Gebe kalmakta zorluk ceken kadınlarda infertilitenin nedeni olarak goz onunde bulundurulması gereken bircok potansiyel neden vardır. Bu sebepler genellikle yumurta uretimi, tubal problemler ve uterin problemlere dayanmaktadır. Bu potansiyel problemlerden her biri fertilite tedavisine başlamadan once değerlendirilmelidir.

Ovulasyon (Yumurtlama)
Normal ovulasyon fertilize olabilecek matur yumurta uretimi icin gereklidir. Ovulasyondaki duzensizlik gebe kalmayı zorlaştırabilir ve infertiliteye neden olabilir. Ovulasyon problemi olan kadınlar genellikle duzenli aralıklarla adet gormezler. Ovulasyonu değerlendirmede adetlerin gunluğunu tutmak oldukca yardımcı bir arac olabilir. Duzenli adetler, ovulasyon tarihinin tahminini kolaylaştırır. Bazı kadınlar, bazal vucut ısısı grafiği ve ovulasyon belirleyici kitlerin kombinasyonundan oluşan menstrual takvim belirleyici kullanmaktadır. Bunlar infertilitenin potansiyel nedenlerini değerlendirmede yardımcı olabilirken, taşınması zor ve pahalı da olabilirler. Ovulasyonu monitorize eden aletleri satın almanızı tavsiye etmeyiz. Bunun yerine menstruel siklusun orta donemlerinde duzenli aralıklarla cinsel birleşme daha efektif olabilir. Ovulasyon, adetin ilk gununden 14 gun once olur. Kadınlar kendilerinin fertil donemlerini, adetinin ilk gunu ve bir sonraki adetinin ilk gunu arasından 14 gun eksilterek tahmin edebilirler. Orneğin, adetleri arasında 32 gun olan bir kadın, 18. gunde en fertildir (kanamanın ilk gununu 1. gun hesaplarsak). Duzenli adet gormeyen kadınlar genellikle gebe kalmada zorluk cekerler. Adet gormemek ovulasyonun olmadığının işaretidir. Bu durum ovulasyon zamanlamasını bilmeyi ve bu zamana uygun olarak cinsel birleşmeyi imkansız kılar. Anovulasyon (ovulasyon yokluğu) ya da oligoovulasyonun (seyrek ovulasyon) en yaygın nedeni polikistik over sendromudur(PCOS)’dur. Diğer sebepler, prematur ovaryan yetmezlik, yaş ile ilişkili fertilite azalması ve prolaktin ya da tiroid hormon seviyeleri yuksekliği gibi endokrin anormallikleri icermektedir.

Endometriozis
Endometriozis, endometrial dokunun uterus dışına implante olduğu kronik bir durumdur (uterus ic tarafının icini kaplayan hucreler). Bu durum kronik pelvik ağrı ve infertilite ile ilişkili olabilir. Neden endometriozisin infertilite problemlerine sebep olduğu uzerine bir cok teoriler vardır. En guncel teorilerden biri, yerinden cıkan dokunun sperm ve yumurtaları olduren inflamatuar reaksiyona yol acmasıdır. Adetleri durdurmak endometriozisi kontrol etmede etkili bir yontem olmasına karşın, tedavi edici değildir. Laparoskopi ile endometriozisin ablasyonu, bir diğer kur sağlayan tedavi yontemidir. IVF(Tup Bebek) endometriozise bağlı infertilitede oldukca etkili bir yol sunmaktadır. Kadınlar gebeliği takiben endometriozise bağlı rahatsızlıklardan birkac yıl kurtulurlar. İnfertilitelerini değerlendirmek icin laparoskopi yapılan kadınlardan %35’inde endometriozis bulunmuştur. İnfertiliteye neden olduğu kadar pelvik ağrıya da neden olabilmektedir. Diğer lokalizasyonlar, onceki cerrahilerin insizyonlarını, vajen ve serviksi, barsak ve mesaneyi icermektedir. Ayrıca cok ender lokalizasyonlarda olabilir fakat yaygın değildir. Araştırmalar sonucunda endometriozisli infertil ciftlerde yapılması gerekenler konusunda cok buyuk ceşitlilik gostermektedir, fikir birliği yoktur. Tedavi endometriozisin yaygınlığı, şiddeti ve olgunun yaşına gore planlanmalıdır.

Uterin Faktorler
Uterusun yapısal anormallikleri, gebelik oranlarında azalmaya ve duşuk oranlarında artmaya neden olabilir. İnfertilite sebebi oluşuna ek olarak, uterin anomaliler, gebelik kayıplarına da neden olabilir. Neyse ki bu anormalliklerin bir coğu duzeltilebilmektedir.

