Urfa ’daki Kuva-yi Milliye birliklerinin liderliğini yaparak Fransızları şehirden cıkaran kişi kimdir? Şanlıurfa ’ya neden ve ne zaman “Şanlı” unvanı verildi? Urfa ’ya “Şanlı” unvanının verilmesi...Kurtuluş Savaşı sırasında kenti işgal etmek isteyen duşmana karşı halkıyla topyekun direniş gostererek 11 Nisan ’da kurtuluşu ilan eden ve TBMM tarafından “Şanlı” unvanı verilen Urfa ’da, 99 yıldır bu tarih “gurur gunu” olarak kutlanıyor.
URFA ’NIN İŞGALİ Mondros Mutarekesi ’ni gerekce gosteren İngilizler, 7 veya 24 Mart 1919 ’da Urfa ’yı işgal ederek, 1. Suvari Alay Komutanı Binbaşı Huseyin Bey ’den alayın kenti terk etmesini istedi. Durumun ust makamlara bildirilmesinin ardından subay komutasında bir suvari takımı Urfa ’da bırakılarak, alay once Karakopru ’ye ardından Siverek ’e cekildi.
İngilizler, yorede bulundukları sure icerisinde ozellikle aşiretlerle iyi ilişkiler kurmaya calıştı.
İngilizler, ozel ilgi gosterdikleri şehir merkezindeki Ermenileri silahlandırıp atış talimi yaptırdı, davranışlarından hoşlanmadıkları Mutasarrıf Nusret Bey ’i tehcir bahanesiyle gorevinden azlederek, İstanbul ’a gonderilmesini sağladı.
“ONİKİLER”LE YENİ DONEM Bu gelişmelerin ardından eski idare meclisi azasından Belediye Reisi Hacıkamilzade Hacı Mustafa Efendi, Barutcuzade Hacı İmam Efendi, eşraftan tuccar Hacıkamilzade Hacı Mustafa Reşit Efendi, Mollazade Mahmut Efendi, 5. Polis komiserliğinden mustafi Arabi katibizade Şakir Efendi, Gulluzade Osman Efendi, esnaftan Şellizade Ali Ağa, tuccardan Hacı İmam Efendi, eşraftan Hacı Bedirağazade Halil Ağa, Jandarma tabur mulhakı İzmirli Adil Hulusi Efendi, takım kumandanlarından Mulazım-ı Evvel Huseyin Pertev Efendi ve Jandarma Cavuşu Sofizade Hacı Mustafa Cavuş bir araya gelerek bolgenin kaderini değiştirecek yeni donemin temelini attı.
Halk arasında ‘‘Onikiler ’ ’ adı verilen bu grup, kurtuluş icin ant icip Jandarma Kumandanı Binbaşı Ali Rıza Bey başkanlığında toplanarak oluşturulan cemiyetlerini, Sivas ’ta Heyet-i Temsiliye Başkanlığına bildirdi.
15 Eylul 1919 tarihinde Paris ’te yapılan ve ‘‘Suriye İtilafnamesi ’ ’ olarak da bilinen anlaşmayla Urfa ve cevresinin Fransızlara devredildi. İngilizler, ekim ayı sonunda Urfa ’yı boşaltarak Fransızlara teslim etti.
DİRENİŞ BAŞLIYOR Binbaşı Ali Rıza Bey ’in yerine Urfa Jandarma Komutanlığına atanan Yuzbaşı Ali Saip Bey, aralık ayı sonunda Urfa ’ya geldi. Emekli Binbaşı İhsan Bey ve beraberindekilerle goruştu, ayaklanma duşuncesi goruşuldu.
Gerekli desteği alan Ali Rıza Bey, 15 Ocak ’ta bir ayaklanma planı hazırladı. Buna gore, 15 Ocak ’ta Urfa, Telabyad (Suriye sınırında) ve Arap Pınarı ’ndaki Fransız işgal kuvveti kumandanlıklarına birer ultimatom verilecek ve Fransızlara Urfa ’yı boşaltmaları icin 24 saat sure tanınacaktı. Fransızların ultimatomu reddetmeleri durumunda şimendifer hattının Siftek ile Fırat arası tahrip edilecek, telgraf hatları kesilecekti.
