
Kimler cennete girecektir? Allah ’ın rızasını kazandıran, cennete goturen ameller.Allah TeÂl ve Tekaddes Hazretleri hadis-i kudsîde buyurur:
– Ey Âdemoğlu, cennetime, azametime karşı alcak gonullu olanlardan, gununu ibÂdetle gecirenlerden, nefsini şehvetlerden sakınanlardan, gariplerin kardeşi, duşkunlerin yardımcısı olanlardan, yetimlere ihsanda bulunup onlara babalık vazifesi yapanlardan, dul kadınlara yardım elini uzatanlardan başkası giremez. Bu saydığımız sıfatları taşıyanlar, beni cağırdıklarında evet der, yardımlarına giderim. Benden isteyince veririm ve kullarımın kalplerine sevgilerimi yerleştiririm.
– Ey Âdemoğlu, benim rızÂmı kazanmak gayesiyle yetim ve dulları koruyanları, benim golgemden başka bir golge olmadığı gunde kendi golgeme alırım.
– Ey Âdemoğlu, rahmet ettiğin gibi, rahmete erersin. Sen kullarıma rahmet etmediğin halde, benden, sana merhamet etmemi nasıl dilersin?
***
Leys bin Sa'd, hicrî ikinci asırda yaşayan buyuk bir fakih ve muhaddisdir. “Mısır diyÂrının muhaddisi” diye anılır. Leys cok zengin bir insandı. Yıllık geliri yirmi bin dinardan fazla idi. Fakat cok comert olduğu icin, hicbir sene zekÂt verecek kadar yanında parası olmamıştır. Bir defasında hoşuna giden bir evi satın aldı. Evi teslim almak uzere adamlarını gonderdiğinde, evde yaşları kucuk yetim cocuklar bulunduğunu oğrendi. Cocuklar:
– “Ne olur evimizi almayın” diye yalvardılar. Leys bin Sa'd evi cocuklara bağışladı. Ayrıca onlara maddî durumlarını duzeltecek kadar da para yardımında bulundu.
**
DÂvûd-ı TÂi, hicretin ikinci asrında yaşayan, hem hadis, hem de fıkıh ilimleriyle meşgul olan buyuk velilerdendir. Bir gun hizmetine bakan muridi:
– Biraz et pişirdim, yeseniz dedi. Eti getirdi. Ete bir sure bakan DÂvûd-i TÂi kuddise sirruh:
– Falanca yetimlerden ne haber var? diye sordu. İcini ceken murid:
– Bildiğiniz gibi efendim, dedi. Buyuk veli:
– Eti onlara gotur, onlar yesinler, dedi. Murid:
– Ama efendim, uzun zamandır et yemediniz, diye ısrar edince, DÂvûd-ı TÂi kuddise sirruh şunları soyledi:
– Sen dediğimi yap! Bu et onlar tarafından yenilirse arş-ı ÂlÂya, ben yersem helÂya gider.
**
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular:
– “Kim Allah ’ın rızÂsını gozeterek bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu (yetimin başındaki) sac sayısınca kendisine sevap verilir. Her kim de eli altındaki bir yetime iyilik yapar (guzel muamelede bulunursa) -işaret ve orta parmaklarını acarak- işte ben ve o, cennette bu iki parmağın birbirine yakınlığı gibi birbirimize yakınız.” (Ahmed bin Hanbel, V, 250)
ARŞIN GOLGESİNDE GOLGELENECEKLER Gene buyurmuşlardır ki:
– Uc zumre vardır ki kıyÂmet gununde arşın golgesi altındadır:
Birincisi: Kocası olup yetimleri kalan, sonra başkaları tarafından istenildiği halde: “Şu yetimler ve ben olmedikce, vallahi bunları yetiştirinceye kadar bunlara bakacağım” diyen kadın. İkincisi: Zengin olup ta yemek yapan ve yaptığı guzel yemeğe yetim ve miskinleri cağıran ve yediren kimse. Ucuncusu: Sıla-i rahmi ihmal etmeyen. Ayrıca bu kimselerin rızıkları artar. Omurleri uzatılır.
KıyÂmet gununde de arşın golgesi altında olurlar. Yetimin vasisi bulunan kişi, yetimi kendi cocuğunu nasıl terbiye ediyorsa oyle terbiye etmelidir. KıyÂmet gununde bundan sorumludur.
Kaynak: Altınoluk Sohbetler-3, s.207, SÂdık DÂnÂ, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan
ALLAH'IN GOLGESİNDE OLACAK YEDİ SINIF İNSAN KİMDİR?