Otizm bireylerin sosyalleşmesini, sozlu ve sozsuz iletişim becerilerini olumsuz etkileyen bir bozukluktur. Bunlarla beraber otizmli bireylerde sıklıkla tekrarlayıcı davranışlar ve ilgilerini ceken konuların cok az olduğunu goruyoruz. Daha once Otizm başlığı altında bu bulguların gorulduğu değişik tanılar sınıflandırılırken, şimdi butun tanılar Otizm Spektrum Bozukluğu olarak adlandırılmaktadır. Burada spektrum ile bulguların ve bu bulguların şiddetinin bireyden bireye değişiklik gosterdiği kastedilmektedir.
Otizm beyin gelişimi ile ilgili bir bozukluk olup nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Otizmin gen cevre etkileşimi ile ortaya cıktığı duşunuluyor. Otizmde kanıtlanmış tek etken ileri baba yaşı. Aşılar ile ilgili yapılan geniş caplı araştırmalar sonucu, otizmin aşılama ile ilgisinin olmadığı kanıtlanmış.
Otizm (autism) kelimesi ice donuk olmak demektir ve yunanca autos (kendi, ben) kelimesinden gelmektedir. Otizmli bireyleri değerlendirdiğimizde en onemli bulgunun sosyalleşememek olduğunu goruruz. Bunun nedeni otizmin en temel bulgusu olan “sosyal-iletişimsel” yetersizliklerdir. Otizmli bireyler iletişim becerilerini ve sosyal ipuclarını zamanında kazanamadıklarından insanlarla ilişki kurma gucluğu yaşarlar. Erken donem belirtileri arasında ismine donmeme, goz goze gelmeme, parmağı ile işaret etmeme, kelime soylememe, gulumsendiğinde karşılık olarak gulumsememe on plana cıkar. Bunların 1.5 yaş civarında olmaması durumunda otizmden şuphelenmek gerekebilir. Sosyal-iletişimsel yetersizliklerin yanında bir diğer bulgu tekrarlayıcı davranışlar ve kısıtlı ilgi alanıdır. Genelde otizmli bireylerde tekrarlayıcı motor hareketler, aynı şeyleri yapmakta ısrar ve bazı takıntılar eşlik edebilmektedir.
Otizm tanısının son yıllarda daha sık konulduğu, bunun en belirgin nedeninin otizm ile ilgili farkındalığın artması olduğu duşunulmektedir. Cocuklarda ilk 3 yaşta aşırı ekran maruziyetinin iletişim becerilerini geciktirmesi bu duruma katkıda bulunan bir faktor olabilir. Ayrıca ileri ebeveyn yaşı gibi faktorler de bu durumu etkileyebilir. Otizm tanısı klinik değerlendirme ve gozlem ile konulur. 2 Yaş civarı konulan tanının guvenirliği yuksektir.
Otizmde klinik gidişi etkileyen faktorler; bireyin zeka durumu, belirtilerinin şiddeti, dil becerileri, eşlik eden bozukluklar ve eğitsel faktorlere erken yaşta başlama olarak gosterilmiştir.
Otizm tanısı konulduktan sonra yapılacak ilk iş, otizm belirtilerine ve cocuğun davranışlarına yonelik ozel eğitime başlamaktır. Ailenin detaylı bilgilendirilmesi ve desteklenmesi cok onemlidir. Devletin karşıladığı eğitim saatleri yetersiz olduğu icin ailelerin, ev icerisinde eğitimi surdurmeleri gerekir. Otizm tedavisinde ilac tedavisi, davranış sorunlarını azaltmak ve cocuğun eğitimden daha iyi fayda gorebilmesi icin duzenlenir.
Otizm tedavisinde; diyet, ağır metallerden arındırma, norofeedback, duyu butunleme gibi etkinliklerin otizmin temel belirtileri olan sosyal-iletişimsel yetersizlikler ve tekrarlayıcı davranışlar uzerinde bir etkisi gosterilememiştir.
Otizmde Aile Desteği
Tanı koyulduktan sonra ailelere buyuk gorev duşmektedir. Cocuklarına otizm tanısı konulan anne ve babalar buyuk uzuntu yaşayabilir, bu durumdan ruhsal olarak etkilenebilir. Ancak ailelerin oncelikle kendi beden ve ruh sağlıklarını korumaları gerekir. Otizmli cocuğun hayata kazandırılmasında en buyuk destek ailesi olacaktır. Aileler gerektiğinde bir ruh sağlığı uzmanından yardım almalılar.
