Sırrı Akatay’dan

Ataturk ve Latife Hanım, 30 Eylul 1924’te Pasinler’e gecerken Erzincan yolunda Aşkale’ye uğramışlardı. Ataturk’un karşılanışında bazı konuşmalar yapılmış ve ilkokuldan da bana uzun bir kahramanlık şiiri okuma gorevi verilmişti. Ben şiiri avazım cıktığı kadar bağıra bağıra, hic yanlışsız ve duraklamadan okudum. Ataturk ve Latife hanım şiirimi sonuna kadar dinlediler.

Şiirim bitince Ataturk beni yanına cağırdı ve bana,

-“Şiiri cok guzel okudun, aferin sana, senin adın ne bakayım?” diye sordu. Ben de,

-“Sırrı efendim” diye bağırdım.

-“Şimdi sana bir sual soracağım, bakalım bunu bilebilecek misin?” dedi.

-“Sorun efendim.” dedim.

-“Dunyanın ortası neresidir?” dedi.

O zamanlar hep Ankara’dan ve Ataturk’ten konuşulurdu. Ankara’da şu olmuş, Ankara’da şu kararlar alınmış, Ankara’ya şu devlet buyukleri gelmiş. Her şeyde, her konuşmada Ankara gecerdi. Bizlerin de Ankara’dan başka duyduğu bir şey yoktu. Hocalar da hep “Bizim merkezimiz Ankara, artık her şey Ankara’dan idare ediliyor.” dediklerinden, hic tereddut etmeden butun gucumle “Ankaraaaa!” diye bağırdım.

Ataturk bu cevabtan pek mutlu olmuş ve Latife Hanım’la beraber katıla katıla gulmuşlerdi.

Kaynak: Ataturk’ten Hic Yayınlanmamış Anılar, Prof.Dr. Yurdakul Yurdakul, Truva Yayınları, 4. Basım Mart 2006, ISBN: 975-6237-37-6. Sayfa:155

__________________