilakis, devamlı olarak nesne algılarlar.

Nesne algılanması (object perception) kısmen oğrenmeye dayanır. Kişinin nesneleri isimlendirebilmesi ve bunların işlevlerini belirtebilmesi, kuşkusuz ki oğrenilir. Ancak oğrenmenin yanı sıra, uyarıcıların nesnelere orgutlenmesi şeklindeki temel eğilim (tendency) insanların duyu organları ve sinir sistemlerinin doğuştan gelen (innate) bir ozelliğidir. Nesne algılanmasını iceren bu doğal yeteneğe (ability) ilişkin etkenler (factor) orgutleyici eğilimler (organizing tendencies) olarak adlandırılmıştır.

Şekil-Zemin Algısı

insanların nesne algılamalarındaki başlıca orgutleyici eğilim, şekil (figure) ve zeminin (ground) birbirlerinden ayrılmasına ilişkindir. Bu eğilim nesnelerin zemine gore goze carpmalarına, zeminden doğru sivriliyormuş gibi gorulmelerine neden olur. Resimler duvarın uzerinde asılıdır, kelimeler de sayfanın uzerinde yer alır. Bu orneklerde şekil, resim ve kelimeler; zemin ise duvar ve sayfadır. Şekil 1'iin solundaki resme baktığınızda; buradaki siyah alan daha once gorduğunuz belirli bir cisme benzemese bile, siz onu otomatik olarak cisim gibi gorursunuz. Sağdaki resme baktığınızda ise, ya birbirine yakın iki yuz veya bir vazo gorursunuz, iki cisimden herhangi birinin algılanabileceği bu tur resimlerden farklı algılanabilir şekiller (reversible figures) olarak soz edilir. Buradaki onemli nokta; elinizde olmaksızın bir cisim, yani bir zemin uzerinde şekil goruyor olmanızdır.



Şekil 1 Sol: Siyah alan otomatik olarak zemin uzerindeki şekil duzeninde algılanır. Sağ : Bazen şekillerden biri, bazen de diğeri zemin haline gelmektedir.

Şekil-zemin ilişkilerinin algılanması, gormenin dışındaki diğer duyumlar icin de gecerlidir. Bir senfoni dinlenirken, melodi veya tema şekil olarak algılanır; akortlar ise zemini oluşturur. "Rock" muziğinde gitarist tekrarlanan akortları zemin olarak kullanır; bir olcude değişkenliğe sahip olan şarkı ise bu zemine gore şekildir. Kolun derisinden gelen gıdıklanma duyumu, kolun uzerinde surunen bir bocek olarak algılanır. Bu ornekler, şekil-zemin ilişkisi algılama eğiliminin butun algı turlerine yaygın bir ozellik olduğunu gostermektedir.

Gruplama

Nesne algılamadaki bir diğer orgutleyici eğilim, uyarıcıların bir oruntuye (pattern) gruplanmasıdır (grouping). Gruplamada, ilgili ortamdaki ceşitli ipuclarından (cue) yararlanılır. Orneğin, Şekil 2'nin a kısmını uc cift cizgi olarak gorursunuz. Buradaki ipucu bir cizginin diğerine olan yakınlığı'dır (proximity). Şeklin b kısmında ise, biri diğerinin uzerinde iki ucgen goruyor olabilirsiniz. Bu durumda birbirine benzeyen maddeleri (item) kendi iclerinde gruplamaktasınız (similarity). Aksi takdirde, c'deki gibi altı koşeli bir yıldız gorurdunuz. Benzerliğe gore gruplama, şeklin d kısmında da gorulmektedir. Coğu insanlar x'leri ve noktaları kendi iclerinde birbirlerine yakın ve noktaları da x'lerden fazlaca bir aralıkla ayrılmış olarak algılarlar.



Şekil 2 Gormede algısal gruplamaya ornekler,

Ancak gruplamada her zaman benzerlik esas alınmaz. Şekil 2'nin e kısmının .altı koşeli bir yıldız olarak gorulmesi, biri noktalardan diğeri dairelerden meydana gelen iki ayrı şekil olarak gorulmesinden daha kolaydır. Bu durumda benzerlik, bir diğer kuvvetli gruplama eğilimi olan, dengeli ve bakışık (symmetric) şekil oluşturma alışkanlığım (habit) iceren bakışım (symmetry) ile yarışma halindedir. Son olarak, gruplama kısmında gosterildiği gibi devamlılık (continuity) temeline gore de olabilir. Bu eğilim kavisli bir cizgiyi kavisli bir yolda, duz cizgiyi ise duz bir yolda devam ediyor olarak gormenizi sağlar. Buna gore f kısmında uc şekil gorebilirsiniz: duz bir cizgi, bir yarım daire ve bir kırıklı cizgi. Duz cizgiyi, kesişme noktalarından birinde aniden kavisli bir hal alıyor olarak gormeniz ancak ozel bir cabayla mumkun olacaktır.

Tamamlama

Psikologların nesne algılanması konusunda keşfettikleri birkac orgutleyici surec daha vardır. Bunlardan biri olan tamamlama (closure) eğilimi, insanların gorsel dunyalarını uyarımdaki boşlukları doldurarak orgutlemelerine ve boylece de kopuk parcalar yerine butun bir nesne algılamalarına yol acar. Şekil 2'nin b, c, ve e kısımlarının algılanmasında boyle bir eğilim soz konusudur. Aynı eğilim Şekil 3'te ustteki ve ortadaki şekillerin sırasıyla, daire ve kare olarak algılanmalarına yol acar. Alttaki şekli de, yine, kopuk cizgiler yerine bir nesne olarak goruruz. Coğu insanlar bu şekli at ustunde bir adam olarak gorurler.



Şekil 3 Algısal tamamlama boşlukları doldurur: Nesne butunuyle mevcut olmayabilir, ama biz yine de onu tamam olarak algılama eğilimi gosteririz.

__________________