
Cahiliye'den, gunumuze kadar gelen buyuk hastalık nedir? Din kardeşini hakir, kucuk gormek bize yakışır mı? Yardımcı ve hizmetci mumin kardeşlerimize nasıl davranmalıyız? Haramı terk etmek neden sevap işlemekten daha onde gelir? Dr. Murat Kaya anlatıyor...
Ebû Zer (r.a) şoyle buyurur:
“Bir defasında bir kişiyle birbirimize hakaret etmiştik. Ben onu anasından dolayı ayıplamıştım. Bunu haber alan Nebiyy-i Mukerrem Efendimiz (s.a.v) bana şoyle buyurdular:
«‒Ey Ebû Zer, sen onu anasından dolayı mı ayıplıyorsun? Demek ki sen, icinde hÂl CÂhiliye ahlÂkı kalmış bir kimse imişsin. Elinizin altında bulunan (kole, hizmetci ve işciler) sizin kardeşlerinizdir. AllÂh TeÂl onları sizin elinize (mulk ve kudretinize) emanet etmiştir. Her kimin eli altında kardeşi bulunursa ona yediğinden yedirsin, giydiğinden giydirsin! Onlara gucleri yetmeyecek (zahmetli) bir iş yuklemeyiniz! ŞÃ‚yed yuklerseniz onlara yardım ediniz!».” (BuhÂrî, ÎmÂn, 22)
BU HADİSTEN NE ANLAMALIYIZ? Gunah ve mÂsiyetler birer cÂhiliye Âdetidir, ama sÂhipleri tekfir edilmez.
Kole, işci, hizmetci, zayıf, hic kimseye hakaret etmemek, onları ayıplamamak, bilÂkis onlara iyilik ve ihsanda bulunarak rıfkla muÂmele etmek mu ’minin şiÂrıdır. Onlara ağır iş yuklenmemelidir. İşleri zor ise yardımcı olunmalıdır. Buna hayvanlar da dÂhildir.
Muslumanlara karşı buyuklenmek asl doğru değildir.
İnsanların hatÂlarını guzel bir uslupla duzeltmek, mÂrufu tÂlim ve tavsiye edip munkerden sakındırmak gerekir.
GunahkÂr mu ’min, Cehennem ’de ebedî kalmaz. CezÂsını cektikten sonra Cennet ’e girer.
Muhammed Es ’ad Efendi Hazretleri (r.a) şoyle buyurur:
“Hadîs-i şerîflerde, haramları terk etmenin, sevap kazandıracak amel-i sÂlihleri işlemekten once zikredilmesinin iki muhim sebebi vardır:
1) «Defʼ-i mefasid celb-i menafiden evladır.» (Yani zararlı şeyleri uzaklaştırmak, faydalı şeyleri elde etmekten daha muhim ve onceliklidir. Şerîat yaşanmadan mÂnevî derecenin yukselmesi mumkun değildir.)
2) İbadet ve tÂatlerin tamamını yerine getirmek insan gucunun uzerindedir. Yasaklardan sakınmak ise -az olmaları sebebiyle- her ferdin imkÂnı dÂhilindedir ve bunun faydası daha şumulludur.
Hatt diyebilirim ki, İslÂm Âlemi icin tasavvur edilen yukselme ve ilerlemenin en muhim yolu, gunahları terk etmektir. Fıtraten gunahlardan uzak ve dolayısıyla mÂsıyeti terk etme se­vÂbından mahrum olan meleklerin, tabiî makamlarından terakkî edemiyor olmaları da bu ifÂdemizin delîli mÂhiyetindedir. VelhÂsıl, haramlardan sakınmanın mÂnevî terakkîye hizmet etmesi kadar, maddî menfaat ve cismÂnî faydaları da gozden uzak tutulmamalıdır. Yasakların, in­sanların malına, canına, şeref ve şÃ‚nına verdiği zararın telÂfisi mumkun değildir. Bu, basîret sahiplerince bilinip kabûl edilen bir hakîkattir.”
İslam ve İhsan
İSLAMI HİC DUYMAYAN KİŞİNİN DURUMU NEDİR?