
Danıştay 2. Dairesi, 01/09/2016 tarihli, 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliğinde yer alan oğretmen ya da yoneticinin gecirdiği soruşturma sonucunda idari bir tedbir olarak gorev yerinin değiştirilmiş olmasını proje okullarına atanabilmenin onunde engel olan hukmu iptal etti.
İdari tedbir amacını aşan şekilde etki doğurmaktadır.
Dava konusu Yonetmeliğin "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde, "Başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak." hukmune,
''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde, "Başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak." hukmune yer verilmiştir.
Bu hukumler, oğretmen ya da yoneticinin gecirdiği soruşturma sonucunda idari bir tedbir olarak gorev yerinin değiştirilmiş olmasını proje okullarına atanabilmenin onunde bir engel olarak duzenlemiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca oğretmen kadrolarında gorevli personelin 657 sayılı Kanun'a tabi olduğu konusunda tartışma bulunmamaktadır.
Kanun koyucu tarafından, yukarıda sayılan cezalar ve ongorulen yasaklamalar dışında, alınmış olan bir idari tedbirin sonucu itibarıyla bir yaptırıma bağlanmadığı, yani herhangi bir goreve atanma konusunda engel olarak duzenlenmediği gorulmektedir.
Soruşturma sonucu gorev yeri değişikliği veya yoneticilik gorevinin sonlandırılması, bir disiplin cezası değil, idari bir tedbirdir. Bu tedbir, hizmetin işleyişinde oluşacak aksaklıkları onlemek, calışma ortamının huzurunu sağlamak, kamu gorevlisinin yıpranmasını onlemek gibi, nihayetinde kamu hizmetinin duzgun işlemesini sağlama amacına hizmet etmektedir. Yani amac, kamu gorevlisinin cezalandırılması değil, kamu hizmetinin aksamadan ve kamu duzeninin bozulmadan işleyişine devam etmesidir.
Bu durumda, dava konusu Yonetmeliğin 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" koşulu ile 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" koşulu, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesinin 4. fıkrası ile yapılan duzenlemenin genişletilmesi sonucunu doğurmaktadır. Buna gore, bir soruşturma sonucunda tesis edilen ve cezalandırma amacı değil, salt bir tedbir niteliği taşıyan yer değişikliği ya da yoneticilik gorevinin sonlandırılması işlemleri, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesinde sayılan cezalardan ve atanılacak olan gorev de yine aynı maddede sayılan gorevlerden olmadığından, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesindeki koşulların genişletilmesi sonucunu doğuran duzenlemelerde hukuka uygunluk gorulmemiştir.
T.C.
DANIŞTAY
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/18334
Karar No : 2022/6191
DAVACI : . Sendikası
VEKİLİ : Av. .
DAVALI : . Bakanlığı
VEKİLİ : Av. .
DAVANIN KONUSU:
01/09/2016 tarihli, 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği'nin "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin, ''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin, ''Oğretmen atama'' başlıklı 13. maddesinin, ''Yoneticiliğe gorevlendirme'' başlıklı 14. maddesinin ve ''Geciş hukmu'' başlıklı Gecici 1. maddesinin iptali istenilmektedir.
YARGILAMA SURECİ:
Danıştay İkinci Dairesinin 24/12/2019 gunlu, E:2016/13544, K:2019/7431 sayılı kararıyla; 01/09/2016 tarih ve 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği'nin; "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki "başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak" ibaresinin iptaline, aynı bentte yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresi yonunden ise davanın reddine; "Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki "başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak" ibaresinin iptaline, aynı bentte yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" ibaresi yonunden ise davanın reddine; ''Oğretmen atama'' başlıklı 13. ve "Yoneticiliğe gorevlendirme'' başlıklı 14. maddeleri yonunden davanın reddine; Gecici 1. madde yonunden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Anılan kararın, davacı tarafından davanın reddine ilişkin kısmının, davalı idare tarafından iptale ilişkin kısmının temyiz edilmesi uzerine; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 27/05/2021 gunlu, E:2020/1254, K:2021/1058 sayılı kararıyla; davacının temyiz isteminin kısmen kabulune kısmen reddine, davalı idarenin temyiz isteminin reddine, Danıştay İkinci Dairesinin 24/12/2019 gunlu, E:2016/13544, K:2019/7431 sayılı kararının, dava konusu Yonetmeliğin 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresi ile 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" ibaresine ilişkin kısmının bozulmasına, diğer maddelere ilişkin kısımlarının onanmasına karar verilmiştir.
