
Esmaul Husna ne demek? Esmaul Husna ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir? Allah ’ın kac ismi vardır? Esmaul Husna ’nın anlamları ve faziletleri nelerdir? İşte Esmaul Husna (Allah ’ın 99 ismi) ve anlamları…İsmin coğulu olan esma ile “guzel, en guzel” anlamındaki husna kelimelerinden oluşan esma-i husna (El-esmaul-husna) terkibi naslarda Allah ’a nisbet edilen isimleri ifade eder.
Allah ’ın 99 ismi ve anlamları... Hadis-i şerifte buyrulur: “Allah ’ın 99 ismi vardır. Kim bunları sayarsa (ihsĂ‚) Cennet ’e girer.” (Tirmizî, De ’avĂ‚t, 83)
ALLAH ’IN 99 İSMİ VE ANLAMLARI Allah ’ın 99 ismi ve anlamları.
1. ALLAH Allah kimdir? Allah; gorduğumuz gormediğimiz, bildiğimiz bilmediğimiz butun Ă‚lemlerin sĂ‚hibi ve mĂ‚liki, kĂ‚inatın yegĂ‚ne yaratıcısı, her turlu ovguye ve ibĂ‚dete lĂ‚yık olan yuceler yucesi Rabbimizin doksan dokuz isminin butun hususiyetlerini kendinde toplayan en kapsamlı ozel adıdır.[1] Allah TeĂ‚lĂ‚; varlığı zorunlu olandır, butun ovgulere lĂ‚yık olandır; birdir, tektir, eşsizdir, doğmamıştır, doğurmamıştır. Varlığının başlangıcı ve sonu yoktur. Hicbir şeye muhtac değildir. Hic bir şeye benzemez; hic bir şey de O ’na benzemez. Her turlu kemĂ‚l sıfatlarla muttasıftır, her turlu eksikliklerden yucedir.
Allah ism-i celĂ‚li, butun EsmĂ‚-i HusnĂ‚ ’nın anlamlarını ve husûsiyetlerini kendisinde toplayan, sadece Allah ’ın zĂ‚tına mahsus bir ozel isimdir. Hicbir varlığa isim olarak verilemez. Arapca da dahil hic bir dilde herhangi bir kelime “Allah” isminin yerini tutamaz. Bu sebeple hic bir dile cevrilmez. ZĂ‚ten ozel isimler başka dillere cevrilmeksizin olduğu gibi kullanılır. Arapcadaki “İlĂ‚h” ve “Ma ’bûd”; Farscadaki “HudĂ‚” ve “Yezdan”; Turkcedeki “Tanrı” ve “Calab”; İngilizcedeki “God”; Fransızcadaki “Dieu” vb. ceşitli dillerde tanrıyı ifĂ‚de icin kullanılan kelimeler hicbir şekilde “Allah” isminin yerini tutamaz.
Allah ism-i celĂ‚linin pek cok ozelliğinden birisi şudur: Beş harften oluşan “Allah ( اَلَّلُ )” isminin başındaki elif atılsa “lillĂ‚h ( لَِِّ)” kalır. “Allah icin” demektir ve aynı anlam korunur. Birinci “lĂ‚m” atılsa “lehû ( لَهُ )” kalır. “O ’nun icin/Allah icin” demektir. Aynı anlam yine korunur. İkinci “lĂ‚m” atılsa, “hû ( هُ)” kalır. Hû ’nun aslı “huve ( هُوَ )”dir. “Huve = O” da, Allah ’a işaret eder. Bunların her birisi Kur ’Ă‚n-ı Kerîm ’de gecmektedir.[2]
Allah Esması - Video
İsm-i Azam nedir? Hz. Peygamber; İsm-i Azam ile dua edildiği takdirde Allah TeĂ‚lĂ‚ ’nın o duayı kabul edeceğini haber vermiş[3], ancak EsmĂ‚-i HusnĂ‚ ’dan hangilerinin İsm-i Azam olduğunu acıkca bildirmemiş, fakat bazı işaretlerde bulunmuştur. MeselĂ‚, şu iki Ă‚yette İsm-i Azam ’ın bulunduğunu bildirmiştir:[4] “İlĂ‚hınız bir tek Allah ’tır. O ’ndan başka ilĂ‚h yoktur. O, rahmĂ‚n ’dır, rahîm ’dir.” (Bakara, 2/163) “Elif. LĂ‚m. Mîm. Hayy ve kayyûm olan Allah ’tan başka ilĂ‚h yoktur.” (Âl-i İmrĂ‚n, 3/1-2)
Hz. Enes şoyle anlatır: Resûlullah mescide girdiği bir esnĂ‚da bir adam namaz kılmış dua ediyor ve şoyle diyordu: “Ey Allah ’ım, senden başka ilah yoktur, ancak sen varsın, sen bol bol verensin. Ey goklerin ve yerin yoktan var edicisi, ey Celal ve ikram sahibi.” Resûlullah: “Onun Allah ’a ne ile duĂ‚ ettiğini biliyor musunuz? O, Allah ’a İsm-i Azam ile duĂ‚ etmiştir. Bu isimle dua edildiğinde Allah o duayı kabul eder ve bu isimle kendisinden bir şey istendiğinde verir” buyurdu.[5] Allah ism-i celĂ‚li, butun EsmĂ‚-i HusnĂ‚ ’nın anlamlarını kendisinde topladığı icin “İsm-i Azam” kabul edilmiştir.
Hz. Peygamber ’in İsm-i Azam ’la ilgili bazı işaretlerinden hareketle İslĂ‚m Ă‚limlerinden bazıları İsm-i Azam ’la ilgili bir takım goruşler ileri surmuşlerdir. Bazılarına gore İsm-i Azam, “Allah” ism-i celĂ‚lidir. Bazılarına gore, “el-Hayyu ’l-Kayyûm”dur. Bazılarına gore, “Zu ’l-celĂ‚li ve ’l-ikrĂ‚m”dır. Bazılarına gore, “er-RahmĂ‚nu ’r-Rahîm”dir. Bazılarına gore, “LĂ‚ ilĂ‚he illallah”tır. Bazılarına gore, “AllĂ‚hu lĂ‚ ilĂ‚he illĂ‚ huve ’l-hayyu ’l-kayyûm”dur.[6] Ayrıntılı bilgi icin tıklayın!
2. ER-RAHMÂN Rahman ne demek? Rahmet ve merhamet; acıma, bağışlama, kalp yufkalığı, şefkat ve ihsĂ‚n anlamlarına gelir. “RahmĂ‚n” ve “Rahîm” isimleri, “cok şefkat ve merhamet eden” anlamındadır. Kur ’Ă‚n ’da “RahmĂ‚n” ismi elli yedi, “Rahîm” ismi yuz on beş defa Allah ’a nisbet edilmektedir.