Fibroidler (Myomlar)
Fibroidler, uterin kavite icinde yer aldığı zaman gebeliği engelleyen uterin kas tumorleridir. Fibroidler ayrıca pelvik ağrı ve duzensiz kanamalara neden olabilirler. İnfertilite ya da diğer problemlerin yokluğunda fibroidler genellikle tedavi edilmezler. Yapısal Anormallikler
İnfertilitenin değerlendirilmesi sırasında uterusun birkac gelişimsel anormalliği(Doğuştan gelen) karşımıza cıkabilir. Unicornuat uterus, septum ve septal uterus ve bicornuat uterus bircok yapısal anomaliden birkacıdır. Bu problemler, uterusun şekillendirilmesi sırasında ortaya cıkmaktadır. Unicornuat uterus, uterusun sadece bir tarafı normal olarak şekillendiğinde oluşur. Bicornuat uterus, uterusun iki tarafının da olduğu ve bu tarafların servikste birleştiği, uterus tepelerinde birleşmediği tiptir. Septum, uterusun icinde ayırıcı bir membranın bulunduğu normal kenarlı uterus tipidir. Histeroskopi, bu anomalileri değerlendirmede ve tedavi etmede kullanışlıdır. Uterusu değerlendirmede diğer etkili yontemler salin kontrast ultrason ve HSG(Rahim filmi)’yi icerir.

Tubal Faktorler(Tuplerin Kapalı Olması)
Fallopian tupleri, bir cok farklı mekanizma ile bloke olabilir. En yaygın sebeplerden bazıları enfeksiyon(PID), cerrahi ve endometriozistir. Fallopian tuplerinin blokajı sperm ve yumurtanın birleşmesini ve gebelik oluşmasını engelleyebilir. Bu blokaj ayrıca embriyonun normal transportunu engelleyebilir ve ektopik gebelik(dış gebelik) olasılığını arttırabilir. Mikrocerrahi, cerrahi alanı genişletmek icin yardımcı olan, operatif mikroskop ya da buyutucu lenslerin kullanıldığı cerrahi tipidir. Mikrocerrahi hasarlı fallopian tuplerini tamir edebilir ve alternatif tedavi olanağı sağlayabilir. Ancak mikrocerrahi ile tuplerin acılması sonucu başarılı bir gebelik elde etme olasılığı oldukca duşuktur. Bunun yerine alternatif olarak IVF (Tup Bebek) yontemine yonelmek coğu zaman daha mantıklı olmaktadır.

Hidrosalpinx
Hidrosalpinx, ici sıvı ile dolu, bloke olmuş fallopian tupu anlamındadır. Neosalpingostomi olarak adlandırılan mikrocerrahi tamiri blokajı acmakta ve gebeliğe izin vermede etkili bir yol olabilir. Ektopik gebelik riski ve cerrahi sonrası tubal skarın kapatma riski artmıştır. IVF(Tup Bebek), ektopik gebelikle ilişkili olan fallop tuplerinin tamirine mukemmel bir alternatif sunmaktadır. IVF yontemi secildiğinde ve hidrosalpinx mevcut ise gebelik oranlarını arttırmak icin tuplerin cıkarılması tavsiye edilir. Tuplerdeki sıvının gebelik oranlarını etkilediği duşunulmektedir. Bu nedenle IVF (Tup Bebek) tedavisi oncesinde ici sıvı dolu olan bu tupler laparoskopik cerrahi ile cıkarılmalıdır.

Acıklanamayan infertilite
Acıklanamayan infertilite bir dışlama tanısıdır. Bu durum, infertiliteye sebebiyet verdiği bilinen tum nedenlerin ekarte edilmiş olması anlamına gelmektedir. Semptomsuz kadınlarda laparoskopi ve endometrial biyopsi test ornekleri sıklıkla incelenir. Acıklanamayan infertilite oldukca sinir bozucu olabilir cunku insanlar cevap isterler. Neyse ki acıklanamayan infertilitesi olan ciftlerde tedavi yontemleri olumlu gelişmeler sunmaktadır.

Yaşla İlişkili İnfertilite
Bir cok kadın, yaşın fertilite uzerine olan buyuk etkisinin farkında değildir. Kadınlar, yaşamları boyunca sahip olacakları tum yumurtalarla doğarlar. Bu yumurta havuzu kadının yaşamı boyunca surekli azalmaktadır. Bu etkiler, 30 yaş altı kadınlarda gorulebilir ve 35 yaş ve uzeri kadınlarda yaygın bir problemdir. Bir kadın 40 yaşına ulaştığında gebe kalma olasılığında guclu bir azalma yaşar. Gebelikteki bu azalma az sayıda uygun yumurta ve yumurta kalitesinde azalmaya dayanmaktadır. Bu, varlığını surdurebilir olmayan yumurtalar ve kromozom anomalilerinde artışa yol acar. Kadınların yumurta uretim potansiyelini değerlendiren testler varken, yumurta fonksiyonlarındaki gerilemenin ustesinden gelebilen cok etkili tedaviler yokt

[h=2]Manisa Kadın Doğum uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]