
İnsanlar olarak hepimiz birbirimizden farklıyız. Farklı ırksal ozelliklere, farkı genetiğe ve farklı karakterlere sahibiz. İnsanlar olarak birbirimizle iletişime gecerek kultur aktarımı gercekleştiriyoruz. Her ulkenin hatta her şehrin kulturundeki farklı ogeleri iletişim yoluyla birbirimize aktarıyoruz. Ancak kultur farklılıklarıyla toplumun buyuk coğunluğundan ayrılan kişiler de var. Etnik gruplar, her turlu kultur farklılığıyla diğerlerinden ayrılıp, otekileşmiş bir hayat yaşıyorlar. Bazı ulkelerde onlarca, bazılarında ise yuzlerce etnik grup bulunuyor. Japonya ’da yaşayan Ainular ya da Aynular dunyanın en gizemli etnik gruplarından biri. Yıllarca ayrımcılığa maruz kalan Aynuların hikayesine daha yakından bakalım.
Ainu ya da Aynu halkı M.O. 13. yuzyılda Japonya ve Rusya ’da gorundu. 19. yuzyıldan once Aynu halkı, aynı anda ortaya cıkan diğer etnik grupların dışında neredeyse hic kimseyle temas kurmadı
Aynuların nereden geldiği ise bilinmiyor. Bilim insanları Aynu halkının nereden geldiği konusunda hala net bir fikre sahip değil
Bir teori Kafkasya ’dan geldiklerini bir başka teori ise Jomon, Okhotsk ve Japon kulturleriyle bir ilişki olduklarını one suruyor.
Asya ’daki en eski etnik gruplardan biri olan Aynular, kendi dillerine ve bayraklarına sahip. Aynu halkının onceki nesillerinin Moğollardan daha cok Avrupalılara benzediği biliniyordu
Yaşlı Aynuların tasvirlerinin unlu Rus yazar Tolstoy ’a benzemesi dikkat cekiyor. Ote yandan Aynu erkeklerinin hic traş etmedikleri uzun saclara ve sakallara sahip olduğu goruluyor
Aynu kadınlarının henuz 6 veya 7 yaşındayken ust dudaklarına zamanla değiştirilen bir dovme yaptırdıkları biliniyor. Bu dovme Joker karakterinin gulumsemesine benzetiliyor
Bu rituelin amacı ise; kızların vucudunun icine ağızlarından girmeye calışan kotu ruhlardan korumaktı. Buna ek olarak, “gulumseme” kızın evliliğe hazır olduğunu gosterirdi
On dokuzuncu yuzyılda ise bu dovmeler Japon hukumeti tarafından yasaklandı, ancak bazı insanlar gizli gizli ritueli uygulamaya devam ediyordu. Ne yazık ki yuzunde dovme olan son Aynu kadını 1998 ’de oldu. “Gulumsemeler” dışında, Aynu kadınları onları kotu ruhlardan ve hastalıklardan koruyacakları geometrik şekillere benzeyen başka dovmelere sahipti.
Aynular Japonya ’ya yerleştikleri zamandan itibaren gecimlerini avcılık, balıkcılık ve toplayıcılıkla sağladılar. “Chise” adı verilen cukur evlerde yaşadıkları biliniyordu. Evlerin ortasında bir şomine bulunuyordu
Aynularla ilgili en ilginc bilgilerden biri ise ayılara tapmaları. Aynular, ayıları “dağların tanrısı”olarak tasvir ettiler Cok uzun zaman once, Aynular Japonya ’da Hokkaido adasının buyuk bir kısmına yayılmış olarak yaşamlarını surduruyorlardı. Kendi toprakları, hastaneleri ve okulları vardı
Ancak Japon nufusu artmaya başladığında, Aynuların vergi odememesi ve şiddet iceren rituelleri onların kulturel olarak bastırılmasına neden oldu. Japonlar, Aynu halkının pek cok rituelini yasakladı
Sonuc olarak, Ainus kulturel kimliklerini kaybetmeye başladı. Binlerce yıldır var olan insanlar, tamamen yok olmaya tehlikeli bir şekilde yaklaştılar. 1868-1912 yılları arasında Japonya ’nın batılılaşmaya calıştığı Meiji Devri sırasında Japonlar Hokkaido ’yu kendilerine bağlayıp Aynular ’ı Japon vatandaşı yaptı ama aynı zamanda topraklarını ellerinden aldı ve Aynu dilini yasakladı.
Asimilasyon politikası uygulayan Japonlar, binlerce Aynu ’nun ismini Japonca olarak değiştirdi. Aynu halkının yaşam bicimi ellerinden alındı. Rituelleri, dilleri yasaklandı, ciftcilik yapmaya zorlandılar
Sık sık ayrımcılığa uğrayan Aynu halkı, cocuklarının guvende olduğundan emin olmak icin Japonlarla evlilik yaptı
Bu nedenle de halkın yeni nesli gorunuş olarak Japonlara benziyor.
Japonlar tarafından uzun yıllar surdurulen asimilasyon politikası 1997 yılında son buldu. Ancak Aynular etnik bir azınlık olarak tanımlanmadı
2007 yılına gelindiğinde ise Birleşmiş Milletler Etnik Halklar Bildirgesi ’nin yayınlanmasıyla birlikte yapılan baskılar sonucu bir yıl sonra, yani 2008 ’de hukumet nihayet Aynular ’a ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapan goruşe tamamen son verdi. 2019 yılında ise Japon Hukumeti, Aynuları resmen bir azınlık olarak tanıdı ve onların da haklarını koruyacak bir kanun cıkardı.
Ancak cıkarılan kanun da etnik halklara kendi kendini yonetme ve eğitim gibi temel insan hakları sağlanmasını ongoren 2007 tarihli Birleşmiş Milletler Bildirgesi ’ne uyumlu uygulamalar icermiyor.
Kaynak: 1