Ailelerin cocuğun eğitime başlamasını, gelişimini takip etmesi gerekir. Cocuklarının takibi, yapılması gerekenleri ve ortaya cıkacak sorun ile ilgili bilgileri uzman kişilerden ve guvenilir kaynaklardan alımalıdır. Bu sebeplerle, bir cocuk psikiyatristinin takibinde olmaları ve adım adım eğitim hedeflerini belirlemeleri onerilir.
Otizmli cocuğu olan diğer ailelerin bulunduğu destek grupları ile irtibat halinde olmak her zaman fayda sağlayabilir. Cocuğun eğitim surecinin iyi bir takip altına alınması gerekmektedir, aileler surekli bu surece dÂhil olmalı ve cocuğun zihinsel gelişiminin onunu acmalıdır.
Ailenin eğitim programının icinde olması, cocuğun sosyal iletişim becerilerinin gelişmesine katkıda bulunması ve sorunlu davranışlarının değiştirilmesi acısından cok onemlidir.
Ailenin şunun farkında olması gerekir; cocuk ancak haftada iki kez ozel eğitim merkezine gidiyor, zamanının coğunu ailesi ile birlikte geciriyor. Bu nedenle ozel eğitimde yapılanları evde tekrarlamaları gerekir.
Ailelerin evde yapmaları gereken aktiviteler:
-Cocuğu uzun sure kendi haline bırakmadan, televizyon izletmeden, oyun oynamak, aktiviteler yapmak ve surekli konuşarak iletişim kurmak,
-Cocuğunuza surekli ismiyle seslenin, eğilip goz hizasına inip seslenmeye calışın, bazen elinizde ses cıkaran bir nesne olsun, bu nesneyi goz hizasına getirerek, ismi ile seslenin, baktığında alkışlayın, sevdiği bir yiyecek verin,
-Basit komutları oğretmeye calışın; ismiyle seslenin, baktıktan sonra “gel” deyin. Yanınıza gelirse “Aferin, cok guzel geldin” deyip sevdiği yiyecekten kucuk bir parca verin, alkışlayın, gulumseyin, eğer yanınıza gelmezse elinizle gel işareti yaparken “gel” deyin. Yanınıza gelirse yine aynı şekilde odullendirin. İşaretle gosterdiğiniz halde de gelmezse, yanına gidin, “gel” diyerek cocuğun elinden tutun ve bulunduğunuz yere getirin. Yine odullendirmeyi unutmayın. Cocuğun yavaş ilerleyeceğini unutmayın ve sabırlı olun.
-Cocuk bir komutu oğrendikten sonra başka bir komutun oğretim aşamasına gecin (gel, tut, al vb.).
-Cocukla gun icinde sık sık oyun oynayın. Basit oyunlar oynamaya calışın. Oyun oynarken abartılı sesler ve abartılı yuz ifadeleri kullanın. Orneğin arabaları carpıştırırken yuksek şekilde araba sesi cıkartın ya da top oynarken cocuk topu size atarsa “yaşasın” diye sevincinizi cok belli eden ifadeler kullanın.
Top oynama, lego yapma, araba surme gibi oyunlar ile başlayabilirsiniz.
Oyunlara nesnelerin isimlerini soyleyerek başlayın, sonra oyunu kurmaya ve cocuğunuzu katmaya uğraşın.
Top oynarken;
-Cocukla karşılıklı oturun. Eşiniz de destek icin cocuğun hemen yanına oturabilir.
-Topu yerden yuvarlayarak cocuğa atın. “Oley” ya da “yaşasın” gibi ifadeler kullanın. Cocuğun da topu size atması icin teşvik edin. Eğer cocuk tepki vermezse eşiniz cocuğun ellerinden destekleyerek topu atmasını sağlasın ve yine “Aferin, topu cok guzel attın” diyerek odullendirin. Alkışlayabilir veya sevdiği yiyecekten verebilirsiniz.
-Cocuğun dikkatini cekebilmek icin topla abartılı hareketler yapın. Topu havaya atıp tutun. Topu havadan cocuğa atın. Eşinizin yardımıyla yakalamasını sağlayın. Odullendirmeyi unutmayın.
