O, basketbol kariyeri boyunca kaybedenler sınıfında yer almış bir efsane. O, parmaklarını şampiyonluk yuzukleriyle donatamamış bir point guard. O, bireysel başarıların otesine gidememiş bir Hall of Fame. O, aramızdan ayrılmasının uzerinden cok zaman gecmiş olsa da hala kendinden bahsettirebilen bir kişi. Ve o, basketbol tarihinin en gosterişli Şovmeni. O; Pete Pistol Maravich...
PISTOL PETE
NBA tarihine yon vermek...
Hemen herkes; Julius Dr. J. Erving'in, Michael Jordan'ın NBA liginin gidişatını değiştirdiğini, bu ligi olduğundan cok farklı noktalara taşıdığını kabul eder. Ancak Pistol Pete'in de zamanında bircok tabuyu yıktığını da kabul etmek gerekir. Pistol Pete; o zamanlar sıradan, gosterişsiz, uzun oyuncuların hÂkim olduğu, ribaund ve savunmanın on plana cıktığı bir lig olan NBA'de devrim yaratmış oyuncuların başında yer alır. Gosterişli ve şov ağırlıklı oyun tarzının yanında dış goruntusuyle de zamanında kendinden sıkca bahsettiren Pete, bircok gunumuz yıldızına da ornek olmuştur. Ki Bob Cousy'den sonra oyunu gosterişe doken ilk oyuncu olduğu duşunulur...
COCUKLUK YILLARI
Hayatını basketbol topuna adayan bir cocuk...
Pete Maravich'in cocukluğu da; tıpkı bircok NBA oyuncusunun olduğu gibi zor şartlarda gecti. Hayatının cok erken vakitlerinde kendini; kavga, catışma ve yasa dışı işlerin had safhada olduğu bir bolgede buldu.
Aynı zamanlarda, bu kotu durumdan kurtulabilmenin yolunun basketbolden gectiğinin farkına varmıştı. Hayat felsefesinin ana teması basketboldu. Yeteneklerinin sınırlı olduğunun farkındaydı. Ancak farkında olduğu bir şey daha vardı, o da; yeteneğini en ust duzeye cıkarabilmenin de kendi elinde olduğuydu. Ona bu konuda, başarısız bir kocluk kariyeri olan babası Press de oldukca yardım etmişti. Pistol'ın yaşı ilerlerken ilgi alanları da zamanla azalıyor, gunlerini tamamen basketbol topuyla geciriyordu. Pete herkesten cok calıştığı takdirde zirveye ulaşabileceğini biliyordu. Ve bu doğrultuda fundemantal calışmalarını cok disiplinli bir bicimde yapmaya karar verdi. Zaman gectikce de kendini geliştirebildiği fark edilebiliyordu. Pete hedefini genc yaşlarda belirlemenin meyvelerini hayatının ilerleyen zamanlarında toplayacaktı.
Pistol lise takımına 8. sınıfa giderken katıldı. Lise yıllarını uc farklı okulda gecirdi: Daniel (Clemson, S.C.) High School (1961-63), Needham Broughton (Raleigh, NC) (1963-65), Edward Military Institute (Salemberg, NC) (1965-66). Dersler onun ilgi alanına girmediği icin lise yıllarında ornek gosterilebilecek bir oğrenci değildi fakat hic kimseye benzemeyen basketbolu oynayış şekli ile de ornek bir sporcuydu. Hatta kimilerine gore basketbole ayırdığı zamanın yarısını derslerine ayırsaydı, Dunya yeni bir bilim adamı kazanmış olurdu...
LOUSIANA STATE VE KIRILAMAYAN REKORLAR
NCAA ligi toplam kariyerinde 44.2 ayı ortalaması tutturan oyuncu...
Kolejde ikinci yılını gecirirken Lousiana State University'e katılan Maravich, hala kırılamayan rekorların sahibi olmak icin bir adım daha atmış oluyordu. İnanılmaz hareketlerini de kolejdeki ilk yıllarında gorucuye cıkartmaya başladı. LSU yıllarında basketbol adına cok onemli duşuncelere sahip olmaya başlamıştı. Kazanmak elbette ki onemliydi ama seyirciyi mutlu edebilmek, onların odediği paranın karşılığını almasını sağlayabilmek oncelikli duşuncesi haline gelmişti. Ve bu doğrultuda cıktığı maclarda kaybeden takımın taraftarlarını bile mutlu etmeye başlamıştı.
