
Teror dunyanın ve insanlığın en buyuk belası. Uluslar bir yandan terore karşı mucadele verip onlemler alırken bir yandan da terorde can verenlerin arkasından ağıtlar yakıyor. Gecmişte olduğu gibi gunumuzde de hemen her gun dunyanın her koşesinde teror olaylarıyla bombalar patlıyor, insanlar oluyor ve her yer viraneye donuyor.
30 Aralık 1994 ’te İstanbul ’da Marmara Otelinin pastanesinde patlatılan bir bombayla ağır yaralanan ve kurtulamayarak 11 Ocak 1995 ’te yaşamını yitiren şair, yaza, sinemacı ve duşunce adamı Onat Kutlar; 2 Temmuz 1993 ’te Sivas ’ta yaşanan Madımak Oteli yangınında yaşamını yitiren arkadaşlarının anısına yazdığı mektubunda yaşanan acıyı gozler onune serer. İşte “Asım Bezirci ’ye Saygı” adıyla yazılan o duygu ve acı yuklu mektup…
1. Sen ne Musluman ’sın ne de Sivaslı
Sen insan bile değilsin. Gozu donmuş bir katil, bir yaratıksın. Sen, yureği insan ve yurt sevgisi ile carpan, tum yaşamını ulusal edebiyatın en guzel eserlerini incelemeye, araştırmaya, değerlendirmeye adamış, kırk yıllık dostum o değerli yazar Asım Bezirci‘yi yakmadın.
2. Sen Hazreti Mevlana ’yı yaktın
Sen, ”Baza, baza! Ci hest-u baza!“ yani “Gel, gel! Kim olursan ol gene gel! / İster Kafir ol, ister putperest gene gel! / Bizim dergahımız umutsuzluk dergahı değildir…” diyen kutbu, Hazret-i Mevlana‘yı yaktın.
3. Sen nasıl Sivaslısın
Sen nasıl Musluman olabilirsin? Yaktığın, goz gore gore, sırıtarak ve alkışlayarak yaktığın o mazlum yiğit, durust arkadaşım, o buyuk cura ustası, halk ozanı, Sivaslı Nesimi Cimen değildi. Sen, bir toz tanesinde alemleri goren, Yuce Tanrı ’nın bir sureti iken, senin gibi biri marifeti ile derisi yuzulerek aslına donen Seyyit Nesimi‘yi bir kez daha yaktın. Sen nasıl Sivaslısın?
4. Acı duştu peşime ardımdan ıslık calar
Sen, “Kavaklar” şiirinin dizeleri, Sezen‘in sesiyle dalga dalga tum Anadolu ’ ya yayılan; yıllarını inanılmaz bir ozveri guzelliği ile Anadolu kentlerinde oğrencilerine adayan, Turkcenin en iyi cağdaş ozanlarından Metin Altıok‘u vahşice yaktığını sanıyorsun. Ey zavallı gafil hayvan, yaktığın Yunus‘tur.
5. Sen Yunus Emre ’yi yaktın
“Bir kez gonul yıktın ise / Bu kıldığın namaz değil / Yetmiş iki millet dahi / Elin yuzun yumaz değil.” diye yuzlerce yıl oncesinden seslenen Yunus Emre‘yi yaktın. Yunus Emre ’yi yakana Musluman demek, İslam ’a hakarettir. İslam ’a asıl hakareti sen ettin.
6. Sen nasıl Sivaslı olabilirsin
Sen, Cumhuriyet Turkiyesi ’nin genc şairlerini, Behcet Aysan ’ı Orhan Kaynar‘ı, kız-erkek gencecik cocuklarımızı, geleceğimiz olan genclerimizi, ustlerine benzin dokerek hunharca yakmakla kalmadın. Kurtuluş Savaşımızın ilk kongrelerinin şanlı ve onurlu kenti Sivas ’ı yaktın. Ey soysuz! Sen nasıl Sivaslı olabilirsin? Sen, uğursuz zebani ateşinle bizim koca bir gecmişimizi yakmaya kalkıştın.
7. Sen Musluman olabilir misin
Koca bir uygarlık olan gecmişimizi, barbar ve ilkel kavimlerin karanlık gecmişlerine benzetmek icin, atının ayağı surları gecerken tum dinlere, ırklara, inanclara guvence veren Fatih Sultan Mehmet‘in anısını; Itri‘den Şeyh Galib‘e, Şeyh Hamdullah‘tan Koca Sinan‘a, Baki Efendi‘den Suleyman Celebi‘ye sevdiğimiz, değer verdiğimiz, gozumuz gibi koruduğumuz sonsuz bir kulturu bir hayvan gibi hice sayarak, yaratıkların en eşrefi otuz beş canı yakarak yok ettin. Orta Cağ engizisyon papazları gibi. Sen Musluman olabilir misin?
8. Sen benim cocukluğumu, ilk gencliğimi yakmaya kalktın
Sen benim cocukluğumu, ilk gencliğimi yakmaya kalktın. Serin bayram sabahlarımı; cami sebillerindeki barış guvercinlerini, babalarımızın alcakgonullu mezarlarındaki selvileri, inanclı, nur yuzlu analarımızın hic eksilmeyen dualarını, bir kufur gibi fırlattığın ateşle yakmaya kalkıştın.
9. Musluman bu değildir
Ey benim cocukluk arkadaşım Sezai Karakoc, aynı genclik yıllarının şairi İsmet Ozel, bu yaratık Muslumansa, siz nesiniz? Ey benim elli yıllık omrumun sakin, alcakgonullu, yuzu yerde, inanclı Anadolu halkı, sesime bir yankı verin. Deyin ki hep beraber: “Hayır! Musluman bu değildir. O bir avuc gozu donmuş katil bizden olamaz.“
10. Belki yanan yureğimize bir merhem olur
Ey Sivaslılar! Asıl siz yukseltin sesinizi. Anadolu ’nun en eski toresi olan, ocağına misafir olana duşman bile olsa saygı gosterme geleneğini bir yana bırakıp, konuklarını kor ateşte yakan bu alcakların sizden olmadığını soyleyin. Belki yanan yureğimize bir merhem olur.”
Onat Kutlar 1993