Er-Rahman Esması - Video
“RahmĂ‚n”, Allah ’ın zĂ‚tî ismi, “Rahîm” ise fiilî isimlerindendir. “RahmĂ‚n”, zĂ‚tî ismi olduğundan Allah ’tan başkasına isim olarak verilemez. Fiilî isimlerinden olan “Rahîm” ise başkasına isim olarak verilebilir. Allah ’ın bu ismi bir kulda tecelli ederse, o kul merhamet kanatlarını butun yaratıklara acar.[7] Allah ’ın rahmeti butun yaratılmışları kapsar. Rahmetiyle, inanan inanmayan butun insanlara rızıklarını ve nimetlerini bol bol vermektedir.[8]
Hz. Peygamber Allah ’ın rahmetini şoyle anlatır: “Şuphesiz Allah ’ın yuz rahmeti vardır. Bunlardan bir tanesini yaratıklarına vermiştir. Yaratıkların birbirlerine acımaları bu rahmet sebebiyledir. Allah ’ın rahmetinin doksan dokuzu kıyĂ‚met gunu icindir.”[9]
3. ER-RAHÎM Rahim ne demek? Rahîm; pek cok merhamet edici, verdiği nimetleri iyi kullananları daha buyuk nimetler vermek suretiyle mukĂ‚fĂ‚tlandırıcı anlamındadır.[10]
Er-Rahim Esması - Video
RahmĂ‚n ve rahîm, rahmet kokunden turemiştir. İkisi de Allah ’ın engin merhamet ve şefkatini bildirir. Ancak aralarında şoyle bir fark vardır: RahmĂ‚n ismi dunyada mu ’min kĂ‚fir herkesi kuşatmışken, rahîm, sadece inananlara mahsustur. Bu bakımdan Allah, Ă‚hirette sadece mu ’minlere rahmet ederek, onları cennetine koyacaktır. RahmĂ‚n ve rahîm isimleri iki turlu rahmet ifĂ‚de eder. RahmĂ‚n isminin ifĂ‚de ettiği rahmet, hic bir şarta, kesbe ve irĂ‚deye bağlı olmayarak bahşolunan rahmettir. Bu butun yaratıkları kapsayan bir rahmettir. Bunda calışan calışmayan, itaatli suclu, inanclı inancsız ayırımı yoktur. Rahîm isminin ifĂ‚de ettiği rahmet ise, RahmĂ‚n ’ın lutfu olan rahmeti iyiye kullanarak calışanlara bir mukĂ‚fĂ‚t olmak uzere verilen rahmettir. Bu, en az bire ondur. Calışanın samimiyetine gore yedi yuz katına ve hatta daha fazla katlara cıkabilir. Elbette calışanla calışmayan bir olmaz.[11]
4. EL-MELİK Melik ne demek? Melik; gorulen ve gorulmeyen butun Ă‚lemlerin, butun kĂ‚inatın tek sahibi ve mutlak surette tek hukumdĂ‚rı demektir. Kendisine ibĂ‚det edilmeye yegĂ‚ne lĂ‚yık olan O ’dur. O ’nun istediği olur, istemediği olmaz. O, bir şeyin olmasını isterse, sadece “ol” der, o da derhal olur. Olmasını istemediği hicbir şey de asla varlık sahasına cıkamaz.
El-Melik Esması - Video
Butun evren, yaratılmış olan her şey, mukemmel bir duzen icerisinde işlemektedir. Asla bir başı boşluk ve duzensizlik yoktur. Butun idĂ‚re tek bir yerden geliyor. O Allah, dunya ve Ă‚hiret hayatındaki her şeye gercek anlamda ve kayıtsız şartsız hĂ‚kim ve mĂ‚lik olan ve dilediği gibi tasarrufta bulunandır.[12]
5. EL-KUDDÛS Kuddus ne demek? Kuddûs; hatadan, gafletten, Ă‚cizlikten, her turlu eksiklikten uzak, butun kemĂ‚l sıfatları uzerinde toplamış, butun ovgulerin ustunde olan demektir. Her turlu ayıptan, kusurdan ve ihtiyactan uzak olan, her turlu hayır ve bereketin kaynağı olan mubarek zĂ‚t demektir. Her turlu eksiklikten, lekeden, pastan, kirden son derece temiz demektir.
El-Kuddus Esması - Video
Gorduğumuz gormediğimiz, bildiğimiz bilmediğimiz her şeyi yaratan Allah TeĂ‚lĂ‚, kĂ‚inĂ‚tı akıllara durgunluk verecek bir duzen ile yaratmıştır.[13]
6. ES-SELÂM Selam ne demek? SelĂ‚m; her turlu eksiklikten, ayıptan, kusurdan, yaratılmışlara ozgu değişim ve yok oluştan munezzeh ve sĂ‚lim olan; kullarını her turlu kotuluklerden, tehlikelerden selĂ‚mete cıkaran; Cennetteki kullarına selam veren demektir. Allah, gerek dunyada, gerekse Ă‚hirette tehlikeye duşen kullarını tehlikelerden kurtarıp selamete cıkarandır.[14]
Es-Selam Esması - Video
Hz. Peygamber, her namazdan sonra; “Allah ’ım! Sen ’sin selĂ‚m ve Sen ’dendir selĂ‚m!” buyurmuştur.[15] SelĂ‚m, EsmĂ‚-i HusnĂ‚ ’dan biri olduğu icin Musluman olmayanlara bu lafızla selam verilmez. Musluman olmayanlar, dua ve esenlik dileği olan “selĂ‚m”ı hak etmemişlerdir.
7. EL-MU ’MİN Mumin ne demek? Mu ’min; guven veren, va ’dine guvenilen; inananları korku ve endişeden guvende kılan; mu ’minlerin îmĂ‚n ve samimiyetini tasdik eden; mûcizeler vermek suretiyle Peygamberlerinin doğruluğunu isbatlayan; kendisine sığınanları koruyan, emniyetle rahatlandıran demektir.[16]
El-Mumin Esması - Video
Allah ’ın kullarına en buyuk nimetlerinden biri, îmĂ‚ndır. Diğeri, emniyettir. İnsan; canı, malı, ırzı, namusu icin her zaman bir endişe ve korku icinde kalsaydı, bu ne buyuk bir azap olurdu. Bu isim bir kulda tecellî edince, o kulun kalbine imĂ‚n iyice yerleşir. O, guvenilir biri olur. Allah TeĂ‚lĂ‚, mu ’min isminin bir tecellisi olarak inananları korkulardan guvende kılıyor.[17]
8. EL-MUHEYMİN Muheymin ne demek? Muheymin; kĂ‚inatın butun işlerini gozetleyip yoneten; butun yaratıklarını gozetip koruyan; korkulardan emin kılan demektir. Yine kullarına asla zulmetmeyen; her soylediği ve yaptığına guvenilen; butun kullarını hukmu altına alan; olup biten her şeyden haberdĂ‚r olan ve Peygamberi ’ne indirdiği vahyin doğruluğuna tanıklık eden; kullarını dĂ‚imĂ‚ gozetim altında bulunduran; mu ’minlere guven, sevgi ve huzur veren demektir.[18]
El-Muheymin Esması - Video
9. EL-AZÎZ Aziz ne demek? Azîz; yenilmesi mumkun olmayan gĂ‚lip; dengi ve benzeri bulunmayacak şekilde değerli ve şerefli; guclu ve yenilmez demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚ yegĂ‚ne guc ve kuvvet sahibi olan mutlak gĂ‚liptir. O ’nu Ă‚ciz bırakacak hic bir guc yoktur. Dilediğini izzetli, şerefli ve ustun kılar.[19]
El-Aziz Esması - Video
10. EL-CEBBÂR Cebbar ne demek? CebbĂ‚r; dilediğini her durumda gercekleştiren; istediğini zorla yaptırmaya muktedir olan; yaratılmışların halini iyileştiren; parcalanmış, dağılmış ve bozulmuş olanı duzeltip onaran; her şeyi tasarrufu altına alan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kırılanları onarır, eksikleri tamamlar, her turlu perişanlıkları duzeltir, yoluna koyar. Duzeni bozulan her şeyi duzene koyar. Yaratıklarının ihtiyaclarını giderir. Yaşama ve rızık sebeplerini sağlar.[20] Kırılan umitlerin canlanması, şaşırtıcı perişanlıkların iyi hale gelmesi ve yola konması icin tek başvuru kaynağının Allah TeĂ‚lĂ‚ olduğunu bilmeli, yanlış yerlere başvurmamalıdır.
11. EL-MUTEKEBBİR Mutekebbir ne demek? Mutekebbir; her zaman ve her yerde buyukluğunu gosteren; zĂ‚t ve sıfatlarının mĂ‚hiyeti bilinemeyecek kadar ulu, yaratılmışların sıfatlarından yuce olan; azgın ve zĂ‚lim insanları mutlak gucune boyun eğmek zorunda bırakan demektir.[21]
El-Mutekebbir Esması - Video
Buyukluk ve yucelik, ancak Allah ’a mahsustur. İnsan calışıp cabalamalı buyuk adam olmalı, ama asla buyuklenmemelidir. Yaratılmışlar icinde ilk defa kendini buyuk goren İblis olmuş ve bu durum onun lanetlenmesine, cehenneme girmesine sebep olmuştur.
12. EL-HÂLİK HĂ‚lık ne demek? HĂ‚lık; her şeyi yaratan, yoktan var eden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, eşyayı, her hangi bir orneği ve benzeri olmadan yaratandır. Yarattığı her şeyi butun ayrıntılarıyla bilir.