DAVACININ İDDİALARI:
Davacı sendika tarafından; dava konusu Yonetmeliğin 8. ve 9. maddeleri ile ilgili olarak, soruşturma ve disiplin cezalarının atamalara esas alınması duzenlemesinin, keyfi, kotuye kullanılmaya elverişli ve Yonetmelik amacına aykırı olduğu, soruşturma nedeniyle gorev yeri değişen oğretmen ve gorevinden alınan yoneticinin bu okullara atanmasına engel teşkil ettiği; idarenin kolaylıkla soruşturma acabildiği, soruşturma sonucunda naklen tayin ve disiplin cezası işlemlerinin basit ve sıklıkla yaşanan yontemler olduğu ve yapılan işlemler hakkında acılan davalarda da yargılamanın uzun surduğu; bu okulların ozel statuye tabi tutulması nedeniyle, burada gorev yapacak oğretmen ve yoneticilerin kariyer ve liyakat sahibi, ozel nitelikte olanların secilmesini ongormesi gerektiği, bu duzenlemenin amaca aykırı bir kriter getirdiği ileri surulmuştur.
DAVALININ SAVUNMASI:
Davalı idare tarafından; dava konusu Yonetmeliğin 8. ve 9. maddeleri ile ilgili olarak, idari soruşturmaların tamamen kanunla belirlenen sınırlar cercevesinde yapılabildiği ve onceden belirlenen kuralların ihlali halinde disiplin cezalarının verilebildiği; idari işlemlere yargı yolunun acık olduğu (gorevyer değişikliği, disiplin cezası); idarenin, oğretmen ve okul yoneticilerinin seciminde olabildiğince hassas davranarak bu goreve en uygun kişiyi secme cabası iceresinde olup bu amacı yerine getirirken, kanunen kendisine verilen imkanları kullanarak bunları olcut kabul etmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı; kısacası idarenin kendi oğretmenini ve yoneticisini secerken, her turlu somut bilgi ve belgeyi olcut kabul etmesinde hukuka aykırı bir taraf olmadığı savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DUŞUNCESİ:
Bozma kararına uyulmak suretiyle, Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği'nin 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresinin ve 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" ibaresinin iptaline karar verilmesi gerektiği duşunulmuştur.
DANIŞTAY SAVCISI DUŞUNCESİ:
Davacı Sendika tarafından, 01/09/2016 tarih ve 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği'nin "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin, ''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin, ''Oğretmen atama'' başlıklı 13. maddesinin, ''Yoneticiliğe gorevlendirme'' başlıklı 14. maddesinin ve ''Geciş hukmu'' başlıklı Gecici 1. maddesinin iptali istemiyle acılan davada; Danıştay İkinci Dairesince, "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendindeki "Başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak" ibaresinin iptaline; aynı bentte yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresi yonunden ise davanın reddine; ''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendindeki "Başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak" ibaresinin iptaline; aynı bentte yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" ibaresi yonunden ise davanın reddine; "Oğretmen atama'' başlıklı 13. maddesi yonunden davanın reddine; ''Yoneticiliğe gorevlendirme" başlıklı 14. maddesi yonunden davanın reddine; ''Geciş hukmu'' başlıklı Gecici 1. maddesi yonunden karar verilmesine yer olmadığına; hukmedilmiş, davacı Sendika tarafından davanın reddine ilişkin hukum fıkrası, davalı idare tarafından ise, iptale ilişkin hukum fıkrası yonunden karar taraflarca temyiz edilmiş, yapılan temyiz incelemesi sonucunda, davalı idarenin temyiz istemi reddedilmiş, davacı Sendikanın temyiz istemi ise; kısmen reddedilmiş, dava konusu Yonetmeliğin 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ile 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan ibareye ilişkin kısmı yonunden ise, dava konusu Yonetmeliğin 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresi ile 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" koşulu, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesinin 4. fıkrası ile yapılan duzenlemenin genişletilmesi sonucunu doğurmakta olduğu, buna gore, bir soruşturma sonucunda tesis edilen ve cezalandırma amacı değil, salt bir tedbir niteliği taşıyan yer değişikliği ya da yoneticilik gorevinin sonlandırılması işlemlerinin, anılan maddede sayılan cezalardan ve atanılacak olan gorev de yine aynı maddede sayılan gorevlerden olmadığından, soz konusu maddedeki koşulların genişletilmesi sonucunu doğuran duzenlemelerde hukuka uygunluk gorulmediği gerekcesiyle kabul edilerek Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca bozulmuştur.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulu Kanunu'nun 49. maddesine gore Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davalarda, temyiz incelemesi sonucu bozulan kararlar uzerine, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarının kararlarına uyulması zorunludur.
