
Milliyet Gazetesi'nin 100. Yıl Koleksiyonu'nda neler var? Logo dikkat çektiİnönü Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Yürekli de o dönem mektubu kendisine yazdı. 21 yıl sonra yazdığı mektup eline geçince şaşırdığını ve çok duygulandığı söyleyen Yürekli, “Mektupta 3.5 yaşındaki kızım ve 10 yaşındaki oğlum için de notlar yazmışım. Birlikte 21 yıl önce yazdıklarımı okuduk. Depremde PTT binamız boşaltılmıştı ama buna rağmen mektup sapasağlam elimize ulaştı” dedi.

Ölen deden torunlara geldi
Mektup yazanlardan biri de Kastamonu Köy Enstitüsü Öğretmenlerinden Bekir Mert’ti. Mert mektubu torunları Gülşah, Noyan ve Tolga adına yazmıştı.
2014 yılında hayatını kaybeden Mert’in mektubu iki gün önce Bartın’daki evlerine ulaştı. 29 Ekim’de mektubu açacaklarını söyleyen Mert’in kızı
Gülnur Mert (51), “Babam Cumhuriyet aşığı biriydi. Eminim yazdığı bu mektupta da Cumhuriyet’in değerlerini ve önemini torunlarına miras bıraktı. Ben İstanbul’dan kardeşlerim ve yeğenlerimAlmanya’dan gelecek ve birlikte mektubu okuyacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 100. yıl paylaşımı: Yer gök bayrak olsun

Sabriye Tunç yıllar önce yazdığı mektubu Bilal Meşe’ye anlattı.
Doğmamış kızına yazdı
Çanakkale Gelibolu’da yaşayan eczacı Sabriye Tunç (49) o dönem henüz dünyaya gelmemiş kızı Ece’ye mektup yazdı. Anne Tunç 21 yıl sonra gelen mektupla ilgili şunları söyledi: “İçeriğinin tamamını anımsamıyorum, Ece’ye hamileydim o mektubu yazdığımda... Cumhuriyet’in coşkusunu ve değerlerini anlatan ifadeler kullandım. PTT’den gelen mektubu açmadan, o eski haliyle kargoya verdim, 22 yıl önce yaşadığım o duyguları bir daha yaşadım, çok duygulandım, mektubu görevlilere teslim ederken gözyaşlarımı tutamadım.”
Cumhuriyet Bayramı gösterisi için geri sayım! Solotürk hazırlıklara başladıMektubu açan 21 yaşındaki Ece Tunç da şunları söyledi: “Annem bu mektuptan hep bahserdi ama elime ulaşabileceğini sanmıyordum. Mektup, genel olarak öğütlerden oluşuyor. Sorunlar karşısında neler yapabileceğim ve haksızlık karşısında her zaman dimdik durmam gerektiğini yazmış. Her satırında ruhuma dokunan bir şey var. Ağlarak okudum.”