Yazarımız Zekeriya Şen, 1931-36 yılları arasında Turkiye'yi karış karış gezerek 17 bin civarında fotoğraf ceken Avustralyalı Othmar Pferschy'i yazdı.

TurizmGuncel

Her zaman Turkiye’yi tanıtan fotoğrafların ne zaman başladığını merak etmişimdir cunku bizim gibi turizmciler icin gorsel malzeme vazgecilmezdir. Broşur, internet sayfası, duyuru, kartpostal, takvim, afiş vb. tum tanıtım kanallarında gorsellik gereklidir.

Araştırmalarım beni Othmar Pferschy adlı bir Avusturyalı beyefendiye cıkarttı. Kendisi bulabildiğim en eski tanıtım fotoğraflarını ceken kişi, belki daha da eskileri vardır. Ancak Othmar Pferschy omrunun bir kısmını tamamıyla bu amac icin harcamış. 1898 yılında Avusturya’nın Graz kentinde doğan Othmar, biraz da gencliğin verdiği macera hevesiyle Orient Ekspresi’ne binip İstanbul’a gelmiş. Boyle cesur yurekleri severim, keşfetme heyecanı duyanları…

İstanbul’a turist olarak gelen Othmar, burada gonul verdiği bir Rum hanımla evlenmiş. Evlilik sonrası gecimini sağlamak icin İstanbul’un o zamanki unlu Francais Studyosu’nda calışmaya başlamış. Altı yıla yakın burada calışan Othmar İstanbul uzerine pek cok fotoğraf cekmiş. Bence hepsi birbirinden guzel ve İstanbullumuzun ne kadar eşsiz bir şehir olduğunun gostergesi. Elbette ne kadar değiştiğinin de tarihsel kanıtı. Ozellikle Ayasofya icinde kılınan namazın fotoğrafı bence eşsiz, ilk defa gordum ve Âşık oldum.

Francais Studyosu’ndan ayrıldıktan sonra bir sure işsiz kalmış. O donemde Vedat Tor ulkenin yurtdışındaki tanıtımı icin bir dergi cıkarma arifesindeymiş. Derginin adı La Turquie Kemaliste. Turkiye’nin tanıtımını ustlenecek muthiş bir dergi amaclanıyor ancak bu hedefi sağlamak icin bol fotoğrafa ihtiyac var. Vedat Bey o donemin tum valilerine, belediyelerine cağrıda bulunuyor ancak hicbirinin elinde yeterli, daha doğrusu kaliteli ve bu amac icin kullanılacak, İstanbul’un tarihini, Turkiye’nin arkeolojik servetini, turistik zenginliklerini sergileyecek fotoğraflar yok.

Bir şekilde Vedat Bey ile Othmar’ın yolları cakışıyor, anlaşıyorlar. Othmar takip eden 5 yıl boyunca (1931-36) Turkiye’yi adım adım dolaşıyor ve 16-17 bin kare fotoğraf cekiyor. Van’dan Bitlis’e, Bodrum’dan Karadeniz’e, İstanbul’dan Silifke’ye uzanan bu geniş coğrafyayı fotoğraflıyor.

Bu iki azimli ruhun sayesinde şimdi elimizde cok nadir, ozel ve cidden paha bicilmez fotoğraflar var. İnternette gorduğum kadarıyla Othmar’ın İstanbul fotoğrafları ağırlıkta (ne de olsa bu şehirde yaşamış) ama nadir gorduğum Anadolu fotoğrafları da, ozellikle La Turquie Kemaliste dergilerindekiler nefesimi kesti. Ulke turizmine ciddi katkıda bulunmuş bu iki insanı anmak istedim. Bence Othmar Pferschy Turkiye’nin ilk turizm fotoğrafcısı. Bazı temel taşlar onlar sayesinde atılmış, sarf edilen emekse şapka cıkartılacak nitelikte…

__________________