Populizm, toplumdaki elit bir tabaka tarafından halkın cıkarlarının bastırıldığını ve engellediğini varsayan ve devlet organlarının bu elit tabakanın etkisinden cıkarılıp halkın yararına ve toplum olarak gelişmesi icin kullanılması gerektiğini soyleyen siyasî bir felsefe veya soylem bicimidir. Dolayısıyla “populist” bir kişi konuşmalarını “sokaktaki adam”ın ekonomik ve sosyal gereksinimlerine yonelik olarak hazırlayan kişidir. 1980’lerden beri populizmin ceşitli politik ideolojilerin gelişmesine yardımcı olan bir soylem bicimi olduğu bircok ciddi calışmada tartışılmaktadır. Son yıllarda populist hareketlerin liderlerinin hem sol hem de sağ goruşluler arasından cıktığı gozlemlenmiştir. [1]
Populizmin karşıtı elitciliktir.
Populist hareketlerin liderleri coğunlukla buyuk şirketlerin gucune karşı koyacaklarını, “yozlaşmış” elitleri temizleyeceklerini, ve “onceliği halka“ vereceklerini soylerler. Populizm genelde rejim karşıtı siyaseti icerdiği gibi ozellikle sağ eğilimlerde milliyetcilik, jingoizm, ırkcılık veya koktendincilik ile birleşebilir. [2] Populistlerin coğu ya ulkenin belli bir yoresine ya da toplumun belli bir sınıfına (emekci sınıf, orta direk, veya koyluler/ciftciler gibi) hitap eder. Kullandıkları soylem sıklıkla ikilik yaratma uzerinedir ve halkın coğunluğunu temsil ettiklerini soylerler.
Populist yontemler
Populizm genel olarak statukonun radikal olarak eleştirilmesiyle kendini gosterir ama sağ eğilimili ya da sol eğilimli bir hareket olarak guclu bir politik kimliği yoktur. Populizm solcu , sağcı hatta merkez eğilimli gorunumler almıştır. Yakın gecmişte ABD’deki muhafazakÂr politikacılar populist bir soylem icine girmişlerdir, Amerikan halkına “guclu avukat lobisine”, “liberal elitlere” ve “Hollywood elit tabakasına” karşı direnmelerini soylemişlerdir. Yine yakın gecmişte Amerikan “sol kanat” politikacıları giderek artan bir şekilde populist soylemlere girmiştir. Normalin aksine, Amerikan liberalizmi buyuk şirketlere karşı gelen bir politika izlemektedir ve bu şirketlerin kÂrı insanın onune koyduğunu ve şirketin gereksinimine gore hukumetin işleyişine mudahele edildiğini savunmaktadır. 2004 yılı Başkanlık secimlerinde Demokrat Parti adayı John Edwards’ın kullandığı “iki Amerika” deyimi oy verenlere yonelik populist girişime bir ornektir.
Populistler bazı politikacılar tarafından toplumda oldukca demokratik ve olumlu bir guc olarak gorulmesine rağmen, siyasetbilimdeki bazı onemli calışmalarda populist kitlesel hareketlerin gercekci olmadığını ve siyaset sahnesini kararsız bir ortama suruklediği belirtilmektedir. Margaret Canovan bu iki karşıt goruşunde hatalı olduğunu savunmakta ve dunya capında modern populizmi “tarımsal” ve “siyasal” olarak iki ana bolume ve 7 alt sınıfa ayırmaktadır:
* Tarımsal populizm
Ticarî urun yetiştiren ve radikal ekonomik istekleri olan ciftcilerin hareketi, 19. yy. sonlarındaki ‘’’’US People’s Party’’’’ gibi oluşumlar.
Gecim koşulları icim koylu hareketleri, I. Dunya Savaşı’nın ertesinde Doğu Avrupa’daki Doğu Avrupa Yeşil Ayaklanma milisleri gibi oluşumlar.
Ağır şartlarda calışan ciftci ve koylulerin koşullarını huzunlu bir şekilde romantikleştiren entellektuellerin kurduğu radikal tarımsal hareketler, Rus ‘’narodniki’’ gibi.
* Siyasal populizm
Populist demokrasi, halk referandumları gibi reformlarla siyasi katılımcılığın artırılmasını savunmak gibi.