El-Halık Esması - Video
Her şeyin varlığını, varlığı boyunca gorup gecireceği halleri bilir, olayları tayin ve tesbit eder, ona gore yaratır. Demek ki hĂ‚lık isminin iki anlamı vardır: birincisi; bir şeyin nasıl olacağını tayin ve tesbit etmek, ikincisi, o takdire uygun olarak o şeyi yaratmak, var etmek. Allah TeĂ‚lĂ‚, her şeyi ezelde takdir etmiş, takdir ettiklerinin zamanı gelince bunları yaratmış, varlık sahasına cıkarmıştır. O ’nun ilim, irĂ‚de, takdir ve yaratmasından hic bir şey uzak kalamaz.
13. EL-BÂRİ Bari ne demek? BĂ‚ri ’; bir orneği ve maddesi olmaksızın yaratan; evrenin butun parcalarını Ă‚henkli ve duzenli olarak meydana getiren demektir.
El-Bari Esması - Video ">
Allah TeĂ‚lĂ‚, zĂ‚t ve sıfatları bakımından yaratılmışlara asla benzemez. Yarattığı her şeyi hic bir modele bağlı kalmaksızın yarattığı gibi, tam bir uygunluk ve kusursuzluk halinde yaratmıştır. Bir kulda bu isim tecellî edince, o kul yaptığı her şeyi adĂ‚letle, hakkĂ‚niyetle ve sağlam yapar.
14. EL-MUSAVVİR Musavvir ne demek? Musavvir; varlıkları ceşitli şekillerde yaratan; yarattığı her varlığa ayrı bir şekil ve husûsiyet veren demektir. HĂ‚lik, bĂ‚ri ’ ve musavvir isimlerinin ucu de yaratıcı anlamındadır. Bunlardan hĂ‚lik; bir orneği, eşi, benzeri olmaksızın ilk defa yaratan demektir. BĂ‚ri ’; yarattığı şeyi duzgun yaratan, yarattığı canlıları, organları yerli yerinde, uyumlu yaratan demektir.
El-Musavvir Esması - Video ">
Musavvir de; yarattığı her şeye ayrı bir şekil, bicim ve husûsiyet veren demektir. Yeryuzunde bulunan milyarlarca insanın her bir organının bir diğerine benzemeyişi, Allah ’ın yaratıcılığının mukemmelliğine delildir. Bu isimden nasip alan kullar, Allah ’ın yarattığı her şeye hayranlıkla ve ibretle bakarlar.
15. EL-GAFFÂR Gaffar ne demek? GaffĂ‚r; dĂ‚imĂ‚ affeden; kullarının gunahlarını orten, ayıp ve kusurlarını bağışlayan; tekrarlanan gunahları bağışlayan; mağfireti, bağışlaması sonsuz olan demektir. MĂ‚nevî kirlerden, gunahlardan temizlenmek icin Allah TeĂ‚lĂ‚ ’ya istiğfar etmeli, mağfiret ve bağışlanma dilemeliyiz.
16. EL-KAHHÂR Kahhar ne demek? KahhĂ‚r; yenilmeyen, yegane gĂ‚lip demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her şeye, her istediğini yapacak şekilde gĂ‚lip ve hĂ‚kimdir. Kuvvet ve kudretiyle her şeyi icinden ve dışından kuşatmıştır. O ’na karşı her şeyin boynu bukuktur. Dilediğini istediği anda yok ve helak eder.
El-Kahhar Esması - Video
17. EL-VEHHÂB Vehhab ne demek? VehhĂ‚b; karşılık beklemeden bol bol veren; hibesi ve lutfu cok olan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bağışı cok olandır, karşılıksız verendir, nimetlerinin ardı arkası kesilmeyendir. İnanan inanmayan ayırımı yapmaksızın butun kullarına nimetlerini bol bol verendir. Rahmeti gereği lutfu bol olan ve hayırlı işlerde başarıya ulaştırandır.
El-Vahhab Esması - Video
18. ER-REZZÂK Rezzak ne demek? RezzĂ‚k; bedenlerin ve ruhların gıdasını, butun yaratıklarının rızkını yaratıp veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yarattığı butun yaratıklarının rızkına kefildir. Yerde, gokte, yer altında, denizde vb. nerede canlı varsa hepsinin rızkını yaratan Allah TeĂ‚lĂ‚ ’dır.
Er-Rezzak Esması - Video ">
Hepsinin rızkını tam vaktinde ve unutmadan verir. Ancak insanlara, yarattığı rızıkları meşrû yoldan arayıp bulmalarını emretmiştir. Bu isimden nasip alan kul, rızkın değil, RezzĂ‚k ’ın peşinden koşar. Her nimette O ’nu hatırlar. Allah ’ın comertliğine hayran kalır
19. EL-FETTÂH Fettah ne demek? FettĂ‚h; iyilik kapılarını acan; hakemlik yapan; butun anlaşmazlıklarda hakemlik yaparak mutlak adĂ‚leti gercekleştiren; zulme uğrayanlara yardım eden; mu ’min kullarını zafere ulaştıran; mu ’minlere mĂ‚nevî kapıları acıp kalplerden kederleri gideren; her derde care bulan; her turlu engelleri kaldıran demektir.
El-Fettah Esması - Video
Allah TeĂ‚lĂ‚, yurekten, tasaları, kederleri giderendir. İnsanı sıkıntılardan kurtarıp goğsune genişlik verendir. Anlaşılması zor ilimlerin uzerindeki zorluğu gidererek anlaşılmasını kolaylaştırandır. Allah, insana hidĂ‚yet yollarını acar.
20. EL-ALÎM Alim ne demek? Alîm; hakkıyla bilen demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, zaman ve yer kaydı olmaksızın buyuk kucuk, gizli acık her şeyi bilendir. Olmuşu, olanı, olacağı en mukemmel bir şekilde bilir. Hic bir şey O ’nun bilgisi dışına cıkamaz. O ’nun bilemeyeceği bir şey duşunmek mumkun değildir.
El-Alim Esması - Video
21. EL-KÂBID Kabıd ne demek? KĂ‚bıd; rızkı daraltan; canlıların ruhlarını alıp hayatlarına son veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, istediğini sıkar, daraltır; istediğini genişletir. İstediğinden verdiği zenginliği, coluk cocuğu, hayat zevkini, gonul ferahlığını alıverir. ihsĂ‚nettiği şeyleri daraltır, azaltır. Guneşin doğmasıyla karanlığı giderir. Kuşlara gokyuzunde ucma imkĂ‚nı verir, onları duşmekten korur. Bu ismi “BĂ‚sıt” ismiyle beraber değerlendirmelidir.
22. EL-BÂSIT Basıt ne demek? BĂ‚sıt; rızkı genişleten; ruhları bedenlerine dağıtan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kulunu darlıktan cıkaran, sıkıntıdan kurtarandır. İlĂ‚hî imtihanın gercekleşmesi icin bazan sıkar, bazan genişletir. Bazan darlık, sıkıntı verir. Bazan bolluk, rahatlık, huzur verir. Bu ismi, “KĂ‚bız” ismiyle beraber değerlendirmelidir.
El-Basıt Esması - Video
23. EL-HÂFİD Hafid ne demek? HĂ‚fid; alcaltan; zillete duşuren; yukarıdan aşağıya indiren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kĂ‚firleri, zĂ‚limleri, zorbaları alcaltır; mu ’minleri, dostlarını yukseltir. İstediği kulunu yukarıdan aşağıya atıverir. En yuksek mertebelerden en aşağı mertebelere indiriverir. Allah ’ın duşurduğunu hic kimse yukseltemez, yukselttiğini de hic kimse alcaltamaz. Bu ismi “RĂ‚fi ’” ismiyle beraber değerlendirmelidir.
El-Hafid Esması - Video
24. ER-RÂFİ Rafi ne demek? RĂ‚fi ’; yucelten, yukselten, yukarı kaldıran, şeref veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, dilediği kuluna şeref bahşederek yukseltir, diğer kullarından ustun kılar. Dilediğini zengin kılar, şerefli kılar, saygıdeğer kılar. Dilediğine îmĂ‚n bahşeder, sĂ‚lih ameller işlemesine ve cennetine girmesine imkĂ‚n verir. Bu ismi, “HĂ‚fid” ismiyle beraber değerlendirmelidir. RĂ‚fi ’; dostlarının tĂ‚at ve amellerini kabul edip kendisine yaklaştıran, dunyada şerefli kılan demektir. HĂ‚fid de; kendisine itĂ‚at etmeyenleri kendisinden uzaklaştıran, mertebelerini duşuren demektir.
