Parada, kazanılma keyfiyetine gore değişen bir cekim kÂnunu cÂrîdir. Para, yılan gibidir; geldiği delikten gider. He­lÂl kazanc, hayır ve fazîletlere vesîle olur­ken, ha­ram kazanc da şer yollarda eriyip gider. Bu itibarla bir malın helÂlliği, sarf edildiği yere bakılarak da gorulebilir.
İnsanın mÂneviyatı en cok iki şeyin tesiri altındadır:


GıdÂsının helÂl, şupheli veya haram oluşu.Beraberinde bulunduğu kimselerin şahsiyet ve karakteri.

İhlÂs; kullukta samimiyet ve niyet temizliğidir. Takv ile ihlÂs, birbirinden ayrılmayan kulluk sırlarıdır ki, Âdeta aynı mÂnÂnın farklı şekillerde ifÂdesi gibidir. Kulun Rabbi ile kalpte buluşması; yani merhamet, şefkat, affedicilik, hilim gibi cemÂlî sıfatların kalpte tecellî etmesidir. Mu ’minin her hÂlinde, her davranışında, hatt her nefesinde CenÂb-ı Hakk ’ın rızÂsını aramasıdır.

İhlÂstan mahrum olan kalpler, nefsÂnî menfaatlere rÂm olmaya başlar. Bu rÂm oluşun nihÂî noktası ise, kalben bile olsa, Allah ’tan gayrısına kul olma hamÂkatidir. Nitekim Âyet-i kerîmede:

“Hev (ve heveslerini) kendisine ilÂh edinen kimseyi gordun mu? (Rasûlum!) ona Sen mi vekil olacaksın?” (el-FurkÂn, 43) buyrulmaktadır.



Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Ornek AhlÂkından, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan