Gir iceri, kır dizini, don onune kız Sıdıkaaa; annen gorur, baban duyar, dayak yersin kız Sıdıkaaa…
Sıdıka, Atilla Atalay ’ın hayali karakteri “Sıdıka” uzerine cekilmiş bir dizi. Ve ilk olarak 1997 yılında Show TV ekranlarında gorduk onu. İstanbul ’un kenar mahallelerinden birinde yaşayan Saka ailesinin maceraları, gulmekten kırıp geciriyordu bizi her bolumde.
Normal bir ev kızı gibi gorunmesine rağmen, her konuda soyleyecek bir sozu olan Sıdıka ’nın icinde bambaşka bir dunya barındırdığını izlerken fark etmemek imkansızdı. Sıdıka surekli evde otururdu ve tek dinleyicisi annesiydi. Yaptığı tek şey penceresinden dışarıyı izlemekti. Ve her bolum, onun gunluğune yazdığı cumlelerle biterdi. Ozellikle annesiyle olan replikleri bolumun sonuna kadar insanı gulmekten oldurse de, finalde Sıdıka ’nın gunluğundeki cumleler insanın icine işlerdi. Ve Hasibe Eren, o donem bizim icin adeta Sıdıka ’yla ozdeşleşmişti.
Sizi bilmiyoruz ama Sıdıka deyince; sadece ‘vay cok gulduk, ne de guzel eğlendik ’ gelmiyor bizim aklımıza. Nedense bu diziyi hatırlayınca, hep soğuk kış gunleri, sıcacık bir ev ve televizyonda acık olan Sıdıka ’yı hatırlıyoruz. 🙂
Sıdıka ’nın muhteşem repliklerini aşağıda sizler icin sıraladık. (Dizinin jenerik muziği eşliğinde okunmasını tavsiye ediyoruz.)
1. “Kız Sıdıka, sen Ezgi Su ’yla fazla arkadaşlık etme, evde bilgisayar başında bi ’ cubuğu mıncıklıyormuş.”
Anne: Kız Sıdıka, sen Elif Su ’yla fazla arkadaşlık etme, evde bilgisayar başında bi ’ cubuğu mıncıklıyormuş.
Sıdıka: Off anne… Coystik o, tetris oynuyo onunla.
Anne: Neee? Elalemin testisiyle mi oynuyo? Aman Allah ’ım… Sen oynamadın di mi?
Sıdıka: Hayır yaa, ben mausla oynadım.
Anne: Koş git gusul abdesti al, baban parcalar vallahi.
2. Gureşci Zekeriya Saka
Samim bilgi yarışmasına katılacaktır…
Zekeriya: “Lan bak gureşcileri ezberle, oradan soracaklar.” der ve saymaya başlar:
Yaşar Doğu, Celal Atık, Zekeriya Saka… 🙂
3. “Sen kraliyet ailesi kızı mısın, temiz aile kızısın salak!”
Sıdıka ruyasında Dream Boys ’u gormuştur ve annesine anlatır…
Sıdıka: Erkek striptizci grubu. Hoş adamlar, soyunup şov yapıyolar, dunyaca unluler. İngiltere ’de kraliyet ailesi bile seyretmiş. Gecenlerde ulkemize birkac gosteri icin geldiler, basında ve sosyete hanımları nezdinde buyuk ilgi gorduler. Ben de ruyamda gordum. Bilinc dışı bir olay, pişmanım. Beni boyle kabul edebilecek misiniz anne? Namusumu temizlemek icin intahar mı edeyim, boy abdesti alsam yeter mi? Hihihi.
Safiye: Bilincinin altına cekicle vururum senin cadaloz! Anlattığı şeye bak, dort tane cıplak herife ruyalanmış. Ozru de kabahatinden buyuk. Neymiş efendim, o herifleri kraliyet ailesi bile seyretmişmiş. Sen kraliyet ailesi kızı mısın, temiz aile kızısın salak!”
4. “Sekteye uğramış bulbul tekniği Samim…”
Samim: Hocam ehliyete yazıldım ve yaklaşık 1 ay kadar kursa gelemeyeceğim.
Baturalp: Demek oyle Samim. Tuh ben de cok yeni bir teknik oğretecektim bugun.
Samim: Hangi tekniği oğretecektiniz hocam?
Baturalp: Bu tekniği tekrar belki 1 sene sonra anca anlatırım…Samim: Cok merak ettim hocam, hangi teknik bu?
Baturalp: (Asık bi surat ifadesiyle kafasını aşağı yukarı sallayarak) Sekteye uğramış bulbul tekniği Samim.
5. “Elin heriflerini eve cağırma!”
Sıdıka maca gitmek istiyordur ve evde tezahurat antrenmanları yapar.
Sıdıka: Veysel Hoca takımı buraya getir!!!
Safiye: Elin heriflerini eve cağırma!!!
6. “Bundan sonra annenize Okşan diyebilirsiniz.”
Zekeriya, Safiye ’nin gobek adı olan Okşan ’ın kullanılmasını yasaklamıştır. Ve bir gun icki masasında:
Zekeriya: Bundan sonra annenize Okşan diyebilirsiniz… Okşannnn!!