Araba surerken,
-Arabayı elinize alın ve cocuğun ismini soyleyerek “bak araba” deyip cocuğa gosterin.
-Arabayı ses cıkararak surun. Cocuğun da surmesi icin teşvik edin. Yapmıyorsa elinin uzerinden destek vererek surmesini sağlayın. Yaptığı zaman “Aferin cok guzel surdun” deyin, alkışlayın veya sevdiği yiyecekten bir parca verebilirsiniz.
-Cocuk arabayı eline aldığında tekerleğini cevirmeye calışabilir ya da hicbir şey yapmadan bakabilir. Bu durumda hemen mudahale edip arabayı yere koyarak surmesi icin teşvik edin.
-Siz arabalardan birini surerken eşiniz de cocuğu eliyle desteklesin ve o da diğer arabayı sursun. Karşılıklı ses cıkararak arabalara yarış yaptırın ya da carpıştırın.
Legolarla oynarken,
-Kupleri ust uste koyarak kule yapın. Cocuğun da kupleri koyması icin teşvik edin. Kup koyarsa alkışlayın ve odullendirin.
-Ust uste koyduğunuz kupleri abartılı sesler cıkararak elinizle veya topla devirin. Gulumseyin ve alkışlayın.
-Tum oyunları benzer şekilde basit ve işlevine gore oynamaya calışın. Her seferinde ismini soyleme ve goz temasını sağlamaya calışmak ve odullendirmek iyi olur.
-Cocuğunuz gunluk işlerinizde yanınızda olsun, yaptığınız şeyleri anlatın, nesnelerin ismini soyleyin, nesneyi soylerken ağzınıza yakın tutun ve cocuğunuzun ağzınızın hareketlerini de gormesini sağlamaya calışın.
-Konuşamayan cocuklarda, nefes egzersizleri ve ağız hareketleri yaptırmaya calışın. Balon şişirme, bir şeye ufleme, mum sondurme, sakız ciğneme, pipetle icecek icme, ağız kenarı yalama gibi hareketleri karşılıklı yapabilirsiniz.
-Beraber hayvan sesleri cıkarmak hem dil gelişimi hem de taklit yeteneği acısından cok faydalıdır. Hayvan sesleri cıkaran bir oyuncak veya resimleri gosterip, once ismini soyleyip sonra ses cıkarmak yararlı olur. Oncelikle kopek, kedi, kuzu, inek gibi kolay sesleri cıkaran hayvanlardan başlayın. Her seferinde hem hayvanı gosterin hem sesini cıkartın. Ağzınıza dikkat etmesini teşvik edin. Cocuk bir sesi cıkarmayı başardıktan sonra diğer sese gecin.
-Cocuğunuzla hayali oyunlar oynamaya calışın, bir nesneyi alıp telefonla konuşuyor gibi yapabilir, bir kaptan yemek yiyor gibi yapabilirsiniz.
-Cocukların kelime kullanımını arttırmak icin mumkun olduğunca cok kelime tanımaları gerekmektedir. Bunun icin nesneleri, hayvanları, renkleri şekiller ile gostermek, “Ali bak bu elma, Ali bak bu kırmızı, Ali bak bu bir at” şeklinde soylemek, sonra soylediğimiz nesneyi, rengi, hayvanı bir kutu icine atmasını istemek; her seferinde gulerek alkışlamak, odullendirmek iyi olur. Orneğin, yuz organlarını tanıma calışması yaparken. “Ali, burun nerede?” diye sorun. Elinizle burnunuzu gosterin, sonra onun elini tutarak, onun burnuna dokunun, “işte burun” deyin ve alkışlayın. Bunları sık sık yapın.
-Otizmli cocuklar zamir kullanma konusunda sorun yaşayabiliyorlar. Bunu desteklemek icin, cocuğunuz bir hareket yaptıktan sonra “kim yaptı” diye sorun. “Ben” demesini teşvik edin. Sonrasında eli ile kendisini gosterip “ben” demesini sağlamaya calışın. Aynı şekilde, “bu kimin kazağı” diye sorun. “Benim” demesini teşvik edin. Soylemediğinde, siz yaparak destek olun.
