VELİLER:

Okula uyum surecinde veliler stres yaşarlar ve bu da cocuklara yansır. Veliler, kendilerinin duyduğu kaygıyı cocuklarına yansıtmamalıdır, hatta kendileri bunu yaşamamalıdır ki psikolojik olarak ortam gergin ve endişeli olmamalıdır.

Okula başlama olayını veliler gozlerinde cok buyutmemeliler ve ozel anlam yuklememeliler. Bu durumda abartı yaşanırsa cocuk, endişe duyulabilecek bir ortama gideceği mesajını alır.
Mumkunse okulla ilgili alış-verişler birkac gune sıkıştırılmadan kısım kısım yapılmalıdır. Cocuk yavaş yavaş benimsemelidir. Kızım /oğlum bu yıl okula başlayacak, bakalım ne yapacağız? Şeklinde cumleler kurarak eş, dost ve akrabalara cocuğun yanında konuşulmamalıdır. Ya da ''buyudu, artık okula gidecek, yeni kalemler, silgiler aldık'' deyip durumu abartmamak gerekir.
Okulun ilk gunu daha onceden tanışmış olduğu arkadaşı varsa birlikte gitmelerinde yarar olur, bunun dışında aynı sınıfta olacakları belli olan cocukların velileri iş birliği yaparak cocuklarını bir oyun parkında bir araya getirip tanıştırabilirler.
Cocukların uyku saatlerine onem verip, yeteri kadar uyumaları ve dinlenmeleri sağlanmalı, cocuklarını stres ve gerginlikten korumalıdırlar.
Okullarda alıştırma programlarına katılınması- ilkoğretim okulları, ilk sınıfın bir hafta once eğitim-oğretime başlaması- okulun kalabalık hale gelmeden, daha sakin şekilde okula alışma daha rahat olacaktır.

OĞRETMENLER:

Oğretmenler, cocuklara yakınlık ve samimiyet gostermelidirler, sevecen olmalıdırlar.
Kendileri de yeteri kadar dinlenmiş, stres ve problemlerden arınmış olarak yeni oğretim ve eğitim yılına başlamalıdırlar.
Cocuklardan gelen tepkileri, davranışları dikkate almalı ve her duruma karşı kendilerini hazır hissetmelidirler.
Oğretmenler cok guzel oyun bilgi ve uygulamalarını ortaya koyabilecek yeterlilikte olmalı ve bu birleştirici, gergin ortamı rahatlatıcı faktoru cok iyi değerlendirebilmelidirler.
Oğretmenler velilerle cok iyi diyalog icinde olmalı ve velilerin cocukları ile ilgili endişelerini gidermelidirler.
Oğretmenler, cocuklar arasında ayrım yapmamalıdır.
Oğretmenler mesleğini mutlaka severek yapmalıdır.

SUREC KISA SUREDE NASIL ATLATILABİLİR?

Surecin kısa surede atlatılması veli-oğretmen işbirliği ile olabilir. Veli okulda bazı kuralların olabileceğini ve bunların cocuklar icin var olduklarını anlatmalı, belli saatlarde ders yapılacağını belli zamanlarda dinlenme olacağını acıklamalılar. Hep oyun ve teneffus olursa bircok guzel bilgi oğrenilemeyeceği anlatılmalı, kendisinden kucuk olan cocukların bugun kendisinin oğrendiklerini bilmedikleri, bunun cok guzel birşey olduğu sakin ve guleryuzlu şekilde anlatılmalıdır. Cok fazla detaya girerek, asıl kavratılmak
gereken kacırılmamalı, ilgi dağıtılmamalıdır.

Cocukların en kucuk başarıları gozden kacırılmamalı ve onceleri biraz abartılarak, yureklendirilip dersleri, okulu ve oğretmenini sevmeleri sağlanmalıdır.
İlk gunler cocuklar, okul arkadaşları ile okul dışında da bir arada olmaları planlanmalı ve okul dışı paylaşımlardan yararlanılmalıdır.

İlk gunler velilerin kademeli olarak sınıfta, sınıf dışında, okul bahcesinde olabilmeleri sağlanmalı, daha sonraları kararlı tutumla ''artık sen okulunda oğretmenin ve arkadaşlarınla birlikte olacaksın'' şeklinde bir yaklaşım gosterilmelidir. Surec cok fazla esnetilmemelidir.

Ozel sorunu olan ve uyum sağlamakta zorlanan cocuklar pedagoglara yonlendirilmeli ve sınıfı olumsuz etkilemelerinin ve sureci uzatmalarının onune gecilmelidir. Bu, zaman ve emek israfından uzaklaşmak demektir, dikkate mutlaka alınmalıdır.

OZNUR SİMAV – PEDAGOG
PSİKOLOJİK DANIŞMAN- OĞRENCİ KOCU

[h=2]İstanbul Cocuk Gelişim Uzmanı uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]