Er-Rafi Esması - Video
25. EL-MUİZZ Muizz ne demek? Muizz; ustun kılan, izzet ve şeref veren; mulku dilediğine veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kendisine inananları yukseltir, şereflendirir, başkalarına ustun kılar. ÎmĂ‚n ehli, Allah ’ın azîz ve değerli kıldığı kimselerdir. “Muizz” ismini “Muzill” ismi ile beraber değerlendirmelidir.
26. EL-MUZİLL Muzill ne demek? Muzill; zillete duşuren, hor ve hakir kılan, rezil ve perişan eden, alcaltan demektir. Gonulleri dunya hırsı ile yanıp tutuşan kişiler, Allah ’ın zelil kıldıklarıdır. Bunların şiarı dunya cıkarı icin nefsini alcaltmaktır. Bunlar yarın Allah ’ın huzuruna yuzleri kararmış olarak cıkacaklardır. “Muzill” ismini, “Muizz” ismi ile beraber değerlendirmelidir.
27. ES-SEMÎ Semi ne demek? Semî ’; sonsuz işiten, her turlu kısıtlamadan yuce olarak gizli acık her şeyi işiten; işitilecek şeyler kendisine gizli kalmayan; dilek, dua ve yakarışları kabul eden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, ister acık, ister gizli butun sesleri, fısıltıları işitir. Kendisine icinden hamd edenin hamdini işiterek onu mukĂ‚fĂ‚tlandırır. Dua edenlerin dualarını kabul eder. Allah ’ın işitmesi kullarınki gibi kulak ve ses gibi bazı vasıtalarla değildir.
Es-Semi Esması - Video
28. EL-BASÎR Basir ne demek? Basîr; sonsuz gorucu; her şeyi goren, bilen; kendisinden hic bir şey saklanamayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚ ’nın gormesi de işitmesi ve diğer isim ve sıfatları gibi sonsuzdur. Her hangi bir organ ve vasıta ile değildir. Gorme konusu olan her şeyi gorur. Acıkta olanları gorduğu gibi gizli olanları da gorur. Dışımızı gorduğu gibi icimizi de gorur. O hĂ‚lde devamlı bir şekilde Rabbimiz tarafından gorulduğumuzu ve gozetlendiğimizi unutmamamız, buna gore soz ve davranışlarımıza dikkat etmemiz gerekir.
El-Basir Esması - Video
29. EL-HAKEM Hakem ne demek? Hakem; hukmeden, hakkı yerine getiren; hukum yetkisi kendisine ait olan; son hukmu verecek olan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, hĂ‚kimdir. Her şeyin hukmunu O verir. Verdiği hukmu tamamiyle yerine getirir. O ’nun hukmunu engelleyecek, bozacak, değiştirecek, geri bıraktıracak hic kimse yoktur. KıyĂ‚met gununde Allah TeĂ‚lĂ‚ hukmunu verecek, adĂ‚let tam olarak gercekleşecek ve herkes hak ettiğinin karşılığını tam olarak alacaktır. Hic kimseye en kucuk bir haksızlık yapılmayacaktır.
El-Hakem Esması - Video
30. EL-ADL Adl ne demek? Adl; mutlak adĂ‚let sahibi, cok adĂ‚letli, asla zulmetmeyen; her şeyi yerli yerine koyan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, cok adĂ‚letlidir. Hic kimseye en kucuk bir haksızlık yapmaz. Herkes neyi hak ettiyse, herkese hakkını tam olarak verir. Yaptığı her şey, akla, mantığa, hikmet ve maslahata uygundur. Bu isimden nasip alan kul, zulmun her ceşidinden kacınır; kendi aleyhine bile olsa adĂ‚letten ayrılmaz.
El-Adl Esması - Video
31. EL-LATÎF Latif ne demek? Latîf; yaratılmışların ihtiyaclarını en ince ayrıntıya varıncaya kadar bilip sezilmez yollarla karşılayan; kullarına yumuşaklıkla, lutuf ve ihsĂ‚nıyla muĂ‚mele eden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kullarına iyilik ve merhamet edendir. Fiillerini yumuşaklıkla gercekleştirendir. Sonsuz lutuf ve kerem sahibidir. Kendisine gizli olan hic bir şey yoktur.
El-Latif Esması - Video
32. EL-HABÎR Habir ne demek? Habîr; her şeyi bilen, her şeyin ic yuzunden, gizli taraflarından haberdĂ‚r olan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yerde ve gokte, butun evrende olan gizli acık her şeyden haberdĂ‚rdır. O ’nun bilemeyeceği bir şey duşunmek mumkun değildir. Bu bakımdan yaptığımız her şeyi Allah ’ın bildiğini duşunerek yapmalıyız.
El-Habir Esması - Video
33. EL-HALÎM Halim ne demek? Halîm; sucluların cezasını vermeye gucu yettiği hĂ‚lde cezalandırmayıp onlar hakkında yumuşak davranan, cezalarını geriye bırakan; acele ve kızgınlıkla muĂ‚mele etmeyen demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, gunahları yuzunden kullarına olan lutuf ve ihsĂ‚nını esirgemez. İyi olsun kotu olsun butun kullarını rızıklandırır; belĂ‚ ve Ă‚fetlerden korur. Acelecilikle ve kızgınlıkla davranmaz. Cok yumuşak davranır. Ceza vermekte acele etmez. Sure tanır, ama ihmal etmez.
34. EL-AZÎM Azim ne demek? Azîm; buyuk, yuce, ulu demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, zĂ‚t ve sıfatları bakımından en buyuktur. Mutlak ve ekmel buyukluk Allah ’a mahsustur. O, hic bir şekilde Ă‚ciz bırakılmayacak olan KĂ‚dir-i mutlaktır. Akıl, O ’nun buyukluğunu idrĂ‚kten Ă‚cizdir.
El-Azim Esması - Video
35. EL-GAFÛR Gafur ne demek? Gafûr; gunahları bağışlayan; affeden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bağışlaması bol olandır. Kulun gunahı ne kadar cok olursa olsun Allah TeĂ‚lĂ‚, bunları meydana cıkarıp kulunu rezil ve rusvay etmez, bunları orter ve gizler. Kulun, işlediği gu nahları ve sucları bağışlar. Sonsuz mağfiret edici ve bağışlayıcıdır. Bu isimden nasip alan kul, daima istiğfĂ‚ra yonelir. Şahsına yapılan haksızlıkları bağışlar. Kin tutmaz.
El-Gafur Esması - Video
36. EŞ-ŞEKÛR Şekur ne demek? Şekûr; az iyiliğe cok mukĂ‚fĂ‚t veren; kendi rızası icin yapılan iyilikleri fazlasıyla mukĂ‚fĂ‚tlandıran demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kulların işlediği ibĂ‚det ve iyilikleri fazlasıyla karşılayandır. Kul, Allah ’ın verdiği nimetlere şukurle karşılık vermelidir. Kul şukrederse, Allah onun şukrunu karşılıksız bırakmaz, fazlasıyla mukĂ‚fĂ‚tlandırır.
Eş-Şekur Esması - Video
37. EL-ALİYY Aliyy ne demek? Aliyy; pek yuce, pek yuksek demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, insan tasavvurunun tahayyul edeceği her şeyden daha buyuk, daha yuce ve daha yuksektir. İzzet, şeref ve hukumranlık bakımından O ’ndan daha yuce bir varlık yoktur. O ’nun yuksekliği cisimlerin sahip olduğu turden değildir. Yucelik ve ustunluk bakımındandır.
El-Aliyy Esması - Video
38. EL-KEBÎR Kebir ne demek? Kebîr; buyuk ve ulu demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her hususta insanların kavrayamayacağı kadar ulu ve buyuktur. ZĂ‚tının ve sıfatlarının mĂ‚hiyeti bilinemeyecek kadar uludur. Mutlak buyuktur. Kudret ve hukumranlığı sınırsızdır. Hic bir şeye muhtac değildir. Yaratılmışlara benzemez. O ’nun buyukluğu, mekĂ‚na bağlı bir buyukluk değildir. O, bundan munezzehtir.
