
Farz olan haccın vekalet şartları nelerdir? İşte cevabı...Farz olan haccın bedel tarafından yapılan hacla eda edilmiş sayılabilmesi icin:
1- Adına haccedilecek kişi vefat etmiş veya yaşlılık, iyileşme umidi olmayan hastalık, kadının birlikte yolculuk yapacağı mahreminin bulunmaması gibi sebeplerle, bizzat haccetmekten devamlı olarak Âciz olmalıdır. Bizzat haccetmekten devamlı olarak Âciz olduğu konusunda galip zan bulunan kişi, adına vekÂleten haccedildikten sonra haccedebilecek hale gelse bile, vekilin yaptığı hacla borcu odenmiş olur. Fakat acz hÂli gecici olan veya bizzat haccedebilecek durumda olan kişi adına vekÂleten yaptırılan hac nÂfile olur; ayrıca kendisinin haccetmesi gerekir.
2- Adına haccedilecek kişiye hac, onceden farz olmuş olmalıdır.
Uzerine hac farz olmayan kişi adına vekÂleten yapılan hac nÂfile olur. Bu kişiye daha sonra hac farz olursa, bizzat haccetmesi, hac etmekten aciz olması halinde ise, tekrar bedel gondermesi gerekir.
3- Bedel gonderilecek kişi musluman, akıllı, ergenlik cağına ulaşmış veya mumeyyiz olmalıdı Henuz buluğa ermemiş mumeyyiz cocuk, bedel olarak başkası adına haccedebileceği gibi kadının da başkası adına vekÂleten haccetmesi cÂizdir. Hanefîler'e gore bedel gonderilecek kişinin, daha once haccetmiş olması efdal ise de şart değildir. ŞÃ‚fiî ve Hanbelîler'e gore, vekilin daha once haccetmiş olması gerekir.
4- Vekil, ihrama girerken sadece gonderen adına niyet etmelidi Vekil kendisi icin de niyet eder veya birkac kişiden vekÂlet alıp her biri icin niyet ederse, kendi adına haccetmiş olur, aldığı paraları iade etmesi gerekir.
5- Vekil icin ucret şart koşulmamalıdır. Cunku hac ibadettir. İbadetler ucretle değil ancak Allah'ın rızÂsını kazanmak icin yapılır.
Vekil hacla ilgili masrafları icin kendisine verilen parayı israf etmeden ve aşırı kısmadan, normal şekilde harcar. Artan miktarı donuşunde iade eder. Bunun geri alınmayıp hediye olarak vekile bırakılmasında bir sakınca yoktur.
6- Bedel gonderilen kişinin hac masrafı, gonderen tarafından karşılanmalıdır.
Başkası adına, kendi parasıyla hacceden kişi, kendisi icin haccetmiş olur. Bu haccın sevabını başkasına bağışlayabilirse de bununla o kimsenin uzerindeki hac borcu odenmiş olmaz. ŞÃ‚filer'e gore odenmiş olur.
7- Adına haccedilen kişi, kendisi icin haccetmesini vekilden istemiş olmalıdır.
İzin veya vasiyeti olmadan, bir kimse adına başkası tarafından yapılan hac ile, o kimse uzerindeki hac borcu duşmez. ŞÃ‚filer'e gore duşer.
8- Vekil, haccı bizzat kendisi yapmalıdır.
Hastalık, tutuklanma gibi bir mazeretle gonderenin bilgi ve izni dışında, vekil gorevi başkasına devrederse, aldığı parayı iade etmesi gerekir. Ancak bu konuda yetkili kılınmışsa, yerine başkasını vekil edebilir.
9- Vekil, gonderenin isteğine uymalı, onun istediği haccı yapmalıdır.
İfrad haccı istenildiği halde, vekil temettu‘ haccı yaparsa, gonderen adına değil, kendi adına haccetmiş olur, aldığı parayı iade etmesi gerekir. İfrad haccı istenildiği halde, kırÂn haccı yaparsa, Ebû Hanîfe'ye gore hukum yine aynıdır. Ebû Yûsuf ve İmam Muhammed'e gore ise, istihsanen gonderen adına haccetmiş sayılır. Gonderen, ifrad, temettu‘ veya kırÂn haccından birini ismen belirtmeksizin, sadece "hac yapılmasını" istemişse, ifrad haccı istemiş olduğu kabul edilir. Ancak "dilediğini yap" gibi bir ifade ile secimi vekile bırakmışsa, vekil dilediği haccı yapabilir.
10- Adına haccedilmesini vasiyet eden kişi, sarfedilecek paranın miktarını ve vekilin nereden gonderileceğini belirlemişse, buna uymak Şayet belirlememişse, vasiyet edilen para veya mirasın ucte biri yeterli ise, vekil adına haccedilecek kişinin memleketinden, yeterli değilse yettiği yerden gonderilir.
11- Vekil, gonderen adına yapılacak menÂsiki tamamlamadıkca kendisi icin umre yapmamalıdır.
İster hac, ister umre icin gonderilmiş olsun, vekil ancak gonderen adına yapılacak menÂsiki tamamladıktan sonra, kendisi icin umre veya hac yapabilir. Aksi halde yolculuğu kendi adına yapmış sayılacağından aldığı parayı iade etmesi gerekir.
12- Vekil, yuruyerek değil, vasıtaya binerek haccetmelidir. Vasıta ucretini kendisine alıkoymak icin, yuruyerek haccederse, kendisi adına haccetmiş olur.
Başkası adına yapılacak nÂfile hac icin, vekilin musluman, akıllı ve mumeyyiz olması, adına haccettiği kişi icin ihrama girmesi ve haccı ucret karşılığı yapmaması şartları yeterlidir. Başkası adına hacceden vekil, haccı ifsat ederse aldığı parayı iade eder. İradî olarak işlediği cinayetler icin odenecek fidye ve ceza kurbanlarının bedellerini kendisi karşılayacağı gibi, gonderenin izniyle bile olsa, temettu‘ veya kırÂn haccı yaptığı takdirde, kırÂn ve temettu‘ hedylerini de kendi parasıyla keser. İhsÂr kurbanı ise, gonderenin parasından kesilir. Cunku bunda vekilin kusuru ve dahli yoktur.
Kaynak: İslam İlmihali 1, TDV Yayınları
İslam ve İhsan