Bu olayların bir ay sonrasında Fransız askerinin kadınların bulunduğu Vezir Hamamı ’na girmeleri, şehirde buyuk tepki uyandırdı. Ertesi gun Mutasarrıf Ali Rıza Bey olayı sert bir dille protesto etti.
Mutasarrıf Ali Rıza Bey, 13. Kolorduya cektiği telgrafta, ‘‘Urfa ’da kıyamın hissedilmekte olduğunu ’ ’ bildirdi. Nitekim Ali Saip Bey ’in beyannamesini alan halkın onde gelenleri Suruc ’da işe başlamışlardı. Tren hattının bazı bolumleri tahrip edilmiş, Fransızlara 24 saat icinde cekilmeleri icin ultimatom verilmişti.
Tanınmış kişilerden Mahmud Bey, kolordudan kendilerine sahip cıkılmasını istemiş, artık protestolarla reisleri yatıştıramadığını, Fransızların bolgedeki Ermenileri silahlandırarak ve onları kendi askerleri arasına sokarak katliam yaparcasına hareketler yapmaya devam ederlerse, kıyamın yalnız Urfa ’da değil, her tarafta yapılacağını bildirdi.
Siverek halkının ve Mudafa-yı Hukuk Cemiyeti ’nin tam desteğini alan Ali Saip Bey, 6 Şubat ’ta halktan oluşturulan kuvvetle Urfa ’ya doğru hareket etti. Ertesi gun Karakopru ’ye ulaşan Ali Saip Bey, ‘‘Kuva-yı Milliye Kumandanı Namık ’ ’ imzasıyla Fransızların 24 saat icinde Urfa ’yı boşaltmaları icin bir ultimatom gonderdi. Ancak Fransız kumandan buna karşı cıktı.
Bunun uzerine toplanan kuvvetler 9 Şubat ’ta Urfa ’ya girdi. 17 Şubat tarihinde, şehirdeki milis bolukleri, Fransızların işgalindeki Kulaflı Tepesi ’ni zapt ederek, Fransızların cekilmelerini sağladı. 20 Şubat ’ta ise Ermenilerle, Fransızların haberleşme noktası olan Bediuzzaman Karakolu da milis kuvvetlerce ele gecirildi.
Ali Saip Bey, iki gunde bir Fransız kumandanına şehri boşaltmaları icin haber gonderiyor ancak Fransızlardan ilk gunku cevabı alıyordu. Fransızların mustahkem binalardan nasıl cıkarılacağı tartışılırken, binalara giden suyun yolu değiştiriliyor, Fransızların erzak sıkıntılarına bir de su sıkıntısı ekleniyordu. Ancak İsvicreli Dr. Fischer, Fransızların bulundukları binalardaki gizli kuyuları gostererek, Fransızları susuzluktan kurtarıyordu.
28 Şubat ’ta duşman karargahına 200 metre mesafedeki Karalokun Bağı ’na bir hucum planlandı. Yedek Subay Ahmet Mestci ’nin de bulunduğu kuvvetler, bağa hucum ettiklerinde Fransızlar şiddetli hucuma dayanamayıp teslim olacaklarını bildirdiklerinde, muharebe dışı kalması kararlaştırılan Ermeni Yetimhanesi ’nden acılan ateş milis kuvvetleri hedef almış ve kayıplar verilmişti.
4 Mart ’ta gelen topların desteğinde mucadelenin en etkili taarruzu başlatıldı. Şiddetli gecen taarruzda Urfalılar cok kayıp verdi. Bu arada Ali Saip Bey ’e verilen buyuk kayıplardan dolayı tepkiler başladı. 13. Kolorduya bağlı 2. Tumen Kumandanı Yarbay Akif Bey, Siverek ’e gelip Kolorduya verdiği raporda, ‘‘Aşayir ve ahaliyi kumanda, muhal denecek kadar guc bir şey olduğu musellem olduğundan, Urfa Kuva-yı Milliye Kumandanı ’na bir hoşnutsuzluk vardır ’ ’ diyordu. Bir taraftan kayıplar, bir taraftan Fransızlara imdat geleceği haberleri halkın moralini bozmaya başladı.