39. EL-HAFÎZ Hafiz ne demek? Hafîz; koruyup gozeten; kendisinden gizli hic bir şey olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, evrenin duzenini koruyup surdurendir. Her şeyi eksiksiz kaydedip hesaba cekmek uzere koruyandır. İnsanların niyetlerini ve butun sırlarını bilendir. İnsanların soz ve hareketlerini melekler aracılığıyla tesbit ve tescil ettirendir. Dostlarını kotuluklerden koruyandır.
El-Hafiz Esması - Video
40. EL-MUKÎT Mukit ne demek? Mukît; yaratılmışların her turlu gıdalarını yaratıp veren; her şeye gucu yeten ve koruyan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bedenlerin ve ruhların gıdasını yaratıp verendir. Yarattığı butun canlılara ne kadar omur takdir etmişse ona gore rızıklarını da tayin ve takdir etmiştir. Herkesin rızkı bellidir. Herkes kendi rızkını yer, kimse kimsenin rızkını yemez.
El-Mukit Esması - Video
41. EL-HASÎB Hasib ne demek? Hasîb; kullarına yeten; onları hesaba ceken demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, herkesin hayatı boyunca yapıp ettiklerinin butun ayrıntılarıyla hesabını iyi bilendir. Butun kullarını yaptıklarından dolayı veya yapmaları gerekenleri yapmadıklarından dolayı cok ayrıntılı bir şekilde hesaba cekecek ve herkesin hak ettiğini tam olarak verecektir.
El-Hasib Esması - Video
42. EL-CELÎL Celil ne demek? Celîl; azamet ve ululuk sahibi demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, butun sınırlama ve benzerlikleri aşan bir yuceliğe sahiptir. Değer ve mertebece en yuce olandır. Mu ’minleri yucelten, amellerini kabul edip mukĂ‚fĂ‚tlarını artırandır. O, zĂ‚t, sıfat ve fiilleri itibariyle en buyuktur. O ’nun buyukluğu hacim itibariyle değildir; şĂ‚n, şeref ve yucelik itibariyledir.
El-Celil Esması - Video
43. EL-KERÎM Kerim ne demek? Kerîm; ihsĂ‚nı, in ’Ă‚mı, lutfu, keremi bol olan, sonsuz comert demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her turlu faziletin sahibidir. Hic bir karşılık beklemeden verendir. Yardımı ve ikrĂ‚mı sonsuz ve sınırsızdır. Muktedirken, affedendir. Va ’dini yerine getirendir. Kendisine sığınanı yuz ustu bırakmayandır. Az da olsa işlenen iyi ameli kabul eden, karşılığını fazlasıyla verendir. Bu isimden nasip alan kul, cimriliğin her ceşidinden kurtulur. Allah ’ın kendisine verdiği nimetleri diğer kullarıyla paylaşmasını bilir. Şahsiyetini zedeleyecek her turlu rezillikten kurtulur.
44. ER-RAKÎB Rakib ne demek? Rakîb; her şeyi gozetleyip denetleyen; kontrol eden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yaratıklarından bir an bile gĂ‚fil değildir. Kim ne yaparsa onu gorur ve bilir. Hicbir şey Allah ’tan gizli kalmaz. Butun varlıklar uzerinde gozcudur, gozetleyicidir. Butun işler O ’nun denetimi ve gozetimi altında meydana gelmektedir. O, butun olan bitenlere şahittir. Herkese yaptığının karşılığını verir.
Er-Rakib Esması - Video
45. EL-MUCÎB Mucib ne demek? Mucîb; kendine yalvaranların isteklerini veren; kullarının dileklerine ve dualarına karşılık veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kullarına, onlardan daha yakındır. Kendine yalvaranları işitir, bilir ve onların isteklerini verir. İnsanın duĂ‚ya şiddetle ihtiyacı vardır. DuĂ‚, bir bakıma ibĂ‚dettir. DuĂ‚dan mahrum kalmamak lazımdır.
46. EL-VÂSİ Vasi ne demek? VĂ‚si ’; ilmi ve merhameti her şeyi kuşatan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kullarına bolca ihsĂ‚n eden, rızıklarını genişletendir. Allah ilim, lutuf ve ihsĂ‚nı ile her şeyi kuşatmıştır. Nimetlerinin bir kısmı fayda sağlayan turden, diğer bir kısmı da zararları gideren turdendir.
47. EL-HAKÎM Hakim ne demek? Hakîm; hikmet sahibi demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yaptığı her şeyi yerli yerince, eksiksiz ve tam yapar. En ustun bir ilim sahibidir ve yaptığı her şey mutlaka bir hikmete mebnîdir; hikmetsiz asla iş yapmaz. Butun emirleri insanların yararına olduğu gibi butun yasakları da insanların zararınadır.
El-Hakim Esması - Video
48. EL-VEDUD Vedud ne demek? Vedûd; cok seven ve cok sevilen; sevilmeye lĂ‚yık olan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, sĂ‚lih kullarını sever, sĂ‚lih kulları da Allah ’ı sever. SĂ‚lih kullarından rĂ‚zıdır. Allah yaratılmış butun varlıkların hayrını ister. Bu nedenle onlara ihsĂ‚n ve ikrĂ‚mlarda bulunur. Sevilmeye en cok lĂ‚yık olan da O ’dur. Her mu ’minin hedefi Allah dostluğunu kazanabilmek olmalıdır. Bunun icin her turlu fedakĂ‚rlığa katlanmalıdır. Bu isimden nasip alan kul, hem Allah adına herkesi, her şeyi sever; hem de herkes tarafından sevilir.
El-Vedud Esması - Video
49. EL-MECÎD Mecid ne demek? Mecîd; şĂ‚nı buyuk, yuksek; lutuf ve ikrĂ‚mı bol demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her turlu eksikliklerden yucedir. ŞĂ‚nı buyuktur. Lutuf ve keremi coktur. Her turlu ovguye lĂ‚yıktır. Affı, ihsĂ‚nı, rahmeti ve yardımı sonsuzdur. Nimetleri saymakla bitmez.
El-Mecid Esması - Video
50. EL-BÂİS Bais ne demek? BĂ‚is; oluleri dirilten, Peygamber gonderen demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, oldukten sonra diriltendir. İnsanlar olup toprak olduktan sonra onları diriltecek, kabirlerinden cıkaracak, mahşerde toplayacak, cok ayrıntılı bir şekilde hesaba cekecektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, aynı zamanda insanlara doğru yolu gostermek uzere Peygamberler gonderendir. Peygamberlere uyanlar kurtulacak, uymayanlar azĂ‚bı hak edeceklerdir.
El-Bais Esması - Video
51. EŞ-ŞEHÎD Şehid ne demek? Şehîd; her zaman, her yerde hazır olan; her şeye şĂ‚hit olan; kendisine hicbir şey gizli olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her şeyi bilendir. İlminden hic bir şey gizli olmayandır. Allah, acıkta olanları da bilir, gizli olanları da bilir. O, her şeye şĂ‚hittir. Âhirette herkese halini bildirecektir.
Eş-Şehid Esması - Video
52. EL-HAKK Hakk ne demek? Hak; varlığı gercek olan, varlığı hic değişmeden duran; varlığı ve ilĂ‚hlığı kesin olan, hukmunun gereğini yerine getiren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, varlığı ve ilĂ‚hlığı kesin olan, inkĂ‚rı mumkun olmayandır. O ’nun zĂ‚tı yokluğu kabul etmediği gibi bir değişikliği de kabul etmez. Hukmunun gereğini yerine getirendir. Ezelî ve ebedî olandır. Değişmeksizin varlığı devam edendir. Varlığı fiilen gercek olandır yani sadece zihinde değil, zihnin dışında da var olandır.
