Sabahları gozumuzu actığını biliyorduk. Meğer cok sıkılırsak icimizi de acarmış. Kahve depresyona cozum mu?
Kahve kafeindir. Kahve canlandırır. Kahve mutlu eder. Kahve koşturur konuşturur. Kahve peşpeşe kısa cumle kurdurur.
Bu etkileri sağır sultan bile duydu. Bunlarla yetinmeyen, anlaşılan fazlaca kahve tiryakisi araştırmacılar bir de kahvenin uzun vadede ruh haline etkisini merak etmişler. Buna gore ortalamadan daha fazla kahve icenlerde depresyon sıklığı duşuk. İntihar eğilimi de az. Sonuclara teslim olmadan az durup duşunmek lazım. Bu araştırmaların capı kucuk. Dış etkenlere fazla bağımlı. Bunu atalım. Yenisine bakalım.
Yeni kahve araştırması Amerika’da hemşireler arasında yapılmış. Deney grubu bu defa geniş. Yeme alışkanlıkları, yaşam bicimi ve sağlık koşulları acısından da homojen nitelikte. Araştırma boyunca depresyon belirtisi gozlemlenmeyen 50000’den fazla kadın 10 yıl sureyle izlenmiş. Sonuc ne olabilir dersiniz?
Araştırma sonucları
Kafein tuketiminde şampiyon kadınlarda depresyon riski %20 daha duşuk. Zincirleme kahve icenler ara sıra icenlerden cok daha mutlu. Sonuclar gunde 2 – 3 fincan kahve icen kadınlarda depresyon riskinin %15 azaldığını, 4 fincandan daha fazlasına koşanlarda bu azalmanın %20’ye vardığını gostermiş.
Araştırmada kafeinsiz kahveler de hesaba katılmış. Depresyonla kafeinsiz kahve arasında hicbir bağ bulunamamış. Bilimciler işleri biraz daha karıştırıp diğer kafein kaynaklarını da incelemişler: cay, cikolata ve kafein iceren meşrubatlarla depresyon arasında da ilişki yok. Cikolata yedikce mutlu edebilir, depresyona iyi gelebilir ama sorunu onlemede maalesef işe yaramıyor.
Sonuclar guvenilir mi?
Oncekilere oranla bu araştırma daha derli toplu gorunuyor. Daha geniş bir grupla calışılmış. Toplanan verinin tesaduflere dayanma olasılığı duşuk. Depresyon riskinden uzak kadınlar secildiği icin riski izlemek daha kolay. Araştırmanın uzun vadeli olması, oncekilere oranla buyuk avantaj. Eski araştırmalarda katılımcılar sadece bir sureliğine izlenirdi. Depresyon geciren – gecirmeyen bireylerin kahve tuketim oranlarına bakılırdı. Şimdiki yontem cok daha tutarlı. Ama guvenilir mi? Orası cok net değil. Depresyon ve kahve arasındaki ilişki biraz tavuk – yumurta meselesini andırıyor sanki.
Yeni calışma kahve icmenin depresyon riskini engellediğini kesin olarak soylemiyor. Depresyon fazlasıyla karmaşık sağlık sorunlarından. Risk girift bileşenlerle doğrudan ilişkili. Egzersiz miktarı, yeme alışkanlıkları, vucut kitle endeksi, sosyalleşme, başka sağlık sorunları… Depresyonu etkileyebilecek faktorler saymakla bitmez. Biz burada sadece kahveden bahsediyoruz; buyuk bilmecede bir taşım eğlence.
Bana ne faydası var?
Kadınsanız ve gunde 2 fincandan fazla kahve iciyorsanız, daha az kahve icen birine gore depresyon riskiniz daha duşuk olabilir. Ancak bu soylediğimiz kahve icmenin butunuyle depresyonu engellediği anlamına gelmiyor. Bu veriyi destekleyecek başka calışmalar, onaylayacak başka araştırmalar yapılmalı. Kafein iceren diğer yiyecekler – icecekler de bu gozle kurcalanmalı. Ayrıca erkeklerin gunahı ne? Onlara da kahve icirip neler olacağına bakılmalı.
Son olarak kafein kanatsız melek değil. Yan etkilerini unutmayalım. Doz aşımında uykusuzluk, kalp carpıntısı, kaygı yabana atılır gibi değil. Bu etkileri duşununce henuz kesinleşmemiş bir yarar goz onundeki zarara oranla değersiz kalabilir.
Ayrıntıları dikkatle gozden gecirmek gerekiyor. Birer kahve icer miyiz?
Kahve depresyona cozum mu?
Psikoloji, Ruh Sağlığı0 Mesaj
●77 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Psikoloji, Ruh Sağlığı
- Kahve depresyona cozum mu?