Safiye: Demeyin.. Sarhoş bu şimdi.. Ayılınca hepimizi dover.
Zekeriya: Yok ya, ne sarhoşu… O, o zaman icindi. Bu saatten sonra adın Okşan olsa ne yazar, Ornella Muti olsa ne yazar…
7. “… İci adam cekiyo derler.” 8. “Ne, fikir mi? Abi, cişin falan gelmiş olmasın, karıştırıyorsundur.” 9. “İntihar edersen baban seni oldurur.” 10. “Bak Sıdıka, bir aşk cinayetinin arefesindeyim.” 11. “Ben senin yaşındayken coktan aile ortamına girmiştim.” Eve ilk kez bilgisayar alınır ve ardından…
Sıdıka: Eveeet… Girdik işte Windows ortamına.
Safiye: Gozu kor olmayasıca, ben senin yaşındayken coktan aile ortamına girmiştim.
12. “Marpuccu Baba Hazretleri ’nden ne diledin kız?” Safiye: Marpuccu Baba Hazretleri ’nden ne diledin kız?
Sıdıka: Park yeri…
Safiye: Hazretleri ’nin huzurunda cimdirmiyim şimdi! Ulu kimselerin turbesinde huzura cıkınca makara yapılmaz. Hele anneyle dalga gecmek hic olmaz, carpılırsın alimallah… Boyle yamulup helezonik kalırsın.
Sıdıka: Niye? Dalga filan gectiğim yok, ben Hazretleri ’ne dua okuyup park yeri istedim. Seneye de araba istiycem kısmetse…
Safiye: O dilin şişer de kalır ağzının icinde, dalga gecme diyorum sana! Park yeri istemişmiş… Direkman araba istesene madem. Niye işi uzatıyorsun? Marpuccu Baba Hazretleri park kahyası mı sana park yeri bulacak?
Sıdıka: Bizi batıran bu zihniyet işte… Once alt yapı sorununu halletmeye calışıyoruz herhalde. Park yerin, surecek yolun olmadıktan sonra Rolsroys ’un olsa ne yazar? Butun hıyar tuketiciler gibi uc kuruşu denkleştirip araba almakla olmuyor bu iş…
13. “Anne, hadi bana dort rakamlı iki sayı soyle. / Sopa, sopa.” Sıdıka: Anne, hadi bana dort rakamlı iki sayı soyle.
Safiye: Sopa… Sopa…
Sıdıka: Sayı dedim, sozcuk değil.
Safiye: Kız yeter artık, durdur şu beynini. Yarım aklını dort rakamlı sayıları kafadan carpmayla bozdu. Sanki bir halta yarayacak.
Sıdıka: Niye yaramasın? Ekmek parası, televizyona cıkar şov yaparım. 1243 kere 9773…
Safiye: Ay dostlar yetişin, cekin şu karının fişini. Kalkilator kaltak… Lan, yemin et, vallahi parcalarım, en fazla iki rakamlı sayıları carpacaksın. Bakkal hesabı yeter. Belki esnaf bir koca bulursun. Robot gibi butun gun car car car hesap yapan bir kızı kim ister? Peygamber olsa dayanamaz vallahi.
14. “Dalga gecme annenin gundelik hayatıyla. Ağzının ortalık yerine Safiye olceğine gore yedi şiddetinde bi korsam gorursun gununu.” Sıdıka: Doğduğum gun ebe haklarımı okumuştu, hatırladığım kadarıyla konuşmama hakkına sahibim. Hem galiba problem ebemde zaten, doğum sırasında malzememden calmış. En kucuk bir duygusal sarsıntıda kamu binası gibi cokuveriyorum. Uff… İcim sıkılıyo, canım hic bişi istemiyo.
Safiye: Kartel ’in şarkısına karaoke yapalım mı, acılırsın.
Sıdıka: Git işine anne yaa! Git bişiy filan or, kupon mupon kes, beni rahat bırak.
Safiye: Dalga gecme annenin gundelik hayatıyla. Ağzının ortalık yerine Safiye olceğine gore yedi şiddetinde bi korsam gorursun gununu. Şimdi duzgun cevap ver bakiim anneye; niye bozuldun da surat asıyorsun bakiim, nooldu?
15. “Froyt deme anneye Sıdıka!” Mart gelir ve evin kedisi, sokak kedileri ile kırıştırmaya başlar. Ve tabii ki Safiye Saka duruma mudahale eder:
Sıdıka: Bak anne, butun organizmalarda uremeye bağlı olarak bir cinsel icgudu vardır anladın mı? Yani psikanalizin babası Freud diyor ki..
Safiye: Heeyt! Froyt deme anneye Sıdıka. Froytgilin kedisi orospu oldu diye, tum cumle mahlukat pavyonda mı calışacak yani?
16. “Sevgili Gunluk…” “Sevgili gunluk,
Bugun anneme manevi şiddet uyguladım. Naaparsa yapsın bahar sevincimden taviz vermedim, beni sinirlendiremedi ve fakat kendisi cıldırdı. En son bıraktığımda terliğiyle kendini dovup kolunu filan ısırıyordu…
Bugun kotu olan her şeyi kendisiyle baş başa bıraktım, cunku dışarda bahar vardı. Yarın yine olacak…”