Pete aynı zamanda o zamanın basketbol anlayışını da değiştiriyordu. Oyunu daha şov ve gosterişli bir hale getiren Pistol, insanların beyinlerindeki tabuları da yıkıyordu. İnanılmaz performansıyla doğru orantılı olarak artan şohreti onu şımartmıyor aksine daha mutevazı ve ne yaptığını bilen bir insan yapıyordu. Pistol insanustu performanslarından sonra Ben hadiseyi yemiş bitirmişim demiyor, aksine calışmalarına daha da tempo kazandırıyordu.
LSU'de okuduğu uc sezonda toplam 83 mac oynadı ve bunların 56'sında 40 ve uzerinde sayı uretti. Bir macta da 69, başka bir macta da 64 sayı atmayı başarmıştı. Toplam attığı sayı (3677) ve ortalaması (44.2) kategorilerinde NCAA rekorlarını elinde bulunduruyor. Şut denemesi (3.169), şut başarısı (1.387), serbest atış denemesi (1.152), serbest atış başarısı (893), en fazla 60 sayıyı gecme (4), en fazla 50 sayıyı gecme (28) ve en fazla 40 sayıyı gecme (56) kategorilerinde de rekor sahibi bir oyuncu. Pistol,bu kadar kişisel başarılara rağmen hicbir zaman takımsal başarıyı yakalayamadı. 69-70 sezonunda NIT şampiyonluğuna yaklaşmışlardı aslında. Fakat ceyrek finallerde Oklahama karşısında mukemmel bir oyun ortaya koyan Pete sayesinde tur atlanmış ancak Pete'in bu zaferi kutlamak icin gittiği gece kulubunde ickiyi fazla kacırıp ertesi gun yarı finallerde yorgun olup kotu bir performans sergilemesi sebebiyle de elenmişlerdi...
NBA YILLARI
Gosterişli oyunun kutsal adamı...
Son derece goz onunde gecen kolej macerasından sonra sıra kapağı profesyonel lige atmaya gelmişti. Bircok takım Pete'ye talip oldu. Cunku Pete demek seyirci demek, seyirci demek de para demekti. Bu yuzden dolarları Maravich'e sacmakta kimse bir sakınca gormuyordu. Pistol ilk profesyonel anlaşmasını Atlanta Hawks ile yaptı. Tahmin edilebileceği uzere de bu anlaşma o zamana kadar ki en buyuk anlaşmaydı. Ve bir suru insan sırf Maravich'i seyredebilmek icin salonlara koştu. Pete'in gittiği deplasmanlarda seyirci rekorları kırılıyor, Hawks salonunu hicbir zaman olmadığı kadar kalabalıklaştırabiliyordu. Caylak sezonunda All-Rookie Team'e secilen Maravich Hawks forması altında uc kez playofflara kalsa da daha ileriye gidememişti. Maravich Atlanta'da gecirdiği dort sezonda 302 macta sahada yer aldı; 7325 sayı atıp, 24.2 sayı ve 5.5 asist ortalaması tutturdu.
Maravich oyun tarzının yanı sıra dış goruntusuyle de donemin oyuncularından ayırt edilebiliyordu. Zaman zaman renk değiştiren sacları, o koşarken havada ucuştuğunda basketbol oyunu farklılaşıyor ve uzunların hÂkim olduğu sıkıcı oyun tarzından kurtuluyordu. Uzun konclu corapları ve gunluk hayatta giydiği giysiler de bircok gence ilham kaynağı oluyordu.
