
Abushe 8 yaşında. Etiyopya ’nın guneyi Jinka ’da yaşıyor. Abushe ’de “Waardenburg sendromu” denen bir genetik bozukluk var. Bu durum siyahi kişilerin renkli goze sahip olması olarak nitelendiriliyor. Sendromun en belirgin ozellikleri ise pigmenter anormallik ve sinirsel dokularda meydana gelen bozukluklar. Genellikle ebeveynlerden kalıtsal yolla gectiği saptanmış.
Waardenburg sendromu genetik bir bozukluk olarak adlandırılmış ancak insan Abushe ’nin gozlerini gorduğunde bunu doğa ’nın bir mucizesi olarak adlandırmaktan kendini alamıyor.
Bazıları ise onun bu farklılığını kabullenmekte direniyor ve hic haketmediği şekilde davranıyor. Yaşadıklarını en icten duygularıyla anlatıyor Abushe…
Abushe 1/40.000 rastlanan Waardenburg sendromuna sahip.
Bu sendrom irisler arasında ozel bir pigmentesyon oluşturuyor.
Abushe geleneksel gorunumlu ahşap ve kerpicten yapılmış bir evde yaşıyordu. Bir gece buyukannesiyle uyudukları sırada odada yangın cıkıyor…
Neyse ki bu yangından kurtulmayı başarıyorlar. Ancak Abushe o gunden kalan bir yara izini hala alnında taşıyor.
Pek cok eşyası ve okul kitapları da yangında kul oluyor. En değerli eşyam dediği kırmızı topunu ise kurtarmayı başarıyorlar. O ’nun icin buyuk bir mutluluk kaynağı olduğunu belirtiyor ve diğer cocukların topunu kıskanıyor olmasını da ekliyor sozlerine.
Futbol maclarının gosterildiği barlarda zaman zaman Barcelona maclarını izliyor. En cok Messi ’yi sevdiği soyluyor ve şoyle anlatıyor; “Benim gibi, diğerleri gibi değil!”
Ailesi gozlerini ilk gorduğunde buyuk şok yaşamış ve kor olduğunu duşunmuşler.
Ailesi durumu once Tanrı ’nın laneti olabilme ihtimaline yormuşlar. Cok yoksul oldukları icin doktora gidemiyorlarmış bu yuzden Abushe ’nin gorebildiğini anlayabilmeleri icin uzunca sure beklemek zorunda kalmışlar.
Diğer cocuklar Abushe ile zaman zaman “Plastik Goz” diyerek dalga geciyormuş. Haliyle bunun canını sıktığını soyluyor ve uzuluyor…
Abushe buyukannesinin bulunduğu koyden okuluna gitmesi icin gereken otobus bileti parasını odeyemediğinden okulun hemen yanında derme catma bir yerde kalmaya başlamış.
Kartonun uzerinde yatıyor ve fotoğrafını ceken kişiye kartonu gosterirken “Kirli biraz” diye belirtiyor guzel yuzunde oluşan utangac ifadeyle… Yiyecek ihtiyacını genellikle kaldığı yerin hemen karşısındaki restoranlar karşılıyormuş…
Abushe kendisini esas zorlayan şeyin okuyabilmek veya yemek bulmak icin verdiği yaşam savaşı değil ona “Canavar” diye hakaret edip bazen de zevk icin doven gencler olduğunu soyluyor.
Dileriz bu kucuk kahramanın bundan sonraki hayatı aynı gozleri gibi guzel mucizelerle dolu olur ve ona iyilikleri getirir..
Kaynak;1