Akıllı telefonlar, hayatımızın ayrılmaz bir parcası. Artık hemen hemen her işimiz icin akıllı telefonları kullanıyoruz. Onları bu kadar kullanmamız ve bu kadar yaygın olmaları ise turlu soylentilere yer acıyor. Akıllı telefon kullanımıyla ilgili pek cok “efsane” olduğu icin neredeyse mitolojik yaratıklar haline geldiler. Ancak cep telefonu kullanımıyla ilgili duyduğunuz her şey gercek değil; orneğin gece şarjda bıraktığınızda bataryalarının cabuk bozulacağı gibi. Peki başka hangi soylentiler yalnızca efsaneden ibaret?
Efsane 1: Ekran parlaklığını duşuk olarak ayarlamak, goruşunuze yardımcı olur
Telefonunuzun gece parlaklığı modunu gunduz bile kullanmanın, gozlerinizi aşırı yormaktan koruyacağını duşunuyorsanız yanılıyorsunuz. Parlaklık ayarlarını değiştirmek yerine ekranı tamamen karartmak gozlerinizi daha fazla yorar. Cunku daha fazla odaklanmanız gerekir ve gozlerinizin yuku iki katına cıkar. Bu da baş ağrısı gibi problemlere neden olabilir. İdeal ekran parlaklığı, etrafınızı saran ışıkla aynıdır, gozler icin doğal olan ışık budur.
2. Efsane 2: Akıllı telefonunuzu gece şarja takmak pilinize zarar verir
Akıllı telefonlara bir nedenle “akıllı” deniyor ve tum kullanışlı işlevleri arasında pilinin tamamen dolu olduğunu fark etme yeteneği var. Telefonunuz, yardımınız olmadan, gelen akımı tıpkı bataryanız boşken kapandığı gibi durdurur. Pilinizin omrunu onemsiyorsanız, cok sık sıfıra duşmesine izin vermeyin, canlıyken “besleyin”.
Efsane 3: Telefonun gucunden tasarruf etmek icin kullanmadığınız uygulamaları kapatmalısınız
Bu ifade cok mantıklı gorunuyor. Arka planda ne kadar cok uygulama calışırsa telefonunuzun o kadar cok iş yapacağını duşunebilirsiniz. Aslında, Apple ’ın belirttiği gibi, pil gucunden tasarruf etmek icin uygulamaları kapatmak yardımcı olmuyor, hatta işleri daha da kotuleştiriyor. Cunku mudahale edip uygulamaları manuel olarak kapattığınızda, aslında telefonunuzun daha fazla guc kaybetmesine neden oluyorsunuz.
Efsane 4: Telefonunuzun kamerasında ne kadar megapiksel varsa, fotoğrafın kalitesi o kadar iyi olur
Telefon satın alırken, megapiksel miktar, kameranın ne kadar iyi olduğunu bize anlatmak icin kullanabileceğimiz ikonik bir ozellik gibi gorunuyor. Ancak bu ozellik gercekten sadece profesyonel fotoğrafcılar ve kameraları icin onemli. Bir telefon kullanıcısı icin bu megapiksel sayısı değil, cozunurluk ve zoom ozelliği olmalı.
Efsane 5: Islanan bir telefonu kurtarmak icin sac kurutma makinesi kullanın veya pirince koyun
Bir telefon suya duştuğunde onu pirincin icerisine koyarız ve pirincin su cekeceğini duşunuruz. Aslında ceker de. Ancak kucuk pirinc kullanırsanız bu cep telefonu parcalarının icerisine kacabilir ve onlara daha da fazla zarar verebilir. Sac kurutma makinesi kullanmak ise başka bir kotu fikir. Telefonunuzu biraz kurutabilir, ancak aşırı ısınır, bu da cihazın kacınılmaz olumune cok daha fazla yaklaştığı anlamına gelir. Her iki yontem de kullanılıyor cunku insanlar telefonlarını kurtarmak icin ne olursa olsun bir şeyler yapmak istiyorlar. En iyi fikir, onu bir rafa koymak ve kurumasını beklemek.
Efsane 6: Telefonunuzu ve kredi kartınızı bir arada tutmak kotu bir fikirdir
Bir cep telefonunun ve bir kredi kartının bir arada tutulmaması gerektiğini duymuş olabilirsiniz. Cunku kartın manyetik şeridi telefon tarafından manyetikten arındırılabilir. Bu, cuzdanınızdaki bir buzdolabı mıknatısı icin doğru olabilir, ancak asla bir telefonla ilgili değil. Cep telefonunun manyetik alanı, kartınızı değiştiremeyecek kadar zayıf.
Efsane 7: Cep telefonlarından gelen elektromanyetik radyasyon kansere, erken doğum ve diğer sağlık risklerine neden olur
Dunya Sağlık Orgutu 1990 yılından beri bu acıklamadan endişe duyuyor ve bugune kadar konuyla ilgili 25 bin makale yayınlandı. WHO, şu ana kadar, duşuk seviyeli elektromanyetik alanların bir insan sağlığına herhangi bir şekilde zarar verebileceğine dair hicbir kanıt olmadığını belirtiyor. Bununla birlikte, WHO ayrıca, bir kişinin dalgaları ureten anten veya radarın hemen yanında durması durumunda riskinin artabileceğini soyluyor.
Efsane 8: Dezenfektanlar ve ıslak mendiller akıllı telefon ekranlarına zarar verebilir
Akıllı telefonunuzun tuvaletinizden 10 kat daha kirli olduğuna ve bircok bakteri kolonisinin uzerinde rahatca yaşadığına dair populer bir ifade var. Ekranın dezenfekte edilmesi, sivilce gibi viruslere ve cilt hastalıklarına yakalanma riskini azaltır. Ancak dezenfekte mendiller telefonunuz icin guvenli mi? Apple evet diyor, oyleler. Dahası, tum telefonlar icin ekranları dezenfekte edecek ve onlara zarar vermeyecek evrensel bir temizleyici var.
Efsane 9: Akıllı telefonunuzla yumurta pişirebilirsiniz
Bu inanc 2000 ’lerin başından beri populerliğini koruyor. İnsanlar bir cep telefonundan gelen dalgaları kullanarak “yumurta pişirdikleri” sahte “deneyler” yapıyorlardı. Gercekte, telefonlar yemek pişirmek icin ihtiyac duyulan enerji miktarını oluşturamaz. Telefonlardan gelen tum dalgalar mikrodalgalara donuşturulse bile, piliniz bitmeden yumurta vucut ısısına bile getirilemez.
Kaynak: 1