Bu arada yakalanan bir Fransız casusunun uzerinde cıkan pusulada, Fransızların erzak bakımından son derece sıkıntılı oldukları oğrenildi.
Fransız askerlerine 30 Mart ’ta baskın yapmayı planlayan Osman Keskinkılıc kumandasındaki duşmana karşı koyan halk, Fransızların şiddetli ateşiyle karşılaştı. Ertesi gun, erzak elde etmek icin şehre karşı hucum duzenleyen Fransızlar, halkın karşı koyması uzerine geri cekildi. Nisan ayı başlarında, bekledikleri yardımdan umitlerini kesen Fransızların erzakları bitti ve artık Urfa ’nın boşaltılması duşunulmeye başlandı. Ancak Urfa ’daki Ermeniler buna karşı cıktı.
İsvicreli Dr. Fischer, Fransızların Urfa ’yı tahliye icin goruşebileceklerini mutasarrıflığa bildirdi. Millet Koprusu uzerinde 9 Nisan ’da Mutasarrıf Ali Rıza Bey, Ali Saip Bey, Belediye Reisi Hacı Mustafa, Fransız Kumandanı Hauger, Yuzbaşı Sajous ve Dr. Beşliyan buluştu. Fransızlar, goruşmede bazı şartlarının kabul edilmesini istedi.
Soz konusu şartlarda anlaşmaya varılması uzerine Teğmen Omer İzzet Durakbaşı komutasında 10 jandarma eri, refakatci olarak verildi. 10 Nisanı 11 Nisan ’a bağlayan gece Fransız kuvvetleri, iki koldan Suruc yonune doğru yola cıktı.
Sabah saatlerinde silah sesleri gelmeye başladığında Fransız kuvvetlerini arkadan izleyen Teğmen Halil Munir Efendi ’den Ali Saip Bey ’e şu rapor geldi:
‘‘Duşman oncusu, bilhassa oncude bulunan Ermenilerin yolda rastladıkları halka koylerde vatandaşlara ateş etmeleri uzerine Şebeke Boğazı ’nda şiddetli bir catışma başladı. Kumandan, Fransız kuvvetlerine savaş duzeni aldırdı. Bize karşı da ateş etmeye başladılar. Urfa yolunu koruma altında bulunduruyorum, durumumuz tehlikelidir, acele etmenizi bekliyorum. ’ ’
Bu sırada halk akın akın bolgeye gidiyordu. Olay yerine hareket eden Ali Saip Bey, yarı yolda Omer İzzet Efendi ile karşılaştı. Durumu oğrenen Ali Saip, olay yerine vardığında Sajous ve subaylar oldurulmuştu. Muharebe sonucunda kalan 100 Fransız askeri de esir alınarak Urfa ’ya getirildi, buyuk bir ozveri orneği sergileyen halk, duşmanı Urfa ’dan cıkarmayı başardı.
URFA ’YA “ŞANLI” UNVANI NE ZAMAN VERİLDİ? Urfa milletvekili Osman Doğan ve 17 arkadaşı, Kurtuluş Savaşı ’nda gosterilen kahramanlıktan dolayı Urfa ’nın adının ‘‘Şanlıurfa ’ ’ olarak değiştirilmesine ilişkin kanun teklifini TBMM ’ye sundu.
Teklif, 12 Haziran 1984 ’te kabul edilerek kanunlaştı. Urfa ilinin adının Şanlıurfa olarak değiştirilmesi hakkındaki 3020 sayılı kanun, ‘‘22 Haziran 1984 tarih 18439 sayılı Resmi Gazete ’ ’de yayınlanarak yururluğe girdi.
Kurtuluş Savaşı sırasında verdiği destansı mucadeleyle buyuk kahramanlık gosteren kente, 7 Nisan 2016 ’da da TBMM Genel Kurulunda oy birliğiyle İstiklal Madalyası verildi.
Kaynak: AA
İslam ve İhsan