1974-75 sezonundan once New Orleans Jazz'e gecen Maravich, Atlanta'da dort sezonda yaşayamadığı başarı sevincini burada yaşamak istiyordu. Aslında takımsal başarı dışında bircok şeyi Jazz'ın başkentinde yaşayacaktı.1976-77 sezonunda sayı kralı (31,1) oldu, yine aynı yıl All-Nba First Team'e secildi, beş kez All-Star macına davet edildi, bir New York macında 68 sayı attı. Fakat hicbir zaman kariyerinin geri kalanında olduğu gibi şampiyonluk ve ya ona yakın bir şey yaşayamadı. Ama o her zaman seyircileri eğlendirdi, takımlarının biletlerini sattırdı. Basketbolu hic olmadığı noktalara taşıdı. Bugun Jason Williams ve ya Rafer Alston'ın mac icinde korkarak yaptığı bazı estetik hareketleri Pete her macta onlarca defa hic korkmadan yaptı. Ve her hareketinde, her pasında, her sayısında ayrı bir yaratıcılık vardı. Ve o tum şovlarını kusursuz bir bicimde yaptı. Ta ki 1977-78 sezonunun ortasında ki bir Sixers macına kadar. O macta bir fast break sırasında takım arkadaşına bir pas yollamak icin havaya sıcradı ve yere duştuğunde bir şeyler değişmişti. Pete sakatlandı ve bir daha hicbir zaman eski formuna kavuşamadı. Sakatlanana kadar Jazz forması giydiği 264 macta 26,2 sayı ortalaması tutturdu. Takip eden 78-79 sezonunda sadece 49 macta gorev alabildi ve 22,6 sayı averajı yakaladı. Tabii bu rakam iyi gozukse de Pistol'un oyununda eskisinden eser yoktu.
Jazz formasıyla başladığı son NBA sezonunda (1979-80) Boston Celtics'e takas oldu. Celtics'e gidiş sebebi ise kariyerinde eksik olan yuzuğu kazanma ihtimaliydi. Fakat Pistol yeni kurulmuş Boston'da umduğundan daha az sure aldı ve aldığı bu az surelere rağmen 13,7 sayı ortalaması tutturmayı başardı. Ne var ki Boston, playoflarda Philadelphia'ya elenmekten kurtulamadı. Pete cok onemli bir karar aşamasına gelmişti. Boston'ın kendine şampiyonluk yuzuğu kazandırabilecek bir takım olduğunun farkındaydı ancak sure alma ihtimali de cok azdı.
Ve Pistol kararını verdi: Bir şampiyonluk yuzuğu uğruna tum kariyerini lekeleyemezdi ve Boston'ın şampiyonluğunu benchten değil evden izlemeyi tercih etti. Kariyer ortalamaları da şu şekilde oluştu:658 mac, 15.984 toplam sayı, 24.2 sayı, 5.2 asist ve 4.2 ribaund.
Pistol hayattaki tek arkadaşıyla yollarını ayırmıştı ve bir cıkmazın icerisindeydi. Babası kanserle verdiği savaştan galip cıkamayıp hayata gozlerini yummuştu. Annesi de kendini alkole verip intihara başvurmuştu. Pete ne yapacağını bilmiyor ve onune gelen her şeyden yardım almaya calışıyor, karşısına cıkan tum olgular ile mutlu olmaya calışıyordu. Ve para, şan şohret gibi olgularla bulamadığı mutluluğu başka alanlarda aramayı denedi. Hayatı yavaş yavaş rayına oturmaya başladı ve hayatında hic olmadığı kadar mutluydu. Eğitim seminerlerine katıldı, genclere basketbolun temel ilkelerini oğretmek icin kasetler doldurttu.
O artık bir efsaneydi. Oyunu basketbola yeni başlayan genclere oğretiliyor, gencler onun hucumdaki kurnaz oyun tarzını ornek alıyordu. Basketbolu taşıdığı nokta yuzunden herkes ona saygı gosteriyordu. Utah Jazz Ekim 1985'te 7 Maravich formasını emekliye ayırıyordu. Daha sonra, 1986 yılında, 39 yaşındayken Naismith Memorial Basketball Hall of Fame'e secildi. Ayrıca Hall of Fame'e secilen en genc oyunculardan biri oldu.
Ama Pistol Pete efsanesi, 5 Ocak 1988 sabahında, California'da bir basketbol macı sırasında son buluyordu. O belki Benim doğduğum zaman, basketbol topunu elime aldığım ilk andır. derken elinde basketbol topu varken oleceğini hissetmiş olabilir. Cunku eşi Jackie'nin dediğine gore hayattaki tek amacı basketbol oynarken olmektir.
Onun oyununu Jason Williams'ın gosterişli paslarında, Tim Duncan'ın işine verdiği ciddiyette, Ray Allen'ın şutlarında, Rafer Alston'ın akıl almaz turnikelerinde ve Allen Iverson'ın sayı yapma arzusunda gorebiliyoruz. Ve anlıyoruz ki o olmedi; bu oyuncularla bize hala kendini gosteriyor.
nbatr.com
NBA - Pete Marevski
Basketbol0 Mesaj
●41 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Spor
- Basketbol
- NBA - Pete Marevski