Acıklanan nedenle, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararına uyularak, bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi, yukarıda anılan Yasa hukmu gereği olduğundan, anılan Kurul kararında belirtilen gerekce doğrultusunda karar verilmesi gerektiği duşunulmektedir.
TURK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Dairemizin 24/12/2019 gunlu, E:2016/13544, K:2019/7431 sayılı kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 27/05/2021 gunlu, E:2020/1254, K:2021/1058 sayılı kararıyla kısmen bozulması uzerine, 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine gore Danıştay dava dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdiği kararların temyizen bozulması halinde ısrar hakkı tanınmadığından bozma kararına uyularak, Tetkik Hakiminin acıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bilgi ve belgeler de incelenmek suretiyle, bozulan kısım yonunden işin gereği duşunuldu:
İNCELEME VE GEREKCE :
İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlem tarihi itibarıyla;
Turkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 124. maddesinde; "Başbakanlık, bakanlık ve kamu tuzel kişileri, kendi gorev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tuzuklerin uygulanmasını sağlamak uzere ve bunlara aykırı olmamak şartı ile, yonetmelikler cıkarabilirler." hukmu yer almıştır.
652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Gorevleri Hakkında Kanun Hukmunde Kararname'nin 37. maddesinin 9. fıkrasında, "Ek: 1/3/2014-6528/22 md.) Yurt ici veya yurt dışında, yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ulkelerle işbirliği anlaşması cercevesinde kurulan ve ulusal veya uluslararası proje yuruten okul ve kurumlar, Bakan onayı ile proje okulu olarak secilen ve belirli eğitim reformu ve programları uygulanan okul ve kurumlar ile Bakan onayıyla doğrudan Bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak oğretmen atamaları ve yonetici gorevlendirmeleri Bakan tarafından yapılır. (Ek cumle: 2/12/2016-6764/8 md.) 2547 sayılı Yuksekoğretim Kanununun 38 inci maddesi kapsamında universitelerde gorev yapan oğretim elemanlarına bu okullarda okul mudurluğu gorevi verilebilir." hukmune yer verilmiştir.
Aynı maddenin 10. fıkrasında ise, "(Ek: 1/3/2014-6528/22 md.) Oğretim uyeleri ile Bakanlıkta gorev yapmakta olan oğretmenlerin dokuzuncu fıkra kapsamındaki kurumlara atanma ve gorevlendirilmelerinde bu Kanun Hukmunde Kararname, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer mevzuatın sınavlar ve atanmaya ilişkin hukumleri uygulanmaz. Dokuzuncu fıkra kapsamındaki kurumlara yonetici gorevlendirmeleri ozluk hakları, atanma ve terfi yonunden kazanılmış hak doğurmaz." hukmune yer verilmiştir.
652 sayılı Kanun Hukmunde Kararname'nin 37. maddesinin dokuzuncu fıkrasına dayanılarak hazırlanan davaya konu "Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği" 01/09/2016 gunlu, 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği'nin; "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresi ile ''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" ibaresinin iptali istemi yonunden;
Dava konusu Yonetmeliğin "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde, "Başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak." hukmune,
''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde, "Başvurunun son gunu itibarıyla, son dort yıl icinde adli veya idari soruşturma sonucu aylıktan kesme ya da daha ust ceza almamış olmak veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak." hukmune yer verilmiştir.
Bu hukumler, oğretmen ya da yoneticinin gecirdiği soruşturma sonucunda idari bir tedbir olarak gorev yerinin değiştirilmiş olmasını proje okullarına atanabilmenin onunde bir engel olarak duzenlemiştir.
23/07/1965 tarih ve 12056 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe giren 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Kapsam" başlıklı 1. maddesinde; "Bu Kanun, Genel ve Katma Butceli Kurumlar, İl Ozel İdareleri, Belediyeler, İl Ozel İdareleri ve Belediyelerin kurdukları birlikler ile bunlara bağlı doner sermayeli kuruluşlarda, kanunlarla kurulan fonlarda, kefalet sandıklarında veya Beden Terbiyesi Bolge Mudurluklerinde calışan memurlar hakkında uygulanır." duzenlemesine yer verilmiştir.
