
Bir Musluman tarafından Allah rızÂsı icin yapılmış olan herhangi bir iyilik veya hayır, yapanın niyet ve isteği dışında diğer Muslumanlar tarafından takdir edilebilir ve onu yapan sevgi ve ovgu ile karşılanabilir. İnsanlar tarafından boyle takdir edilmek, acaba o kimsenin o işi gosteriş ve desinler diye yaptığı anlamına gelir mi?İnsanların yapılan iyiliği ve hayrı takdirle karşılamaları kendi adlarına elbette guzel bir şeydir. Hizmet ve iyilikler takdir edilmezse, hizmet ve iyilik yapacak adam bulmak son derece zorlaşır. İyiyi, iyiliği ve guzeli takdir etmek, hatta odullendirmek bir toplumun olgunluk gostergesidir. Ancak işin obur tarafı, yani takdir edilen ve ovulen kişi yonu acaba nasıldır? Toplumun ovgusu o iyilik sahibinin elde edeceği yegÂne sonuc mudur, yoksa onun Allah katında bir ecri de var mıdır?
Ebû Zer radıyallahu anh şoyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e:
- Bir kimse, bir hayır yapar da halk bu sebeple onu overse, buna ne buyurursunuz? dediler. O da:
- "Bu, mu'min icin peşin bir mujdedir" buyurdu.
Muslim, Birr 166. Ayrıca bk. İbni MÂce, Zuhd 25
RİYA OLMADIĞI HALİDE RİYA SANILAN DURUMLAR - HADİSİN ACIKLAMASI Bir Musluman tarafından Allah rızÂsı icin yapılmış olan herhangi bir iyilik veya hayır, yapanın niyet ve isteği dışında diğer muslumanlar tarafından takdir edilebilir ve onu yapan sevgi ve ovgu ile karşılanabilir. İnsanlar tarafından boyle takdir edilmek, acaba o kimsenin o işi gosteriş ve desinler diye yaptığı anlamına gelir mi?
İnsanların yapılan iyiliği ve hayrı takdirle karşılamaları kendi adlarına elbette guzel bir şeydir. Hizmet ve iyilikler takdir edilmezse, hizmet ve iyilik yapacak adam bulmak son derece zorlaşır. İyiyi, iyiliği ve guzeli takdir etmek, hatta odullendirmek bir toplumun olgunluk gostergesidir. Ancak işin obur tarafı, yani takdir edilen ve ovulen kişi yonu acaba nasıldır? Toplumun ovgusu o iyilik sahibinin elde edeceği yegÂne sonuc mudur, yoksa onun Allah katında bir ecri de var mıdır?
İşte bu kuşkudan kaynaklanan soruya Resûl-i Ekrem Efendimiz, cok nefis bir cevap vermiştir:
"Bu, mu'min icin peşin bir mujdedir." Yani onun yaptığı iyilik ve hayrın Allah katında husnu kabulle karşılandığının peşin gostergesidir. Cunku o, bu işi yaparken toplumun beğenisini hedeflemiş değildir. Reklam ve propaganda yapmayı hic aklından gecirmemiş, bu konuda herhangi bir teşebbus ve mudahalede de bulunmamıştır. Allah rızÂsı icin yaptığı işi, Allah'ın sevdirmesi sonucu toplum kendiliğinden sevmiş ve ovmuştur. İnsanların ona yonelttikleri takdir ve ovgu, o guzel işin dunyadaki peşin oduludur. Âhiretteki sevabının mujdecisidir.
O halde riy ve sum'a duşunce ve niyetinden uzak olarak yapılmış bir hizmet, hayır ve iyilik, sırf millet tarafından ovgu ve takdirle karşılandı diye, aslî niteliğini kaybetmez, Allah katındaki değerinden de bir şey eksilmez. Onemli olan, o işi yapanın neyi niyet ettiği ve hedeflediğidir.
Ancak burada bir hususa işaret etmekte fayda vardır. Bazan faydalı olmak duşuncesi ve endişesi ile beğenilmek arzusu birbirine karışır. Mesel bir proğramda herhangi bir konuda konuşma yapmak icin davet edilmiş bir ilim veya din adamı, orada kendisini dinleyecek olanları ciddiye alıp onlara faydalı olabilmek icin araştırır, hazırlanır, plÂnlar yapar. Ama bu arada yapacağı konuşmanın veya vereceği bilginin beğenilmesini de arzu eder. İşte bu arzu, onun faydalı olma duşunce ve gayretlerini golgeler mi? Herhalde burada verilecek hukum, faydalı olma niyeti ile beğenilme arzusundan hangisinin baskın olduğuna gore belirlenecektir. Bu konuda en iyisi kişinin "kalbine danışmasıdır."
Ote yandan yapılan hizmetlerin kimler tarafından takdir edildiği cok onemlidir. Bir şÃ‚ir, "Şiirin kıymetini iki şey duşurur" diyor ve ekliyor: "Şiirden anlamayanların alkışı, şiirden anlayanların sukûtu." Yapılan sohbet ve konuşmaları, ortaya konan hizmet ve hayırları, o işlerden anlayanlar takdir ediyorsa bu ayrıca şukur vesilesi yapılmalıdır. Yok eğer o işlerden anlamayanlar takdir ediyorsa, tovbe ve istiğfar edilmelidir. Bu sebeple, bilhassa tebliğ ve irşad hizmeti veren din gorevlilerinin, kendi kendilerinin doktoru ve denetleyicisi olmaları, gonul ve duygularının daima Allah'ın rızÂsına donuk olmasını sağlamaya calışmaları gerekmektedir. Bu konuda onlara yardımcı olacak yine ancak kendileri, kendi ic olgunluklarıdır.
Fakat kişinin ovulmesi sonucu hayrı yapan ovulen kişi bu durumdan fazlaca hoşnut olup kendini beğenme, yuksek gorme hastalığına kapılırsa işte bu "ucup" olur.
HADİSTEN OĞRENDİKLERİMİZ Yapılan iyilik ve hizmetin toplum tarafından takdir edilmesi, o iyiliğin peşin odulu ve Allah katında kabul gorduğunun mujdesidir. HÂlis bir niyetle yapılmış olan iyilik ve hayırlar, sırf insanlar tarafından ovgu ile karşılandı diye kıymetini kaybetmez. İyilik ve guzellikleri takdir etmek, toplumların olgunluklarını gosterir. İslam ve İhsan
UCUP NEDİR?