Klasik bilgilere gore beyninizin uyurken kendini kapattığını ve dış dunya ile ilişkisini kestiğini duşunebilirsiniz. Peki, acil bir durum olduğunda uykudan nasıl uyanabiliyoruz? Ornek vermek gerekirse, uyurken acık kalan televizyonun sesine uyanmayıp cocuğunuz ağladığında uyanmanız nasıl mumkun olabiliyor? Avusturalya ’da yapılan araştırma, uyku ve bilinc haline dair tum bildiklerinizi değiştirebilir. Araştırmacı Thomas Andrillon, insanların uyurken de maruz kaldığı sesleri dinlediğini ve cevresel faktorlere karşı acık ve secici olduğunu acıkladı.
İnsanlar uyurken bazı yuksek seslere tepki vermeyip bazı seslere ise direkt tepki verebiliyor
İnsanların uyurken secici davrandıklarını ve bazı seslere ekstra duyarlılık gosterdiklerini ortaya koyan araştırma, uyku konusundaki yargılarınızı değiştirebilecek turden sonuclara sahip.
Araştırmacıların ‘koktely partisi problemi ’ adını verdikleri secici duyma olgusu, gunluk hayattan da bildiğimiz bir ornek
Kalabalık bir mekanda, onlarca kişinin konuşmaları ve yuksek muzik sesi arasında nasıl birbirimizi duyabiliyoruz? Bu sorunun cevabını uyku hali ile bağdaştırarak bir sonuca ulaşmaya calışan ekip, insanın farklı seslere odaklanabileceğini ve bu seslere ekstra duyarlılık gosterebileceğini one suruyor.
Fransa ’da yapılan araştırmada, deneklere anlamlı ve anlamsız cumleler dinleterek beyin fonksiyonları inceleniyor. Sonuclar ise ilgi cekici
Uyuyan insanlara anlamlı ve anlamsız ses kayıtları dinletilerek beyin fonksiyonları inceleniyor. Elektroenselogram ve EGG gibi tıbbi cihazlarla yapılan incelemede, beyin aktivitesinin anlamlı seslere daha yuksek tepki verdiği goruluyor.
İki ses aynı anda dinletildiğinde ise beyin secim yapıyor
Kulaklığın bir tarafından anlamlı, diğer tarafından anlamsız sesler dinletildiğinde beynimiz, algıda secicilik yaparak anlamlı seslere reaksiyon gostermeyi tercih ediyor. Bu sonuclar uyurken de dinlediğimiz ve dışarıdaki seslere uyurken de tepki verdiğimiz gerceğini ortaya koyuyor.
Beynimiz 100 milisaniye icinde gorduğumuz nesnelerin fiziksel ozelliklerini algılayıp 200 milisaniye icinde bilgiyi işlevsel hale getirebiliyor
Orneğin, bir caydanlığı gorunce 100 milisaniye icinde rengini ve ebatlarını algılayan zihnimiz, 200 milisaniye dolduğunda caydanlığın ceşitli kullanım şekilleriyle ilgili fikirler inşa etmiş oluyor. Bu yeniden inşa sureci, nesnenin gercek halinden farklı da olabiliyor.
Duyduklarımızı hatırlamıyor olmamız, algılamadığımız anlamına gelmiyor
Beynimiz hatıraları hafızamıza ters yonde inşa ediyor. Bu durum, konunun ana fikrini anlamak icin ufak detayları feda etmemiz anlamına geliyor. Anlamlı sozcukler dinletilen kişilerin uyandığında bu sozcukleri hatırlayıp hatırlayamacağı konusu da araştırmanın sıradaki adımlarından biri. Ruya gormek ve ruyaları hatırlamak ile ilgili sorun da aynı temele dayanıyor. Ruyaları hatırlamıyor olmamız, ruya gormediğimiz anlamına gelmiyor.
Yeni araştırmalar, insan zihninin aldığı bilgileri yeniden inşa ettiğini ve bir anlamda gerceğe eklemeler yaptığını gosteriyor
Bir resim gosterilen ve devamında resmi tarif etmesi istenilen insanlar, resimleri anlamsal butunluk ifade edecek oğelerle birleştirerek tasvir ediyor. Araştırmaya gore, beynin anlamsal bağ oluşturan kısmı, hipokampus ile bağlantılı bir şekilde calışıyor. Bu yuzden anılarımızı hatırlarken her zaman anlamsal bir butunluk kurma cabası ile ufak detayları es geciyor, yeni detaylar ekliyoruz.
Kaynak: 1