Yine aynı Kanun'un "Disiplin" başlıklı 7. bolumde yer alan "Uygulama" başlıklı 132. maddesinde; "(1) Disiplin cezaları verildiği tarihten itibaren hukum ifade eder ve derhal uygulanır. Aylıktan kesme cezası, cezanın veriliş tarihini takip eden aybaşında uygulanır. Verilen disiplin cezaları ust disiplin amirine, Devlet memurluğundan cıkarma cezası ayrıca Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. (4) Aylıktan kesme cezası ile tecziye edilenler 5 yıl, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile tecziye edilenler 10 yıl boyunca daire başkanı kadrolarına, daire başkanı kadrosunun dengi ve daha ustu kadrolara, bolge ve il teşkilatlarının en ust yonetici kadrolarına, duzenleyici ve denetleyici kurumların başkanlık ve uyeliklerine, vali ve buyukelci kadrolarına atanamazlar." hukmu yer almaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca oğretmen kadrolarında gorevli personelin 657 sayılı Kanun'a tabi olduğu konusunda tartışma bulunmamaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hukumlerinde, Devlet memurlarının hangi cezalar uyarınca hangi kadrolara atanamayacakları acıkca ifade edilmiştir.
Buna gore; aylıktan kesme cezası ile tecziye edilenler 5 yıl boyunca; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile tecziye edilenler 10 yıl boyunca daire başkanı kadrolarına, daire başkanı kadrosunun dengi ve daha ustu kadrolara, bolge ve il teşkilatlarının en ust yonetici kadrolarına, duzenleyici ve denetleyici kurumların başkanlık ve uyeliklerine, vali ve buyukelci kadrolarına atanamayacağı gorulmektedir.
Kanun koyucu tarafından, yukarıda sayılan cezalar ve ongorulen yasaklamalar dışında, alınmış olan bir idari tedbirin sonucu itibarıyla bir yaptırıma bağlanmadığı, yani herhangi bir goreve atanma konusunda engel olarak duzenlenmediği gorulmektedir.
Soruşturma sonucu gorev yeri değişikliği veya yoneticilik gorevinin sonlandırılması, bir disiplin cezası değil, idari bir tedbirdir. Bu tedbir, hizmetin işleyişinde oluşacak aksaklıkları onlemek, calışma ortamının huzurunu sağlamak, kamu gorevlisinin yıpranmasını onlemek gibi, nihayetinde kamu hizmetinin duzgun işlemesini sağlama amacına hizmet etmektedir. Yani amac, kamu gorevlisinin cezalandırılması değil, kamu hizmetinin aksamadan ve kamu duzeninin bozulmadan işleyişine devam etmesidir.
Bu durumda, dava konusu Yonetmeliğin 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" koşulu ile 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" koşulu, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesinin 4. fıkrası ile yapılan duzenlemenin genişletilmesi sonucunu doğurmaktadır. Buna gore, bir soruşturma sonucunda tesis edilen ve cezalandırma amacı değil, salt bir tedbir niteliği taşıyan yer değişikliği ya da yoneticilik gorevinin sonlandırılması işlemleri, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesinde sayılan cezalardan ve atanılacak olan gorev de yine aynı maddede sayılan gorevlerden olmadığından, 657 sayılı Kanun'un 132. maddesindeki koşulların genişletilmesi sonucunu doğuran duzenlemelerde hukuka uygunluk gorulmemiştir.
KARAR SONUCU:
Acıklanan nedenlerle;
1. 01/09/2016 tarihli, 29818 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Ozel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yonetmeliği'nin "Oğretmen olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya soruşturma sonucu gorev yeri değiştirilmemiş olmak" ibaresi ile ''Yonetici olarak gorevlendirileceklerde aranacak genel şartlar'' başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "veya yoneticilik gorevi uzerinden alınmamış olmak" ibaresinin İPTALİNE;
2. Nihayetinde dava kısmen iptal, kısmen ret, kısmen karar verilmesine yer olmadığı şeklinde sonuclandığından, aşağıda dokumu yapılan .-TL yargılama giderinin haklılık oranına gore yarısı olan .-TL'lik kısmının davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, diğer yarısı olan .-TL'nin davacı uzerinde bırakılmasına, artan posta ucretinin kararın kesinleşmesinden sonra aidiyetine gore taraflara iadesine;
3. Bakılan davanın kesinleşen kısımları icin davalı idare ve davacı lehine vekalet ucretine hukmedildiğinden, bu aşamada davalı idare ve davacı lehine yeniden vekalet ucretine hukmedilmemesine;
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gun icerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu acık olmak uzere, 01/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.