
Modern Turk sanatında iki disiplini bir arada yuruten bir isim Bedri Rahmi Eyuboğlu. Şiir ve resim onun ruhunu oluşturan iki hayati organ adeta. Oyle buyuk ki şiirlerini okurken hayalinize bir resim, resimlerinize baktığınızda ise dilinize bir şiir teslim olur. Olumunun 43. yılında bu değerli ustaya farklı boyutlardan bakmaya calıştık.
Bedri Rahmi Eyuboğlu Eserlerine Ulaşmak İcin Tıkla!
1. Doğumdan olume
1911 yılında Giresun ’da doğar şair. 12 yaşına bastığında Cumhuriyetin ilan edilmesiyle beraber harf devrimi de yururluğe girince, onun gibi bircok okul cocuğuna iş cıkar: DukkÂn tabelaları yeni Turkce ile yazılıp revize edilecektir. Şair kucuk yaşlarda para kazanmak icin bu işe girer. İleride sanatını besleyeceği ve sanatla buluşturacağı halk kulturunun ilk parelerini annesi Lutfiye Hanım ’dan alır. Lutfiye Hanım, oğlunu Anadolu kulturuyle dolu ninniler soyleyerek buyutur. Cocukluk yıllarından sonra İstanbul Guzel Sanatlar Akademisi ’ne gelerek eğitimini surdurur. Ziya Guran, İbrahim Callı, Léopold Lévy ’nin atolyelerinde kendini geliştirir, ayrıca Ahmet Haşim ’den de estetik ve mitoloji dersleri alır. Ardından Paris ’e gider. İki sene Avrupa ’da yaşayıp memlekete dondukten sonra akademide oğretim uyeliği yapar. Sanat tarihimizin ilk grup etkinliklerinin yapıldığı D Grubu ’nun bir uyesidir ve D Grubu ’nun sergisinde resimleriyle yer alır. Halk edebiyatına duyduğu yakınlığı eserlerine başarılı bir şekilde yediren şair, 21 Eylul 1975 ’te İstanbul ’da vefat eder.
2. Eyuboğlu ’nda Anadolu kulturu
Bedri Rahmi ’nin cocukluğu Anadolu ’nun ceşitli bolgelerinde gecer. Eyuboğlu, Giresun doğumlu biri olarak zaten yoresel dunyanın icine doğmuştur; fakat bununla kalmaz. Annesinin okuduğu ninni ve masallar, gezdiği Anadolu toprakları halk kulturunu tanımasını ve bu kulture hayranlık duymasını sağlar. Şiir ve resimleri birbirine paralel iceriklerle doludur. Her ikisinde de halk kulturu, sanatı ve motiflerini bariz bir şekilde gormek mumkundur. Ozellikle doğduğu bolge olan Karadeniz ve o yorenin insanı, yoreye ozgu durumlarla birlikte sanatcının eserlerine yansır.
3. Ornek şiirler
Karadutum, catal karam, cingenem
Nar tanem, nur tanem, bir tanem
Ağac isem dalımsın salkım sacak
Petek isem balımsın a gulum
Gunahımsın, vebalimsin.
Şairin “Karadut” şiirinin ilk bolumunu oluşturan bu dizeler, hemen anlaşılacağı uzere Anadolu motifleriyle susludur. Bir kadına tıpkı halk ezgilerindeki gibi “Balım” şekli yakıştırmalar yapılarak onun şairin gozundeki değeri gozler onune serilir.
Ulan rakı ulan namussuz
Ne sulu ne susuz
Başlangıcta ben suvariydim sen kuheylan
Sonunda sen suvari oldun ben kuheylan
Burada yine doğduğu topraklara ozgu bir uslup gorulur. Ayrıca sitem etmek icin sectiği rakı da bilindiği uzere Turklere ozgu bir ickidir.
4. Eyuboğlu ’nun Turkce sozluğe katkıları
Bedri Rahmi Eyuboğlu, yazı ve resmi dilimize girmemiş olsa dahi halk dilinde canlılığını koruyan deyim ve atasozlerini şiirinde onemli bir pareye donuşturmesini bilir. Bunun dışında duzyazıda da renkli ve ressam kişiliğinin yaratıcılığını gormekteyiz. Deneme ve mektup gibi nesirlerinde kullandığı ve gunumuzde de yaşayan birkac kelime ve kelime grubu gosterelim:
“Gune guneşe kavuş” sozu uzun sure sozluklerde yer alan bir tabir olmadı. Buyuk bir ihtimalle hÂl yer almıyor. Yazardan verdiğimiz bu orneklemin anlamı “herkesin gorebileceği bir yerde bulunmak” anlamına geliyor. Yine şairin kullandığı fakat sozluklerde yaygın olarak gorulmeyen kelime ve kelime grupları arasında; “ay yuzlu” anlamına gelen mahveş, “kuvvetli bir şekilde tokat atmak” anlamını taşıyan şamar aşkeyle, “geleceğe taşımak” anlamında ise abade et yer alıyor.
Bedri Rahmi Eyuboğlu Eserlerine Ulaşmak İcin Tıkla!
5. Bedri Rahmi ’nin “At Ustunde Aşıklar” Eseri (1944) Ressam Zeki Kocamemi (1900 – 1959), Eyuboğlu ’nun yeteneğini keşfeden ilk ressamdır.
6. “Anadolu Yaşamı” adlı eseri “Ressamım, yurdumun taşından toprağından surup gelir nakışlarım. Taşıma, toprağıma toz konduranın alnını karışlarım.”
7. İstanbul – 1955 8. Şiir anlayışı
Bedri Rahmi, kendi şiir anlayışını şiirlerinde acıkca belirten, olmadı bunu hissettiren bir şairdi. O nedenle onun şiir denilince ne anladığını yine kendi dizeleri ortaya koyar:
Şairim şair olmasına
Canım kurban şiirin gerceğine, hasına
İcersine insan kokusu sinmiş mısralara vurgunum
Bıcak gibi kemiğe dayansın yeter
Eğri buğru, kor topal kabulum.
Şairim
Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası
Ayak seslerinden tanırım
Ne zaman bir koy turkusu duysam
Şairliğimden utanırım.
Şairim
Şiirin gerceğini koy turkulerimizde bulmuşum
Bedri Rahmi Eyuboğlu Eserlerine Ulaşmak İcin Tıkla!