Cocuk sahibi olan anne ve babaları,cocukların yetiştirilmeleri surecinde belki de en cok zorlayan konu, onlara cinselliğin nasıl anlatılacağıdır. Hemen hemen butun kulturlerde ve toplumlarda neredeyse bir tabu haline gelmiş cinsellik, ister kız, ister erkek olsun cocuklara acıklamakta anne babaları oldukca zorlayan bir sorun haline gelebiliyor.
Hayatın ve var oluşumuzun ilk ve en onemli sebebi olan cinsellik ve seks yetişkin bireyler arasında bile zaman zaman can sıkıcı bir konu olmakla beraber asıl sorun konuyu cocuklara acıklamakta ortaya cıkıyor.
Bu zorluk, son yıllarda cinsel eğitimin,bir devlet politikası olarak benimsenmesi ve okullarda bir ders olarak işlenmesiyle birlikte daha geniş bir toplumsal icerik kazanmış oldu.
Anne babalar hangi yaşta, ne kadarlık bir bilgiyi nasıl anlatacakları konusunda maalesef hala tutarlı bir yol bulabildiklerinden emin değiller. Bir cok anne babanın ciddi anlamda zorlandığı, utandığı ve el yordamıyla bir yol bulmaya calıştığı bir gercek.
Her şeye rağmen de cocuklara cinselliği anlatmak zorundayız. Ustelik bu konuyu başka yerlerden, yalan yanlış bilgilerle oğrenmeleri yerine anne baba olarak bizden oğrenmeliler. Zorlansak da, sıkılıp utansak da cinsellik denilen kavramı anne babalarından oğrenmeleri gerektiği gerceğini değiştiremiyoruz. Belki cocukların yaşları buyuduğunde bazı bilgileri farklı yerlerden ya da kişilerden edinmeleri sağlanabilir ama ozellikle okul oncesi donemde ve okul cağları başlangıcında cinsel eğitim konusunda en onemli bilgi kaynağı bizler olmalıyız.
Bilindiği gibi cocuklar her yaş doneminde meraklıdırlar, cok soru sorarlar ve her şeyin nedenini bilmek isterler. Anne babalar da genellikle bu sorulara yanıt vermekten yorulurlar. Ama aileleri en cok bunaltan sorular cinsellikle ilgili sorulardır ve ne yanıtlar verileceği konusunda tam bir karmaşa yaşanır. Cocuğa acıklanacak bilgi ne olmalıdır, ne kadar olmalıdır ve ne yanıt verilmelidir? Bunlardan başka cocukla kim konuşmalıdır, yanıt verilecekse doğru olan butun cıplaklığıyla(!) acıklanmalı mıdır, turu sorular butun anne babaları ciddi anlamda zorlar. Sonuc olarak cocuğunuza domates corbasının nasıl yapıldığını anlatmayacaksınız, nasıl dunyaya geldiğini anlatacaksınız. Ustelik cok kucuk cocuklar bile artık onu leyleklerin getirmediğini biliyor. O sadece nasıl olduğunu bilmek istiyor.
İLK SORULAR
Cocuklar cinsellikle ilgili olarak sorular sormaya başladığında yanıt vermeye başlamadan once bazı kuralları dikkate almakta fayda var. İlk sorular genellikle cok kucuk yaşlarda başlar ve direk sorularla gelir: Ben nasıl oldum? gibi.,,
Soru ne olursa olsun once hangi yaş aralıklarında cocuklar bu tip sorular sorarlar sorusunun yanıtını bilmek gerekir.
Toplumlarda ama ozellikle bizim gibi kapalı ve cinselliğin ayıp ya da yasak olarak gorulduğu toplumlarda yetişkinlerde gorulen pek cok rahatsızlığın ve psikolojik bozukluğun arkasında cinsel bilgi eksikliğinin yattığı yapılan araştırmaların net sonucu olarak durmaktadır.
Zamanında, yeterli, sağlıklı ve yaşına uygun cinsel bilgilerle buyuyen cocukların yetişkin yaşlarında cinsel kaynaklı sorunlar yaşama olasılıkları neredeyse yok denecek kadar azdır. Artık her yaşta o yaşın gerektirdiği bicimde cinsel eğitim verilmesinin gerekliliği kesin olarak anlaşıldığından okullarda da bu tip bir eğitim uygulamasına gecilmiştir. Bu bir olcude anne babaların işini kolaylaştırmış gorunse de, henuz okula başlamamış cocukların da cinsel eğitime ihtiyacları olduğunu unutmamak gerekiyor.
Demek ki oncelikli kural soru soran cocuğun yaşı ve sahip olduğu bilgi duzeyidir. Buna gore şoyle bir ozetleme yapabiliriz. Cocukların sorgulama yaşı olan 3-4 yaşlarında bu tip soruların sorulduğu gorulmekte ve bu sorular direk olduğu gibi cok basit sorular olmaktadır.
Ben nasıl oldum?
Ben nereden geldim?
Bebek nasıl olur?
Bebek karnından nasıl cıkacak?
Bebek karnına nasıl girdi? Vb..
Cocuklar sordukları bu sorulara anında yanıt almak isterler bu da anne babaları cok zor durumda bırakır. Ozellikle sorular toplum icinde sorulmuşsa veya anne baba bu sorular karşısında hazırlıksızsa.