El-Hakk Esması - Video
53. EL-VEKÎL Vekil ne demek? Vekîl; işlerini kendisine bırakanların işlerini en mukemmel bir şekilde yapan; kendisine guvenilip dayanılan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her bakımdan insanın guvenip dayanacağı varlıktır. En guzel vekildir, en buyuk vekildir. Yarattığı butun varlıkların işlerini idare edendir. Allah TeĂ‚lĂ‚, elinden geleni yaptıktan sonra işini Allah ’a havale edeni, mukĂ‚fĂ‚tlandırır.
El-Vekil Esması - Video
54. EL-KAVİYY Kaviyy ne demek? Kaviyy; pek guclu; gucu her şeye yeten demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, tam bir kudret sahibidir. Gucu, kuvveti sonsuzdur; bitmez, tukenmez. Bir sınıra sığmaz, olcuye gelmez. Nicelik ve nitelik bakımından ustun kudrete sahiptir. Gucunun yetmeyeceği bir şey duşunulemez. O, her şeyi etkiler, ama hic bir şey O ’nu etkileyemez.
El-Kaviyy Esması - Video
55. EL-METÎN Metin ne demek? Metîn; sonsuz kudrete sahip; son derece guclu, kuvvetli; dayanıklı, sağlam demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, sonsuz bir guce sahiptir. Fiillerinden dolayı zatına her hangi bir zorluk ve yorgunluk ilişmez. Kuvveti azalıp gevşemez. Hicbir şey O ’nu Ă‚ciz bırakamaz. Hic kimsenin yardımına da muhtac değildir. Allah ’ın “Kaviyy” ismi, kudretinin kemĂ‚lini ifĂ‚de eder. Butun nesne ve olayları etkileyendir. “Metîn” ismi, kuvvetinin şiddetini bildirir. Dıştan gelebilecek hic bir etkiyi kabul etmeyendir.
56. EL-VELİYY Veliyy ne demek? Veliyy; dost ve yardımcı demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, sevdiği kullarının dostudur. Onlara yardım eder; sıkıntılarını, darlıklarını giderir; ferahlık verir. Dunya ve Ă‚hiret işlerinde başarıya ulaştırır. Mu ’minlerin yardımcısı ve koruyucusudur. Allah ’tan başka gercek dost ve yardımcı yoktur.
El-Veliyy Esması - Video
57. EL-HAMÎD Hamid ne demek? Hamîd; ovulmeye lĂ‚yık olan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, butun isimleri, sıfatları ve fiilleriyle ovulmeye tek lĂ‚yık olan zĂ‚ttır. Butun varlığın diliyle ovulen ve şukredilendir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bizĂ‚tihî ovulmeye lĂ‚yık olandır. Aynı zamanda insanların işledikleri iyi fiiller sebebiyle onları over ve mukĂ‚fĂ‚tlandırır.
El-Hamid Esması - Video
58. EL-MUHSÎ Muhsi ne demek? Muhsî; sonsuz ilmiyle her şeyin sayısını bilen, her yapılanı bir bir sayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, sonsuz ilmi ile her şeyi kuşatmıştır. Her şeyi tek tek ve butun ayrıntılarıyla bilendir. O ’nun ilminden hic bir şey haric kalamaz. Butun amellerin sayısını bilir, kıyĂ‚met gunu bunların hepsinin karşılığını verir. Hic birini unutmaz ve atlamaz.
El-Muhsi Esması - Video
59. EL-MUBDİ Mubdi ne demek? Mubdi ’; yaratıkları maddesiz ve orneksiz olarak ilk baştan yaratan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kĂ‚inĂ‚tı yaratırken daha once bir benzeri ve orneği olmaksızın yaratmıştır. İşte esas yaratma denilen, ilk maddesi, orneği olmaksızın yaratmadır. Bu, yoktan var etmedir ve Allah ’a mahsustur.
El-Mubdi Esması - Video
60. EL-MUÎD Muid ne demek? Muîd; yaratılmışları oldurdukten, yok ettikten sonra tekrar yaratan; oldukten sonra dirilten demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, ilk defa yarattığı butun insanları oldurecek, sonra tekrar diriltecek ve dunya hayatlarındaki inanc ve amellerinden hesaba cekecektir. Hayat, sadece dunya hayatından ibaret değildir. Tekrar bir hayat vardır ki gercek ve devamlı hayat budur. İnsanlar buna gore hareket etmelidir.
El-Muid Esması - Video
61. EL-MUHYÎ Muhyi ne demek? Muhyî; can veren, yaşatan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, can bağışlayan, sağlık verendir. Oluleri diriltendir. Olu beldeleri gokten indirdiği su ile canlandıran, yeryuzunu bitkilerle donatandır. İlk olarak yaratan, can veren Allah, oldukten sonra tekrar hayat vermeye kĂ‚dirdir. Olu kalpleri ilĂ‚hî hidĂ‚yet ve marifetle canlandırandır.
El-Muhyi Esması - Video
62. EL-MUMÎT Mumit ne demek? Mumît; olduren, canlının hayatına son veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, canlılara hayat verdiği gibi, ezelî ilmindeki takdire gore vakti gelince bu hayatlara son verendir. FĂ‚nî hayat, doğumla başlar, olumle biter. Hayat dediğimiz ruhla cesedin birleşmesidir. Olum ise ruhun cesedden ayrılmasıdır. Ruh, olmez. Başka bir hayatla devam eder. Kul icin, olum sonrası başlayacak yeni ve devamlı hayata iyi hazırlık yapmak muhimdir.
El-Mumit Esması - Video
63. EL-HAYY Hayy ne demek? Hayy; diri, canlı olan; olmek şĂ‚nından olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, butun hayatların kaynağıdır. Hep diridir. Allah ’ın hayy (diri) oluşu, yaratılmış varlıklarda olduğu gibi organik bir canlılık değildir. Hic bir şeyden gĂ‚fil olmayan, hata yapmayan, kĂ‚inĂ‚tta kendisinden hic bir şey gizli olmayan demektir.
El-Hayy Esması - Video
64. EL-KAYYÛM Kayyum ne demek? Kayyûm; her şeyin varlığı kendisine bağlı olan; kĂ‚inatı idare eden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bizzĂ‚t kĂ‚im ve mevcut olup kimseye muhtac değildir. Ezelî ve ebedîdir. Her şeyin varlık kazanması ve varlığını devam ettirmesi ancak Allah ’ın yaratması, maddî mĂ‚nevî ihtiyaclarını gidermesi ve korumasıyla mumkundur. Yeri, gokleri ayakta tutan O ’dur.
El-Kayyum Esması - Video
65. EL-VÂCİD Vacid ne demek? VĂ‚cid; istediğini istediği zaman bulan; hic bir şeye muhtac olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, dilediği şeye sahip olur. Bu hususta bir engelle karşılaşmaz. Bir şeyi ele gecirmek istediğinde zaman kollamaya, tedbir almaya, tuzak kurmaya ihtiyacı yoktur. İstediği, istediği zaman O ’nun huzurundadır. Butun yaratıklar O ’nun emri ve tasarrufu altındadır.
El-Vacid Esması - Video
66. EL-MÂCİD Macid ne demek? MĂ‚cid; şĂ‚nı ve kadri buyuk; kerem ve comertliği bol demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yardımı, ihsĂ‚nı bol olandır. O ’nun kullarına olan kerem ve comertliği ifĂ‚deye sığmaz, olcuye gelmez. Bir taraftan kullarını iyi işler yapmaya muvaffak kılar; obur taraftan onları guzel sıfatlara sahip olduklarından over.
El-Macid Esması - Video
67. EL-VÂHİD Vahid ne demek? VĂ‚hid; bir olan, tek olan; zĂ‚tında, sıfatlarında, isimlerinde ve fiillerinde asla ortağı, dengi ve benzeri bulunmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, tektir, bolunup parcalara ayrılmaz. Benzeri yoktur. Allah ’ın bir olması sayı bakımından değildir, buyukluk ve yucelik acısındandır. O, bolunmesi ve artması mumkun olmayan tek bir varlıktır.
El-Vahid Esması - Video
68. ES-SAMED Samed ne demek? Samed; her şeyin kendisine muhtac olduğu, kendisinin hic bir şeye muhtac olmadığı; ihtiyacların giderilmesi ve ızdırapların dindirilmesi icin başvurulacak tek merci demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yaratıkların her turlu ihtiyaclarını gidermek icin başvurdukları tek başvuru kaynağıdır. Her turlu yaratığın her turlu ihtiyacını en mukemmel bir şekilde karşılar ve giderir. Kendisi ise hic bir şeye muhtac değildir.