Politikacıların birleşik bir cephe kurmak ve coğunluğu yakalamak icin ideolojik olmayan “halka yonelik” soylemlerle yaptığı populism. Gerici populizm, George Wallace’ın beyazların buyuyen tepkisini kullanması gibi. **Populist diktatorluk, Arjantin’de Juan Perón tarafından kurulduğu gibi.
Kaynak: Delinetciler.net
Populizmin karşıtı elitciliktir.
Populist hareketlerin liderleri coğunlukla buyuk şirketlerin gucune karşı koyacaklarını, “yozlaşmış” elitleri temizleyeceklerini, ve “onceliği halka“ vereceklerini soylerler. Populizm genelde rejim karşıtı siyaseti icerdiği gibi ozellikle sağ eğilimlerde milliyetcilik, jingoizm, ırkcılık veya koktendincilik ile birleşebilir. [2] Populistlerin coğu ya ulkenin belli bir yoresine ya da toplumun belli bir sınıfına (emekci sınıf, orta direk, veya koyluler/ciftciler gibi) hitap eder. Kullandıkları soylem sıklıkla ikilik yaratma uzerinedir ve halkın coğunluğunu temsil ettiklerini soylerler.
Populist yontemler
Populizm genel olarak statukonun radikal olarak eleştirilmesiyle kendini gosterir ama sağ eğilimili ya da sol eğilimli bir hareket olarak guclu bir politik kimliği yoktur. Populizm solcu , sağcı hatta merkez eğilimli gorunumler almıştır. Yakın gecmişte ABD’deki muhafazakÂr politikacılar populist bir soylem icine girmişlerdir, Amerikan halkına “guclu avukat lobisine”, “liberal elitlere” ve “Hollywood elit tabakasına” karşı direnmelerini soylemişlerdir. Yine yakın gecmişte Amerikan “sol kanat” politikacıları giderek artan bir şekilde populist soylemlere girmiştir. Normalin aksine, Amerikan liberalizmi buyuk şirketlere karşı gelen bir politika izlemektedir ve bu şirketlerin kÂrı insanın onune koyduğunu ve şirketin gereksinimine gore hukumetin işleyişine mudahele edildiğini savunmaktadır. 2004 yılı Başkanlık secimlerinde Demokrat Parti adayı John Edwards’ın kullandığı “iki Amerika” deyimi oy verenlere yonelik populist girişime bir ornektir.
Populistler bazı politikacılar tarafından toplumda oldukca demokratik ve olumlu bir guc olarak gorulmesine rağmen, siyasetbilimdeki bazı onemli calışmalarda populist kitlesel hareketlerin gercekci olmadığını ve siyaset sahnesini kararsız bir ortama suruklediği belirtilmektedir. Margaret Canovan bu iki karşıt goruşunde hatalı olduğunu savunmakta ve dunya capında modern populizmi “tarımsal” ve “siyasal” olarak iki ana bolume ve 7 alt sınıfa ayırmaktadır:
* Tarımsal populizm
Ticarî urun yetiştiren ve radikal ekonomik istekleri olan ciftcilerin hareketi, 19. yy. sonlarındaki ‘’’’US People’s Party’’’’ gibi oluşumlar.
Gecim koşulları icim koylu hareketleri, I. Dunya Savaşı’nın ertesinde Doğu Avrupa’daki Doğu Avrupa Yeşil Ayaklanma milisleri gibi oluşumlar.
Ağır şartlarda calışan ciftci ve koylulerin koşullarını huzunlu bir şekilde romantikleştiren entellektuellerin kurduğu radikal tarımsal hareketler, Rus ‘’narodniki’’ gibi.
* Siyasal populizm
Populist demokrasi, halk referandumları gibi reformlarla siyasi katılımcılığın artırılmasını savunmak gibi.
Politikacıların birleşik bir cephe kurmak ve coğunluğu yakalamak icin ideolojik olmayan “halka yonelik” soylemlerle yaptığı populism. Gerici populizm, George Wallace’ın beyazların buyuyen tepkisini kullanması gibi. **Populist diktatorluk, Arjantin’de Juan Perón tarafından kurulduğu gibi.
Kaynak: Delinetciler.net
__________________