Sanat, insan yaşamında şuphesiz oldukca onemli bir yer tutuyor. Ancak sanatın bir sınırı var mı? Varsa, bu sınır nerede başlayıp nerede bitiyor? Arnold Putra, bu kadim tartışmaların merkezinde yer alan bir “tasarımcı.” Onu bu tartışmaların odak noktası haline getiren şey ise birkac sene once ortaya cıkan buyuk bir skandal! Ancak Putra, yuzlerce eleştiriye rağmen ortaya koyduğu urunleri savunurken, sanat icra ettiğini soyluyordu. İşte insan omurgasından canta, kaburga kemiklerinden ceket tasarlayan Arnold Putra ’nın tuhaf ve tartışmalı hikÂyesi…
Endonezyalı Arnold Putra eserleriyle gurur duyan, oldukca zengin bir moda tasarımcısı. Putra, her fırsatta moda tasarımına olan tutkusunu ifade ediyordu. Klişeleşmiş moda anlayışlarına karşı buyuk bir ofke duyduğunu belirtiyordu. Belki de Putra ’yı “sıra dışı malzemeler” kullanmaya surukleyen şey moda tasarımına olan “tutkusuydu!”
Ancak Arnold Putra ’nın tek tutkusu moda tasarımı değildi! Endonezyalı moda tasarımcısı, dunyanın farklı yerlerindeki kabileleri ziyaret etmekten de buyuk bir keyif alıyordu. Ozellikle Afrika ’daki farklı kulturleri tanımak ve kabile insanlarının yaşam tarzlarına yakından şahit olmak istiyordu. Bu sebeple sık sık dunyanın dort bir yanındaki kabileleri ziyaret ediyordu.
Fakat iddialara gore Putra ’nın kabile ziyaretlerinin arkasında, farklı kulturleri yakından tanıma isteğinden fazlası vardı! Putra ’nın Afrika ’daki kabileleri ziyaret etmesi, “sıra dışı” tasarımları da goz onune alınınca buyuk tepkiyle karşılanıyordu! Binlerce insan, Putra ’nın tasarımları icin kullandığı “insan kemiklerini” bu kabilelerden temin ettiğini duşunuyordu!
Putra ’nın “koleksiyonu” insan omurgasından yapılmış cantadan ibaret değildi! İnsan omurgasından yaptığı cantanın yanı sıra, kaburga kemiklerinden “tasarladığı” bir ceket ve parmak kemiklerinden urettiği eldivenler de Putra ’nın “tasarımları” arasındaydı! Ote yandan, Putra ’nın tasarımlarına “malzeme” olan şeyler sadece insan uzuvları da değildi. Putra, tasarımlarında timsah derisi ve dili gibi şeyler de kullanıyordu! Ustelik Putra, bu urunleri zaman zaman satışa da cıkartıyordu! Orneğin, insan omurgasından tasarladığı cantaya 5.000 dolar fiyat bicmişti!
Arnold Putra, tasarımlarının “coğunun” gercek olmadığını iddia etse de, “kanıtlar” tersini soyluyordu! Brezilya polisi, Singapur ’a gonderilmek uzereyken bir kargo paketi ele gecirmişti. Paketin sahibi Putra ’dan başkası değildi! Paketten cıkanlar, Putra icin “sıradan” şeyler olsa da şaşkınlık vericiydi. Cunku ele gecirilen pakette bir “insan eli” ve 3 adet “plasenta” bulunuyordu! Brezilya polisi soruşturmasını derinleştirdiğinde, insan eli ve plasentanın bir anatomi laboratuvarından temin edildiğini oğrendi. Bunun uzerine, laboratuvarda calışan ve Putra ’ya yardım ettiği iddia edilen bir profesor gozaltına alındı.
Buyuk tepki ceken Putra, kendini savunmaya devam etti! Arnold Putra avukatı aracılığıyla yaptığı savunmasında, sadece insan omurgasından bir canta ve kaburga kemiklerinden bir ceket tasarladığını, diğer tasarımların gercek olmadığını soyledi! Ustelik bu kemikleri Kanada ’da legal yollarla temin ettiğini, herhangi bir kabileden hicbir zaman “insan kemikleri” almadığını da ekledi! Putra, yaptığı savunmaya rağmen pek cok insanı “tasarımlarının masumluğu” hakkında ikna etmeyi başaramadı…
Kaynak: 1