-Cocuğunuza evet-hayır kullanımını oğretmek icin, bir nesne gosterin ve soru sorun. Orneğin, “Ali, bu top mu?”, cocuğunuzun evet, demesini teşvik edin; ya da aynı nesneye “bu elma mı” diye sorun. Hayır demesini teşvik edin. Sonra alkışlayıp, odullendirin.
-Cocuğunuza var-yok kavramını oğretmek, bir şeyin bulunmadığını soylediğinizde ofke nobetlerinin azaltılması acısından cok onemlidir. Resimli kartlar kullanarak; bak elma, bak araba diyerek ilgisini cekin. Sonrasında “elma var mı” diye sorun, “var” diyerek cevap verin; “kopek var mı” diye sorun, “yok” diyerek cevap verin. Gulerek ve alkışlayarak onun da cevap vermesi icin teşvik etmeye calışın.
Ofke Nobetleri ve Saldırganlık
Otizmli cocukların ofke nobetleri ve saldırgan davranışları, genellikle istedikleri bir şey yapılmadığında, kafalarındaki duzen bozulduğunda, kendilerini baskı altında hissettiklerinde, bazen de nedenini yetişkinlerin bilemediği ya da anlamadığı zamanlarda ortaya cıkabilmektedir. Ofke nobetleri ve saldırganlığın, otizmli cocukların cevrelerinde olup biteni anlayamamalarından dolayı yaşadıkları gerilimin bir sonucu olduğuna da inanılmaktadır. Boylesi bir gerilimin cocukların ilişkilerini bozması, cevresindekileri caresiz bırakması hatta korkutması da kacınılmazdır. Ayrıca bu davranışlar otizmli cocuğun oğrenme yaşantısını da olumsuz etkileyecektir.
Boyle durumlarda:
-Ofke nobetine sebep olan etmenler varsa bulunmalı ve mumkunse ortadan kaldırılmalıdır.
-Cocuğun davranışları karşısındakileri asla korkutmamalıdır.
-Cocuğun bunu başkalarına zarar vermek icin yapmadığı, bunun kendini ifade etme bicimlerinden biri olduğu anlaşılmalıdır.
-Cocuğa kendini ifade edecek doğru kanallar oğretilmelidir (konuşamayan bir cocuğa, istek ve ihtiyaclarının resimlerinin olduğu bir defter hazırlanması gibi)
-Ofke nobeti bitince, 2-3 saniye sessiz kaldıktan sonra cocuğun bu davranışı dikkate alınmalı ve ovulmelidir (aferin, şimdi sakin oturuyorsun gibi).
-Yani cocuk ofke nobeti yaşadığı icin cezalandırılmamalı, ofke nobeti bitince sakinleştiği icin odullendirilmelidir.
-Değiştiremeyeceğiniz davranışları kabul etme, eğer cocuğu olumlu etkiliyorsa, zararsız rutine binmiş davranışlara musaade etmek ve bunlara uyumlu hareket etmek fayda sağlar.
-Otizmli cocuklarda, tekrarlayıcı davranışlar, değişime direnc gosterme, takıntıların huzursuzluklarını azaltmaya yardımcı olduğu duşunulmektedir.
-Otizmli bireyle dışarı cıkma, arabaya binme, market alışverisi yapma sırasında da boyle ofke nobetleri yaşanabilmektedir. Unutmamalıyız ki otizmli bireylerin duyuları cok hassastır, ışıktan, sesten, kokulardan aşırı etkilenebilmektedirler. Boyle bir durumda sakin bir yere almaya calışmak, gurultulu, ışıklı ortamdan uzaklaşmak, basit kelimeler ile onu anladığımızı soylemek gerekir.
-Cocuğunuzun otizmden kaynaklı motivasyon eksikliği ve cabuk sıkılmaları olacağının farkında olarak oğrenmeyi eğlenceli faaliyetlerle ve odullendirmelerle geliştirmeye calışın. Dikkat dağınıklığı, aşırı hareketli olma, davranış sorunları, ofke nobetleri, uyum bozucu takıntıların varlığında cocuk psikiyatristinizden yardım isteyin.
[h=2]İstanbul Cocuk Psikolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Otizm spektrum bozukluğu ve otizmli cocuğu olan ailelere oneriler
Sağlık0 Mesaj
●32 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Otizm spektrum bozukluğu ve otizmli cocuğu olan ailelere oneriler