Sitemize sık gelen sorulardan birisi de tedaviye ilişkin konulardır. Bunlardan en sıkıntılı konu ise Devlet memurunun bakmakla yukumlu olmadığı ancak kendisinden başka bakacak kimsenin de olmadığı anne ve babasının tedavisinde yaşanmaktadır. Gecen yıl yapılan toplu goruşmelerde bu konuya ilişkin yasal duzenlemenin yapılacağı kabul edilmişti. Ancak bu duzenleme yapılmamıştır. Devamı icin başlığa tıklayın. SORU: iyi Gunler!
Tarım ve Koyişleri bakanlığında Muhendis olarak gorev yapmaktayım. Babamın Rahatsızlığı nedeniyle şu anda İstanbul'da bulunuyorum. Babam İstanbul tıp fakultesinde hasta olarak yatıyor. Kendisi Emekli sandığına bağlı, memur emeklisi. Yalnız hastanede babamın işlerini yurutecek kimse yok (Annem var ama yurutemez) Yani resmi olarak babama bakmakla yukumlu değilim. İstanbul'a Sinop'tan Refakatli sevkli olarak geldik. Ben babamın yanında refakatci olarak kalabilir miyim? Bu sure icinde nasıl izinli olabilirim? Bazı arkadaşlar boyle durumlarda refakatci izni olduğunu soylediler, tam ve doğru bir bilğimiz yok? Beni aydınlatırsanız sevinirim.

CEVAP: Bu sorunuzun acıklığa kavuşturulabilmesi icin once "bakmakla yukumlu oldukları" kavramına acıklık kazandırılması gerekmektedir. Bu kavram 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun Tedavi Yardımı başlıklı 209'uncu maddesi icerisinde yer almaktadır. Bu madde şu şekildedir: "Devlet memurları ile herhangi şekilde bir sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin veya bakmakla yukumlu oldukları ana, baba ve ikiden fazla dahi olsa aile yardımına mustehak cocuklarının, hastalanmaları halinde, evlerinde veya resmi veya ozel sağlık kurumlarında ayakta veya yatarak tedavileri kurumlarınca sağlanır. Ancak tedavi giderleri ve yol masraflarının odenebilmesi icin, tedaviye resmi tabip raporu ile luzum gosterilmesi şarttır"
Aynı ibare, 657 sayılı Kanunun 210 uncu maddesinin birici fıkrasında da yer almaktadır. Yine 210'nuncu maddenin son fıkrasında yer alan "209 uncu madde ile bu madde hukumleri Maliye ve Sağlık Bakanlıklarının goruşleri alınmak suretiyle Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak yonetmeliğe gore uygulanır." hukum gereğince Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yonetmeliği yururluğe konulmuştur. Kanundan sonra bu yonetmeliğe bakılamktadır.
Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yonetmeliği tedavi yardımından kimlerin yararlanacağını ve tedavinin usul ve esaslarını belirlemiştir. Adı gecen yonetmelikte de, "bakmakla yukumlu oldukları" kavramı yer almaktadır. Yonetmeliğin "tedavi ve yol giderlerinden yararlanacak olanlar" başlıklı 3 uncu maddesinin (c) bendinde "Devlet Memurunun bakmakla yukumlu olduğu ve herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanamayan ana, babası," hukmu yer almaktadır. Maddede "ve" bağlacı kullanılmış olup, bakmakla yukumlu olunanların herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmaması gerektiği duzenlenmiştir.
Size bahsedilen ve refakat izni olarak bahsedilen duzenleme ise "eşlik etme zorunluğu" başlıklı 27 ici maddede yer almaktadır. Bu maddede şu hukum yer almaktadır.
"Yatakta tedavi edilenlerin, hastalıkları gereği yanlarında bir kimsenin bulundurulmasının zorunlu olduğu tedaviyi yapan sağlık kurumunun raporu ile belgelendiği takdirde, hastaya biri eşlik ettirilir. Bu takdirde odenmesi gereken yatak ucreti, sağlık kurumunca duzenlenecek faturada gosterilmek ve belge eklenmek suretiyle, ilgili kurumca odenir. Hasta ozel sağlık kurumunda tedavi edilir ve giderler hasta tarafından bu sağlık kurumuna odenirse, alınacak fatura ve belge ilgili kuruma verilerek bedeli kurumdan alınır.
Hastanın tedavi edilmek uzere başka bir yere gonderilmesi sırasında yanında bir kimsenin bulundurulmasının zorunlu olduğu hastayı gonderen sağlık kurumu veya kuruluşunun raporunda belirtildiği takdirde, hastaya biri eşlik ettirilir. Eşlik eden kimseye de, memurun bağlı olduğu kurumca, "Harcırah Kanunu" hukumleri dairesinde yolluk ve gundelik verilir. Hasta bu Yonetmeliğin 26 ncı maddesi gereğince belirli bir arac ile gonderiliyorsa, eşlik edenin yollukları da aynı madde hukumleri uyarınca odenir.
"
Yukarıdaki hukum tumuyle devlet memurunun veya bakmakla yukumlu olduğu aile bireylerinin tedeavi edilmesine ilişkindir. Bu husus yonetmeliğin 40'ncı maddesinde ""Her Devlet memuru, tedavi yardımından yararlanabilecek eşi, bakmakla yukumlu olduğu ana, baba ve aile yardımı odeneğine mustehak cocuklarını gosterir bir beyanname vermekle yukumludur. (Ornek 6)." şeklinde kayıt altına alınmıştır. Dikkat edileceği uzere bu halde iki tane eşlik ettirme muessesesi bulunmaktadır. Bunlardan birincisi hasatanın yanında kalma hali, diğeri ise başka bir yere gonderilem hallerine munhasıdır. Burada teknik olarak belirtmemiz gereken husus ise şudur: Ortada bir izin değil gorevlendirme olduğudur.
Bu itibarla bakmaya mecbur olunmayan anne ve baba icin refakat ile gorevlendirilmeye ilişkin bir duzenleme bulunmamaktadır.
Ancak, babasının rahatsızlığını 657 sayılı Kanunun 108 inci maddede belirtilen şekilde belgelendirmesi halinde 6 aya kadar aylıksız izin alabileceği, bu hususun devem etmesi halinde de bir altı ay daha aylıksız izin kullanılması mumkun bulunmaktadır.

Gecen yıl yapılan toplu goruşmelerde duzenlenmesi karara bağlanan ama duzenlemeyen husus şu şekildedir: "30.09.2004 Tarihinde İmzalanan Toplu Goruşme Tutanağının Tam Metni 32- Memura, bakmakla yukumlu olduğu hastasına kendisinden başka bakacak kimsenin bulunmaması ve doktor raporuyla refakatci tahsisinin belgelendirilmesi kaydıyla 3 aya kadar aylıklı refakat izni verilmesi, gerektiğinde bu surenin bir katına kadar uzatılması,"