Vajinismus, cinsel birleşme denemesi esnasında, vajinanın dış ucte birini cevreleyen kaslarda meydana gelen, yineleyici veya surekli olabilen, istemsiz kasılmalardır. Vajinadaki bu kasılmalara; kadının tum bedenini kapsayabilen kasılmalar, bacaklarını kapatarak cinsel birleşmeye izin vermeme, yoğun bir korku ve sıkıntı hissi, penis girişinin olamayacağına dair kesin bir inanış eşlik eder.
Vajinismus tamamen psikolojik bir sorundur. Cinsel eğitim yetersizliği, cinsel konulardaki bilgi eksikliği, cinsellik hakkındaki yanlış inanışlar genel nedenler olarak gosterilebilir.
Yetişme cağlarında, cinsellikle ilgili kulaktan dolma edinilen yanlış bilgilenmeler yerleşik inanclara yol acmakta ,bu inanışlarda vajinismusa neden olabilmektedir. Vajinismuslu kadınlarda sıklıkla
“ cinsel ilişkinin acı veren bir şey olduğu”, “ vajinanın penisin giremeyeceği kadar dar olduğu”, “ kızlık zarı yırtıldığında cok miktarda kanama olacağı “ , “ vajinada penis girişini engelleyen bir engel olduğu” şeklinde yerleşik ve yanlış inanışlar vardır. Cinsel taciz veya tecavuze uğrayan kadınlarda ve nadir olarak jinekolojik muayene sonrasında da vajinismus gorulebilmektedir.
Vajinismus hakkında oncelikle bilinmesi gereken , kadınlarda en sık gorulen cinsel işlev bozukluğu olduğu ve tedavisinde % 90 lara varan oranlarda tam duzelme ile sağlandığıdır.
Vajinismus ta Ortalama tedavi suresi 2-3 ay civarındadır Bazı zor vakalarda bu sure uzayabilmektedir.
Bu sure icinde 6-8 terapi goruşmesi gercekleşmektedir. Bu goruşmelere, ciftlerin yalnız başlarına ve beraberce gelmeleri istenir. Bazen eşler vajinismusun kadının sorunu olduğunu duşunerek tedavi surecine katılmak istemezler. Terapi başlamadan once erkeğin boşalma kontrolu ve sertleşme işlevi sorgulanır ve gerekirse her iki tedavi ortak olarak surdurulur.
Terapi sureci, cinsel bilgilenmeden başlar. Cinsel birleşme, tedavinin en son aşamadır. Vajinismusu cinsel birleşme fobisi (korkusu) olarak tanımlayabiliriz. Dolayısıyla, vajinismus tedavisinin de, tum fobik durumların tedavisinde olduğu gibi, korkunun uzerine aşamalı olarak gitmek olduğunu soyleyebiliriz.

Onceden uygulanmış başarısız tedavi girişimleri, gecmişte yaşanmış olumsuz cinsel deneyimler, jinekologlar tarafından uygulanan kızlık zarı ameliyatları terapi surecini olumsuz etkileyen faktorlerdendir. Ancak, tum olumsuzluklara rağmen ciftlerin arasındaki ilişkinin gucu ve tedaviye olan motivasyonları tedavi surecini belirleyen en onemli faktorlerdendi.

[h=2]Rize Psikiyatri uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]