Es-Samed Esması - Video
69. EL-KÂDİR Kadir ne demek? KĂ‚dir; her şeye gucu yeten; kudret sahibi demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, istediğini, istediği gibi yapmaya gucu yetendir. Her şeyi takdir eden, planlı ve olculu yapandır. Hicbir şey O ’nu Ă‚ciz bırakamaz. Âlem, mutlak irĂ‚de ve kudrete sahip olan Allah tarafından yaratılmıştır.
El-Kadir Esması - Video
70. EL-MUKTEDİR Muktedir ne demek? Muktedir; tam bir kudret sahibi; her şeye gucu yeten demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kuvvet ve kudret sahipleri uzerinde istediği gibi tasarruf edendir. O ’nun “KĂ‚dir” oluşu, istediğini, istediği anda ve istediği şekilde yaratma gucune sahip olması demektir. “Muktedir” olması ise, bilfiil gucunu yarattıklarında gostermesidir.
El-Muktedir Esması - Video
71. EL-MUKADDİM Mukaddim ne demek? Mukaddim; istediğini one alan, ileri geciren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, dilediği şeyi veya kimseyi one alan, onde bulundurandır. Allah ’ın daveti geneldir. Fakat hidĂ‚yet ettikleri davete uyar, ileri gider. HidĂ‚yet etmedikleri geri kalır. Allah ’ın emir ve yasakları butun kullar icindir. Fakat Allah ’ın muvaffak ettikleri bunlara uyar, yukselir; muvaffak etmedikleri geride kalır. O hĂ‚lde hem akıl ve irĂ‚demizi Allah ’a îmĂ‚n ve itĂ‚at yonunde kullanmalı, hem de Allah ’tan hidĂ‚yet istemelidir. “Mukaddim” ismi, “Muahhir” ismiyle beraber değerlendirilmelidir.
El-Mukaddim Esması - Video
72. EL-MUAHHİR Muahhir ne demek? Muahhir; istediğini geri koyan, arkaya bırakan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, hikmeti gereği geri bırakılması gerekenleri geri bırakır. “Mukaddim” ismi ile ilgili acıklamalarımız “Muahhir” ismi ile de ilgilidir. Esasen bu iki isim beraber değerlendirilmelidir. Bazan Allah TeĂ‚lĂ‚, kulların istediklerini bir hikmeti gereği geri bırakır. İmtihan dunyasında olduğumuzu unutmamamız gerekir.
El-Muahhir Esması - Video
73. EL-EVVEL Evvel ne demek? Evvel; ilk; varlığının başlangıcı olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, butun varlıklardan oncedir. Varlığının bir evveli, başlangıcı yoktur. O, kadîmdir, ezelîdir. Varlığı kendi zĂ‚tıyladır. Butun varlıklar varlığını O ’ndan almaktadır. Yaratmayı başlatan O ’dur. “Evvel” ismini “Âhir” ismiyle beraber değerlendirmelidir.
74. EL-ÂHİR Ahir ne demek? Âhir; varlığının sonu olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, varlığı devamlı olandır. Varlığının başlangıcı olmadığı gibi sonu da yoktur. Allah, eşyanın evveli olması bakımından “Evvel”dir. Eşyanın sonu Allah ’tan olması bakımından da “Âhir”dir. “Âhir” ismini, “Evvel” ismiyle beraber değerlendirmelidir.
75. EL-ZÂHİR Zahir ne demek? ZĂ‚hir; varlığı apacık demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, varlığını ve birliğini belgeleyen bircok delil bulunması acısından aşikĂ‚rdır. Her şeyin ustunde olan, her şeyden yuce olandır. Allah ’ın varlığı o kadar acıktır ki insanın gorduğu her şey, ibret nazarıyla baktığı takdirde onu, Allah ’a goturur. “ZĂ‚hir” ismi, “BĂ‚tın” ismiyle beraber değerlendirilmelidir.
76. EL-BÂTIN Batın ne demek? BĂ‚tın; zĂ‚tının gorulmesi ve mĂ‚hiyetinin bilinmesi acısından gizli demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, gizlidir. Cunku O, gozle gorulemez, kunhuyle bilinemez. İnsan, her şeyiyle sınırlıdır. Allah ise, sınırsızdır. Sınırlı olan sınırsız olanı idrĂ‚k ve ihĂ‚ta edemez. “BĂ‚tın” ismi, “ZĂ‚hir” ismiyle beraber değerlendirilmelidir.
77. EL-VÂLÎ Vali ne demek? VĂ‚lî; kĂ‚inatın tek hĂ‚kimi, yoneticisi demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bu buyuk evreni ve her an meydana gelen butun olayları tek başına yonetendir. Yaratıkların işlerini yerine koyandır. Butun varlıkların tek hukumdĂ‚rı olup onlar uzerinde istediği şekilde tasarrufta bulunandır. Dirilten ve olduren O ’dur. Hic bir şey O ’nun tasarrufunun dışında kalmaz.
78. EL-MUTEÂLÎ Muteali ne demek? MuteĂ‚lî; izzet, şeref ve hukumranlık bakımından en yuce demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yaratılmışlar hakkında aklın mumkun gorduğu her şeyden, her hal ve tavırdan yucedir. ZĂ‚t, sıfat ve fiilleri acısından yaratılmışlara benzemekten, denk ve ortağı bulunmaktan yucedir.
79. EL-BERR Berr ne demek? Berr; iyilik ve bahşişi cok olan; va ’dini yerine getiren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kulları hakkında kolaylık isteyendir. Yaratıklarına karşı rahmet ve mağfireti; lutuf ve ihsĂ‚nı bol olandır. Kullarının hep iyiliğini ister, kotuluklerini ve zorluk cekmelerini istemez. Yapılan kotuluklerin coğunu bağışlar, ortbas eder.
80. EL-TEVVÂB Tevvab ne demek? TevvĂ‚b; tovbe eden kullarının tovbelerini kabul eden ve tovbede muvaffak kılan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kullarını tovbeye sevkeden ve tovbelerini kabul edendir. Kendisine yonelen kullarının gunahlarını affedendir. Tovbeleri kabul edip gunahları bağışlayandır. Kul, işlediği gunahlardan pişman olur, tovbeye yonelirse Allah onu tovbesinde başarılı kılar ve tovbesini kabul eder.
81. EL-MUNTEKİM Muntekim ne demek? Muntekim; suclulara, adĂ‚leti ile hak ettikleri cezayı veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, sucluları hemen cezalandırmaz. Onları ceşitli yollarla uyarır. Yanlış davranışından donmesi icin kendisine fırsat ve yeterli zaman verir. Tovbe etmeyenleri cezalandırır. Fakat bu cezalandırma kendisi icin değildir; zulum ve gadre uğrayanlar icindir. Allah, dostlarından değil, duşmanlarından intikam alır.
82. EL-AFUVV Afuvn ne demek? Afuv; hic bir sorumluluk kalmayacak şekilde gunahları affeden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, gunahları kokunden kazıyıp tamamen yok eder. KirĂ‚men kĂ‚tibin meleklerinin kayıtlarını siler. Hatırlayıp mahcup olmasınlar diye kullarına işledikleri gunahları da unutturur. Bu isimden nasip alan kul, bir taraftan devamlı Allah ’tan af diler, diğer taraftan umitsizliğe kapılmaz. Kullara karşı da cok affedici olur.
83. ER-RAÛF Rauf ne demek? Raûf; cok şefkatli ve merhametli demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, kullarına karşı ileri derecede merhamet ve şefkat sahibidir. Kullarının sıkıntılarını ortadan kaldırır. Allah kullarına akıl ve iyiyi kotuyu ayırt etme yeteneği vermiştir. Kullarını, işledikleri suclardan dolayı hemen cezalandırmaz. Onlara hatalarından donmesi icin fırsat tanır. İnanan kullarının kusurlarını bağışlar, iyi amellerine fazlasıyla mukĂ‚fĂ‚t verir.
