İş/hizmet ne olursa olsun, o işe tayin edilen insanda aranacak temel vasıflardan belki de birincisi, onun guvenilir (emîn) olmasıdır.Âyet-i Kerime ’de Mûs (aleyhisselÂm) hakkında, Şuayb (aleyhisselÂm) ’in kızlarının birinin dilinden bu hakikat şoyle ifade edilir:

“Kızlardan biri, “Babacığım, onu (Mûs ’yı) ucretle tut. HerhÂlde ucretle tuttuklarının en hayırlısı, guclu ve guvenilir olan bu adam olacaktır” dedi.” (Kasas 28/26)

Âyet-i kerimede zikredilen “el-Kavî” (guclu) kelimesi ehliyete, “el-Emîn” kelimesi ise guvenilir bir ahlÂkî kaliteye işaret etmektedir.

UMMETİN GUVENİLİR KİŞİSİ

Enes (radıyallÂhu anh) der ki:

“Yemen halkı, ResûlullÂh (sallallÂhu aleyhi ve sellem) ’a geldi ve:

“Bizimle birlikte birini gonder de bizlere Sunnet-i seniyyeyi ve İslÂm ’ı oğretsin!” dediler.

ResûlullÂh (sallallÂhu aleyhi ve sellem) de Ebû Ubeyde İbn CerrÂh ’ın elini tutup:

“Bu, şu ummetin guvenilir (emin) kişisidir” buyurdu ve Yemenlilerle birlikte onu gonderdi.”[1]

[1] Muslim, “FedÂilu ’s-SahÂbe”, 54; Ahmed, III, 146. Krş. BuhÂrî, “MeğÂzî”, 72.

Kaynak: Adem Ergul, 365 Lider Davranış, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan