
Hurmet ve edebin bereketi nedir? Ecdadımız hurmet ve edebinin bereketiyle nasıl mukafatlandırıldı?Ertuğrul Gazi; hayatı boyunca hocası ve murşidi Şeyh EdebÂlî Hazretleri ’ni kendine rehber edinmiş, onun mÂnevî terbiyesi ile kemal sahibi bir aşîret reisi olmuştu. Bu sebeple oğlu Osman Bey ’in de onun terbiyesi altında yetişmesini cok arzu ediyordu. Osman Bey de sık sık EdebÂlî Hazretleri ’ni ziyaret ediyor, duÂsını alıyordu.
Şeyh EdebÂlî ’nin evinde misafir kaldığı bir gece Osman Bey; rûhuna sukûnet veren, nefsinin cırpınışlarını dindiren sohbetin huzuru icinde heyecan dolu anlar yaşamıştı.
Kendisine yatması icin gosterilen odanın duvarında asılı bir Kur ’Ân-ı Kerim olduğu icin ayağını uzatmayıp, kıvrılarak oturduğu yerde tatlı bir uykuya daldı.
Ruyasında; Şeyh EdebÂlî Hazretleri ’nin goğsunden cıkan ve giderek hilÂl şeklini alan ayın, bir ucunun kendi goğsune girdiğini ve kendisi ile Şeyh EdebÂlî Hazretleri arasından cıkan bir fidanın ulu bir cınar hÂline geldiğini ve bu cınarın dallarının uc kıtaya yayıldığını ve bircok milleti golgesi altına aldığını gordu. Bu topraklarda, haşmetli kule ve kubbeler uzerinde EzÂn-ı Muhammedî okunuyor; bulbuller Kur ’Ân-ı Kerim tilÂvet ediyorlardı. SemÂnın gorulebilen her yeri gulşen olmuştu.
Osman Bey; ruyasında bu guzel manzaraları buyuk bir hayranlıkla seyrederken, Ânîden bir ceylÂnın ortaya cıktığını gordu. Batıya doğru kacmaya calışan ceylÂna ok atmak uzere nişan alırken uyandı.
Abdest aldı. Musaade alarak EdebÂlî Hazretleri ’nin huzûruna girdi. Ruyasını anlatmaya başladı. Anlattıkca Şeyh ’in yuzunde tatlı tebessumler beliriyor, gozleri, nûrÂnî bir ışık ile parlıyordu. Zira EdebÂlî Hazretleri, kalp gozuyle bu ruyanın sırrını cozmuştu. Osman Bey susunca, Şeyh, başını kaldırdı; gozlerinin icine bakarak yumuşak, Âhenkli sesi ile konuşmaya başladı:
“–Oğlum! Gaybı ancak Allah bilir. LÂkin gorduğun bu ruyada dolu dolu hayır vardır. CenÂb-ı Hak sana ve soyuna saltanat nasîb edecektir. Dunya, oğullarının himayesine girecektir. Benim zurriyetimden bir kız ile evleneceksin. Bu izdivactan doğanlar, senin kuracağın ve giderek buyuyecek olan buyuk bir devletin başına gececeklerdir. Bu devlet de batıya doğru genişleyecektir…”
İHTİRAM VESİLESİYLE
Ertuğrul Gazi hakkında da rivÂyet edilen bu mustesn hurmet hÂdisesi, Osmanlı ’nın muazzam muvaffakiyetinin temelindeki en buyuk iki Âmilden biri olarak gorulmuştur.
Diğer mÂnevî Âmil de bir diğer muhteşem hurmet edebidir:
Yavuz Sultan Selim Han, Mısır zaferinden hilÂfet nişanları olan «Mukaddes EmÂnetler»le donmuştu. Buyuk Sultan, onların muhafaza edildiği Topkapı Sarayı ’ndaki «EmÂnetler Dairesi»ne 40 hÂfız tayin ederek, inkıt olmaksızın devamlı Kur ’Ân okunmasını emretti. Bir rivÂyete gore hÂfızlardan biri de kendisi idi.
Tarihte uzun omurlu devletler ve hÂnedanlar gelip gecmiştir. Bazı uzun omurlu gorunen devletlerde aslında hÂnedanlar kopmuş ve değişmiştir. Osmanlı ise 622 sene tek bir hÂnedÂn ile devam etmiştir. Bu buyuk bereket, Kur ’Ân-ı Kerîm ’e ve Rasûlullah -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- Efendimiz ’in emÂnetlerine gosterilen ulvî hurmet ve edebin neticesidir.
Kaynak:
İslam ve İhsan
PEYGAMBERİMİZİ (S.A.V) OVEN AYETLER
Kuran-ı Kerim'e Hurmet ve TÂzim
Hurmet Basamağı
Mescidlere TÂzim ve Hurmet