84. EL-MÂLİKU ’L-MULK MĂ‚liku ’l-mulk ne demek? MĂ‚liku ’l-mulk; mulkun gercek sĂ‚hibi; butun varlık Ă‚leminin tek hĂ‚kimi demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, butun kĂ‚inatın tek sĂ‚hibi ve mĂ‚likidir. Mulkunde istediği gibi tasarruf eder. Dilediğine mulk verir, dilediğine vermez. Dilediğine az verir, dilediğine cok verir. Mutlak hukumranlık O ’na aittir. Bu isimden nasip alan kulda mal ve mulkun emĂ‚net olduğu şuuru yerleşir. Mal ve mulku nasıl kullanacağını bilir; israf ve cimrilikten uzak durur. Nimet verene şukrunu tam yapar.
85. ZU ’L-CELÂLİ VE ’L-İKRÂM Zu ’l-celĂ‚li ve ’l-ikrĂ‚m ne demek? Zu ’l-celĂ‚li ve ’l-ikrĂ‚m; ululuk ve ikrĂ‚m sahibi demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yaratıkları tarafından yuceltilmeye ve ovulmeye lĂ‚yık olandır. Kullarından dilediklerine, kendisine samimiyetle kulluk vazifelerini yapmayı sağlayan, mĂ‚nevî derecelerini yukselten, dunyada ve Ă‚hirette onlara bol lutuflarda bulunandır. Ne kadar buyukluk, ululuk, yucelik varsa, hepsi Allah ’a mahsustur.
86. EL-MUKSİT Muksit ne demek? Muksit; adĂ‚let sahibi; butun işlerini denk, birbirine uygun ve yerli yerinde yapan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, adĂ‚letle hukmedendir. En ustun adĂ‚let ve merhamet sahibidir. Mazlumların haklarını zĂ‚limlerden alandır. Dunyada dost duşman ayırımı yapmadan butun kullarına rızık verir. Âhirette, dostları, yaptıklarının karşılığını fazlasıyla alacak, duşmanları ise sadece yaptıklarının karşılığı bir cezaya carptırılacaklardır.
87. EL-CÂMİ CĂ‚mi ne demek? CĂ‚mi ’; istediğini istediği zaman istediği yerde toplayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, birbirine benzeyen şeyleri ve benzemeyen zıt şeyleri bir araya getirip toplayandır. KıyĂ‚met gunu hesaba cekmek icin yaratıkları toplayandır. Butun iyilikleri, guzellikleri ve ovguleri zĂ‚tında toplayandır. Tabiatları zıt bircok unsuru bir araya getirendir. İnsanları birbirlerine sevdirip kalpleri ısındırandır.
88. EL-ĞANİYY Ğaniyy ne demek? Ğaniyy; cok zengin olan; hic bir şeye muhtac olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her şey kendisine muhtac olan; kendisi hic bir şeye muhtac olmayandır. ZĂ‚t ve sıfatlarında her turlu ihtiyactan uzak olandır. Cok zengindir, hicbir şeye ihtiyacı yoktur. Ama butun varlıklar her konuda O ’na muhtactır.
89. EL-MUĞNÎ Muğnî ne demek? Muğnî; istediğini zengin eden demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, dilediği kulun her turlu ihtiyacını karşılayandır. Fakir kullarını lutuf ve ihsĂ‚nıyla zenginleştirir. KanĂ‚at duygusu lutfedip gonul zenginliğine eriştirir. Kulun hal ve davranışlarını rızası yonune yonlendirerek mĂ‚nevî bakımdan zenginleştirir.
90. EL-MÂNİ MĂ‚ni ne demek? MĂ‚ni ’; dilemediği şeylerin gercekleşmesine izin vermeyen; kotu şeylere engel olan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bazı isteklerin gercekleşmesine musaade etmez. Butun isteklerimiz, Allah ’ın dilemesi ve takdiriyle gercekleşir. O ’nun dilemediği bir şey olmaz. Dilediği şey de olur. Allah TeĂ‚lĂ‚, sevdiği kullarının bazı kotu isteklerine engel olmak suretiyle onları zarardan korur.
91. EL-DÂRR DĂ‚rr ne demek? DĂ‚rr; zarar veren; elem ve zarar verici şeyleri yaratan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, bir kuluna her hangi bir zarar vermeyi dilerse, hic kimse ona fayda veremez. Fayda vermek istediği kimseye de kimse zarar veremez. “DĂ‚rr” ismi, “NĂ‚fi ’” ismiyle beraber değerlendirilmelidir.
92. EL-NÂFİ NĂ‚fi ne demek? NĂ‚fi ’; fayda veren; dilediği kuluna hayırlı ve faydalı olanı veren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, zararlı gibi gorunen her şeyi sezilmez yollarla faydalı hale getirendir. Caresizlerin imdadına yetişendir. Kulunu hayra ve iyiliğe yoneltendir. “NĂ‚fi” ismi, “DĂ‚rr” ismiyle beraber değerlendirilmelidir.
93. EL-NÛR Nûr ne demek? Nûr; nurlandıran, ışık veren, nur kaynağı; Ă‚lemleri nurlandıran; istediği simalara, zihinlere ve gonullere nur yağdıran demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, varlığı apacık olandır. Nuru yaratan, onunla gokleri ve yeri aydınlatandır. Kulunun kalbini, gonlunu îmĂ‚n nuruyla aydınlatarak hidĂ‚yete ermesini ve doğruyu bulmasını sağlayandır.
94. EL-HÂDÎ HĂ‚dî ne demek? HĂ‚dî; hidĂ‚yeti yaratan; istediği kulunu muradına erdiren, hayırlı yollara muvaffak kılan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, inanacak kalplerde hidĂ‚yeti yaratandır. Ebedî mutluluğu sağlayacak doğru yolu gosteren ve doğru yola ulaştırandır. Yolunu şaşırmışlara rehberlik edendir.
95. EL-BEDÎ Bedî ne demek? Bedî ’; varlıkları, eşi, benzeri ve orneği olmaksızın, sanatkĂ‚rane bir şekilde yaratan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, her şeyi, bir numûnesi, benzeri olmaksızın yaratandır. Bu yaratma da eşsiz ve benzersiz bir yaratmadır. Yani akıllara durgunluk verecek derecede kusursuz ve mukemmel yaratmadır. Allah, zĂ‚tında, sıfatlarında ve fiillerinde benzeri gorulmeyendir.
96. EL-BÂKÎ BĂ‚kî ne demek? BĂ‚kî; ebedî olan; varlığının sonu olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, varlığı devamlı olandır. Varlığının bir başlangıcı olmadığı gibi bir sonu da yoktur. ZĂ‚tı da, sıfatları da, fiilleri de bĂ‚kîdir, ebedîdir, devamlıdır. Mu ’min de her hangi bir işi Allah rızası icin yapmışsa, o fiil de ebedîlik kazanır. Yani kul, obur Ă‚lemde mukĂ‚fĂ‚tını alır.
97. EL-VÂRİS VĂ‚ris ne demek? VĂ‚ris; varlığının sonu olmayan demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, yaratılmış butun varlıkları yok ettikten sonra bĂ‚kî kalan, mulkun gercek sahibidir. Mulku dilediğinden alır, dilediğine verir. Dunyada bulunan herkes ve evrende bulunan her şey fĂ‚nîdir, gecicidir. İnsanlar olumlu oldukları icin sahip oldukları mal, mulk, servet de gecicidir.
98. ER-REŞÎD Reşîd ne demek? Reşîd; irşad eden; doğru yolu gosteren demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, butun işleri isabetli olan ve hedefine ulaşandır. Her şeyi ezelî takdirine gore yuruten, bir nizam ve hikmet uzere sonuna ulaştırandır. Luzumsuz, faydasız, boş iş yapmayandır. Fiilleri dĂ‚imĂ‚ yerinde olandır. Devamlı olarak hakka isabet edendir. Hic kimsenin yol gostermesine muhtac olmayandır.
99. ES-SABÛR Sabûr ne demek? Sabûr; cok sabırlı demektir. Allah TeĂ‚lĂ‚, gunahkĂ‚rları cezalandırma konusunda acele etmeyip lutfuyla bağışlayan ve erteleyendir. Gunahk