
Melankolik dizelerin sahibi Umit Yaşar Oğuzcan‘ın şairliğinin ne denli etkileyici olduğu su goturmez bir gercek. Fakat bunun yanında hayatı boyunca yaşadığı olaylar da bu melankolik şiir anlayışının gelişmesinde doğrudan etkili olabilir. Cunku kendisi hayatında en buyuk acılardan olan evlat acısını yaşamış bir şair. Hem de unutulmaz bir hadiseyle.
Umit Yaşar Oğuzcan ayrılığa dair yazdığı şiirleriyle hala kalbimizde farklı bir yerde olmaya devam ediyor.
Bu şiirlerin yazımında melankolik biri olmasının da etkisi buyuk yer kaplıyor olsa gerek.
Cunku Umit Yaşar Oğuzcan ’ın yaşamı boyunca 24 kez intihara teşebbus ettiği soyleniyor. Kendisine gore ise bu rakam 3 kereden ibaret.
Hatta oyle ki kendisi gibi şair olan babası Lutfi Oğuzcan, Umit Yaşar ’ın bir intihar denemesinden sonra şu şiiri kaleme alıyor.
Bak dunya ne guzel, bu sitem niye,
Ettim ben adımı sana hediye.
Mutluyum ey oğul babanım diye,
Carptırma hicvinle cezaya beni.
Oğlu Vedat doğduktan sonra da intihar teşebbuslerine devam eden Umit Yaşar Oğuzcan bir turlu olmeyi beceremez. Her seferinde bir sebeple kurtulur.
Surekli evde Umit Yaşar ’ın başarısız intihar girişimleri ve acı sonuclarının konuşulması ailenin huzurunu iyiden iyiye bozmuştur.
Bu intihar fikri ise Vedat Oğuzcan ’ın aklında donup durmaya başlamıştır bile. 17 yaşına geldiğinde ise Vedat Oğuzcan belki de babasına bir ders vermek ister. Lutfi Oğuzcan-Umit Yaşar Oğuz-Vedat Oğuzcan
Vedat Oğuzcan bu huzursuzluk ortamında daha fazla yaşamak istemez ve Galata Kulesi ’ne cıkıp kendini aşağıya bırakır.
Babasının 24 kere intihara teşebbusune karşılık kendisi ilk teşebbusunde olmuştur. Rivayete gore ise yere duştuğunde cevredekiler Vedat Oğuzcan ’ın elinde bir intihar notu bulmuştur.
Notta ise bu dramı daha acıklı hale getiren şu kelimeler yazmaktadır: “Baba oyle intihar edilmez, boyle edilir.”
Bunun sonrasında ise Umit Yaşar Oğuzcan Oğlu Vedat ’ın intiharı icin “Galata Kulesi” adlı şiirini kaleme alır.
GALATA KULESİ
6 Haziran 1973, pırıl pırıl bir yaz gunuydu,
aydınlıktı, guzeldi dunya,
bir adam duştu o gun galata kulesinden.
kendini bir anda bıraktı boşluğa;
omrunun baharında, butun umutlarıyla birlikte paramparca oldu.
bir adam duştu galata kulesinden;
bu adam benim oğlumdu gencecikti Vedat,
ışıl ışıldı gozleri, ici,
butun insanlar icin sevgiyle doluydu
cıktı apansız o donulmez yolculuğa
kendini bir anda bıraktı boşluğa,
sondu guneş, karardı yeryuzu butun zaman durdu.
bir adam duştu galata kulesinden
bu adam benim oğlumdu; acarken ufkunda guller alevden,
cıktı, her gunku gibi gulerek evden,
kimseye belli etmedi icindeki yangını
yurudu, kendinden emin sonsuzluğa doğru.
galata kulesinde bekliyordu ecel,
bir fincan kahve, bir kadeh konyak,
olum yolcusunun son arzusuydu bu,
bir adam duştu galata kulesinden;
bu adam benim oğlumdu.
kucucuktu bir zaman,
kucağıma alır ninniler soylerdim ona,
uyu oğlum, uyu oğlum, ninni.
bir daha uyanmamak uzere uyudu Vedat.
6 haziran 1973 galata kulesinden bir adam attı kendini;
bu nankor insanlara bu kalleş dunyaya inat,
şimdi yine bir ninni soyluyorum ona,
uyan oğlum, uyan oğlum, uyan Vedat.
Kaynak:1