Kahve, tarihcesi, besinsel değeriKahve, kokboyasıgiller (Rubiaceae) familyasının Coffea cinsinde yer alan bir ağac ve bu ağacın meyve cekirdeklerinin kavrulup oğutulmesi ile elde edilen tozun su ya da sut ile karıştırılmasıyla yapılan icecektir.
Kahve ağacı, cicekleri beyaz ve hoş kokulu, kirazı andıran kırmızı meyvasının icinde iki cekirdek bulunan, dikildikten yaklaşık 3 yıl sonra meyve vermeye başlayan ve 30-40 yıl boyunca aralıksız meyve veren bir ağac turudur. Doğal haline bırakıldığında 8-10 metreye kadar uzayan ağac, meyvelerin kolay toplanabilmesi icin surekli budanarak 4-5 metre uzunluğunda bir calı boyutunda tutulur. Kahvenin defne yaprağına benzer derimsi ve kenarları dalgalı kışın dokulmeyen koyu, parlak ve sivri uclu yaprakları vardır. Bol yağış alan, ortalama sıcaklığın 18-24° C arasında bulunduğu ve don olayının gorulmediği, ekvatorun 25 Kuzey’i – 30 Guney’i arasındaki kuşakta yetişir. Soğukta ağac olur, ayrıca ani ısı değişiklikleri de ağaca zarar verir. Nemli ortamı sevdiğinden, kahve ağacının duzenli yağışın olduğu tropik bolgelerde yetiştirilmesi gerekir. Doğada pek cok yetişen turu olmasına rağmen yalnızca coffea arabica ve coffea robusta adındaki turlerin tarımı yapılmaktadır.
Kahve ciceği beyaz renktedir ve yasemin gibi kokar. Kahve meyvesi; buyukluğu, şekli ve rengindeki benzerlikler nedeniyle “kahve kirazı” olarak da adlandırılmaktadır. İcinde ince iki cekirdek bulunur. Bazı kahve ağaclarının meyvesinden iki yerine bir tane cekirdek cıkar. Bu cekirdek (peaberry), diğerlerine gore cok daha yuvarlak bir şekle sahiptir. Tek olarak cıkan cekirdekler, diğerlerinden ayrılarak uretim surecinden gecirilir. Genellikle fiyatları da normal kahveye gore cok daha pahalıdır. Kahve meyvelerinin cok duzenli kontrol edilmeleri gerekir, cunku olgunlaştıktan sonra 14 gun icinde curumeye başlarlar.
Tropikal iklime bolgelerde ağırlıklı olarak tarımı yapılmaktadır. Toprak, aldığı su, guneşlenme zamanı, nem kahvenin tadını ve aromasını değiştirmektedir. Eğer kahve yanardağın eteğinde yetiştiriliyorsa kul kokuyor. Muz ağaclarının golgesinde yetişiyorsa daha aromatik bir tadı oluyor. Brezilya kahve uretiminde dunya birincisidir. Onu Vietnam ve Kolombiya takip eder.
[h=3]KAHVENİN BESİNSEL DEĞERİ[/h]1 fincan kahve ortalama 85 mg kafein icermektedir.Kahve, kafein haricinde yaklaşık 400 kimyasal, eser miktarda antioksidan ve niasin icerir. Ayrıca mineraller, tanen ve karamelize olmuş şeker icerir. Kahvenin kendisi kalori icermez ancak sut, krema ve şeker eklemesiyle kalorisi katlanır.kahve hazırlanırken icerisine sut veya şeker eklenmediği surece kahvenin besinsel değeri yoktur denilebir.. Kahvenin etken maddesi olan kafein mide salgısının aşırı artmasına sebep olur ve mide dokusu zayıf olan bireylerde ulser riskinin artmasına sebep olanilir. Bu nedenle mide rahatsızlığı olan kişilerin kahve tuketirken dikkatli olması gerekmektedir. Kafeinin kas ve sinir sistemini uyarıcı etkis vardır. Dolayısıyla kişiyi daha uyanık ve dikkatli duruma getirdiği soylenebilir. Bunun yanında devamlı kfein alan kişilerde uyku problemleri gozlenmiştir. Bireyler kafeine alışkanlık geliştirebileceği icin kahve icmedikleri zaman huzursuzluk, baş ağrısı gibi durumlardan şikayetci olabilirler.
Kafein, metabolik hız uzerinde de etkilidir. Vucutta yağ yıkımını hızlandırır ve kande serbest yağ asitleri ve gliserol artar. Kafein yağ hucresini kuculmekte ve metobolik hız uzerindeki etkisiylede kilo kaybına yardımcı olmaktadır.
Yapılan bir calışmaya gore kahve, yaşlı bireylerin daha hızlı duşunmesine sağlamakta ve hatırlama yeteneğinin artmasına yardımcı olmaktadır. 80 yaşın ustunde bulunan bayanlar ustunde yapılan calışmada, onceden kahve tuketimi olanların mental fonksiyon testlerinde daha iyi performans gosterdikleri, kucuk capta yapılan bir başka araştırmaya gore ise gunde 3 fincan kahve tuketmenin Alzheimer hastalığı gelişim riskini %60 oranında azalttığı bulunmuştur.
Kahvede bulunan alkaloidlerin bobrteklerden elektrolit emilimini engelleyerek idrar atımını artırdığı belirlenmiştir. Ayrıca aşırı kafein alımının idrarla kalsiyum atımınıda artırdığı bildirilmiştir. Vucuttaki kalsiyum dengesinin bozulmasına neden olduğu icin ozellikle yaşlı kişilerin kahve tuketirken daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
Aşırı kahve tuketen bireyler, kahveyi aniden keserlerse ilk birkac gun baş ağrısı, gerginlik, uyuklama gibi belirtilerle karşılaşabilirler. Bu durumda yavaş yavaş azaltmak cozum olacaktır.
Gunluk kafein alımı 300 mg’dan az olmalıdır. Bu nedenle kahve tuketirken 2-3 kupayı gecmemesine dikkat edilmelidir.

[h=2]Ankara Diyetisyen uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]