Ubeydullah AhrÂr Hazretleri ’nin şu sozu, sahip olduğu merhamet ufkunun yuceliğini ifÂdeye kÂfîdir: “İnsanın akrabalarına uzulduğu gibi, AllÂh ’ın yarattığı herhangi bir şeye zarar geldiğinde ona da uzulmesi lÂzımdır.”[1]HÂce-i AhrÂr Hazretleri, insanların istifÂdesi icin bircok vakıf tesis etmiş, ayrıca halkın yukunu hafifletmek icin vergisini fazlasıyla odemiştir. Taşkent idÂrecisi Mirza Omer, halka ağır vergiler yukleyince Ubeydullah AhrÂr Hazretleri, halkın bir yıllık vergi yukunu hafifletmek icin bu idÂreciye once 250.000, ardından da 70.000 dinar gondermiştir.[2]

Turkistan bolgesinde kıtlık baş gosterip halk Taşkent ’e geldiği zaman Ubeydullah AhrÂr Hazretleri muridlerinden Muhammed Kādî ’yi insanları doyurmakla vazifelendirdi. Muhammed Kādî g, her gun yedi koyun kesip 700 ekmek pişirir ve koylerden gelen kavunlarla birlikte fakirlere ikram ederdi. HÂce-i AhrÂr Hazretleri, ona bu hizmetinden dolayı iltifat ederek şoyle buyurdu:

“–Hocalarımız, istikbÂlinden umitvÂr oldukları kişileri hizmet ile meşgul ederlerdi.”[3]

AhrÂr Hazretleri, halkı zulumden korumak ve muslumanların hayatını kolaylaştırmak icin sultanlarla goruşup onlara nasihat eder ve onların sıkıntılarına katlanırdı.[4]



[1] ReşahÂt, s. 487.

[2] MevlÂn Şeyh, MenÂkıb-ı HÂce UbeydullÂh-ı AhrÂr, vr. 12a.

[3] Kişmî, NesemÂtu ’l-Kuds, s. 244.

[4] MevlÂn Şeyh, a.g.e, vr. 72b-73a; ReşahÂt, s. 549.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Altın Silsile, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan