
90 ’lı yılları yaşayıp da, Turkiye ’deki akupunktur cılgınlığını hatırlamayan yoktur. Bugun eskisi kadar goz onunde olmasa da hala cok sık uygulanan bu yontemin zayıflamaktan sigarayı bırakmaya kadar bircok derde derman olduğu iddia ediliyor. Uzak Doğu ’dan gelen binlerce yıllık bilgi birikiminin vucuttaki etkilerini aşağıda butun yonleriyle ele aldık.
1. Geleneksel Cin Tıbbı ’nın gozbebeği
Akupunktur mucizesi, 2500 yılı aşkın bir sure once Cin ’de uygulanmaya başlanmış ve Japonya, Kore gibi bircok Uzak Doğu ulkesine de dalga dalga yayılmış. Bulunan bazı arkeolojik kalıntılar ise Antik Mısır ’da bile akupunkturla tedavi yapılmış olabileceğini gosteriyor.
2. Başta ağrı tedavisi olmak uzere etkili
Şoyle soyleyelim, Cin ’de anestezi uygulamadan, yalnızca akupunktur iğneleri yaparak hastalarını ameliyata alan doktorlar bile var. Bu kadar uclarda dolaşmak istemeyenler obeziteden yuksek tansiyona, sigara bağımlılığından mide bulantısına kadar başka sağlık sorunları icin akupunkturu deneyebilir. Behcet hastalığı, zona, şaşılık, depresyon, guatr gibi o kadar geniş bir tedavi yelpazesi var ki belki de neye iyi gelmediğini araştırmak daha az zaman alır…
3. Amac beyne uyarı gondermek
Akupunktur felsefesine gore vucutta 12 enerji kanalı ve bu kanalların uzerinde de ceşitli noktalar var. Celik, gumuş ya da altından yapılan steril iğnelerin bu noktalara uygulanmasıyla beyindeki limbik sisteme gerekli uyaranlar gonderilebiliyor. Amac, hem beynin gerekli hormonları salgılamasını sağlamak hem de ilgili hucreleri olumlu yonde etkilemek.
4. Lazerle akupunktur tedavisi de mumkun
Yaşlı hastalarda, cocuklarda ve iğne fobisi olanlarda akupunktur noktasına iğne yerine lazer de uygulanabiliyor. Yine aynı noktaya sıcaklık, masaj, ses dalgası ya da duşuk dozda elektromanyetik akım uygulamak da alternatif cozumler arasında. Isıtılarak yapılan tedaviye moksa tedavisi de deniliyor.
5. Zayıflamak isteyenlere…
Akupunkturun zayıflamaya etkisi dolaylı yollardan; ancak hepsi bir araya gelince neden etkili olmasın ki? Akupunktur uygulayan doktorlara gore bu tedaviyle iştah hissi azalıyor, metabolizma hızlanıyor, midedeki sinir ucları uyarıldığı icin mide asidi de kontrol altına alınıyor.
6. Herkese uygulanması mumkun değil
Ozellikle ilk 3 aylık donemdeki hamileler, ameliyat edilmesi şart olan vakalar, kanama ve pıhtılaşma sorunu yaşayan hastalar kesinlikle bu tedaviye mesafeli durmalı. Kanser hastaları arasında sadece ağrıları azaltmak yonundeki etkisinden faydalananlar mevcut.
7. Şiddetle karşı cıkanlar da var!
Bu tedavinin işlevini sorgulayanların sayısı hic de az değil. Yalnızca plasebo etkisi adı verilen psikolojik bir rahatlama sağladığını iddia eden araştırmalar da var. En son kısırlık tedavisi hakkında yapılan calışma, akupunktur olmayanların da aynı gebelik şansını taşıdığını gosterdi. Tedaviden her hastada ve her durumda gecerli sonuclar alınamadığı icin iddialar da gucleniyor.
8. Tek başına cozum değil
Aslında her iki goruşu savunanlar da, akupunkturu tek başına cozum olarak gormuyor. Bu tedavi en fazla, modern tıbbın yanında bir tamamlayıcı olarak değerlendirilmeli.