İlk cocukluk doneminde ve genellikle 3-4 yaş civarında bu tip sorular gorulurken kız cocukların babaya, erkek cocukların da anneye olan duşkunlukleri dikkat cekicidir. Başkalarının bedenlerine karşı meraklıdırlar. Farklı cinsiyetteki arkadaşlarını ve buyukleri izlemeye bayılırlar. Cocukların merakları ve soruları 5-7 yaşlar arası yon değiştirir ve genellikle konuşmalara cinsellik icerek kufurler eklenebilir. Kullandığı kelimelerin anlamını bilmez ama anne babanın tepkilerini olcerek bir anlamda sınırlarını oğrenmeye calışır.
Kadın ve erkek ayrımının bilincindedirler. Kendi mahremiyet duygularının temelleri bu yaşlarda atılmaya başlar ve orneğin tuvalete kendi kendilerine gitmek, kendi başına banyo yapmak isteyebilirler. Bu yaşlarda sıklıkla arkadaşının bedenini keşfetmeye yonelik oyunlar da başlar, doktorculuk ve evcilik oyunu icindeki anne baba rolleri icinde diğerlerinin bedenlerini tanımaya ve anlamaya calışır.
MERAKLI COCUKLAR
Genel olarak aileler cinsellikle ilgili sorularda hazırlıksızdırlar ve sorulara nasıl cevap vereceklerini bilemezler. Bu acıdan işinizi kolaylaştıracak bazı onerilerimiz olabilir:
Cocuklar her yaşta her tur soruyu sorabilirler. Şu yaşta şu sorular sorulur gibi kesin yargılarda bulunmak mumkun değildir. Bir cocuğun 5- 6 yaşlarındayken sahip olduğu bilgiye diğer cocuk 8-9 yaşlarına geldiği halde sahip olmayabilir ve aynı soru farklı yaş dilimlerinde sorulabilir. Gunumuzde teknoloji hızla geliştikce ve bilgisayarlar kucuk cocukların bile oyuncağı haline geldikce cocukların cinsel bilgileri doğru ya da yanlış olarak 9-10 yaşlar civarında oğrendiklerini goruyoruz. Cocuklar cinsel ilişkinin ne olduğunu 11 yaş civarı anlamaktalar ve bu yaşlarda sorulacak soruların daha ciddiye alınması gerekiyor. O nedenle bu yaşlardaki sorularda daha cok gercek anlamı oğrenmek istedikleri icin cocuklara acıklama yaparken bilimsel kaynaklardan yararlanmakta fayda var. Aile acıklamalarda zorlandığını duşunuyorsa birlikte bir kitaptan araştırma yapmak ve cocuğun doğru bilgiyi bu yolla edinmesini sağlamak en sağlıklı yol olacaktır. Ozellikle ergenlik cağına gelen genclerin ailelerine bu yonde soru sorma gereği bile duymadıkları bir gercek. Onlar ihtiyacları olan bilgileri ve malzemeyi ellerinin altındaki bilgisayarları sayesinde bazen gereğinden de once elde edebiliyorlar. Bu nedenle cocuklara soru sormaya başladıkları ilk andan itibaren doğru ve tutarlı yanıtlar vermek cok onemli. Cocuk ilk bilgileri ailesinden almalı ve soruları ayıp ya da yasak diye geciştirilmemeli. Cocuklar icin ayıp kavramı yoktur. Biz doğru olanı yaşına uygun kelimelerle ve mumkun olan en basit haliyle anlatmak zorundayız.
ZOR SORULARIN ZOR YANITLARI
Yaşı buyuk olan cocukların cinsellikle ilgili cok fazla soru sormadığını genellikle bu tip soruların okul oncesi ya da ilk oğretim ilk basamak cocuklarından geldiğini belirttik. Cocuklar ne soruyorlar ve ne cevap vermeliyiz sorusuna net karşılıklar olması bakımından bazı ornekler vermekte fayda var.
Genellikle ilk sorular cinsiyet farklılıklarına yonelik olur;
Soru: Kızların niye pipisi yoktur?
Cevap: Kızlarla erkekler ayrı yaratılmışlardır. Kızların pipisi olmaz cunku buyuyunce kızlar anne olurlar. Pipisi olsaydı anne olamazlardı.
Soru: Annelerin niye memesi olur?
Cevap: Anneler bebeklerini beslesinler diye goğusleri vardır ve orada bebekleri beslemek icin sut olur.
Soru: Ben nasıl oldum?(Ya da bebekler nasıl olur gibi sorular)
Cevap: Annenin icindeki yumurtayla (ya da tohumla), babanın yumurtası (tohumu)birleşince bebek oluşur. Bebekler de annelerinin karnındaki yuvada buyurler.
Soru: Annelerin karnı neden şişer, karnında ne var?
Cevap: Cocuklar annelerinin karnında buyurler. Annenin karnında seni koruyacak bir yuva var, sen buyuyup geliştiğinde hastaneye gittik ve doktorlar seni oradan cıkardılar.
Soru: Cocuk anneden nasıl cıkar?(Ya da doğmak ne demek?)
Cevap: Annelerde cocuğun dışarı cıkması icin bir delik vardır. Bebekler cok kucuktur ve annedeki o delikten kolayca dışarı cıkabilir.
Soru: Bu balonu şişirebilir miyim? Bu ne işe yarar? (Prezervatif icin)
Cevap: O balon değil ve şişmez. Biz şu an başka bir cocuk sahibi olmayı duşunmuyoruz. Bu yuzden babanla beraber yatarken, tohumlarımız birbirine karışmasın ve bebek olmasın diye baban bunu kullanıyor.
Soru: Eğer bebek yapmayacaksanız neden birlikte yatıyorsunuz?
Cevap: Anne babalar sadece bebek yapmak icin beraber yatmazlar. Biz birbirimize sarılarak uyumayı seviyoruz.
Soru: Bu kadın ve adam ne yapıyorlar?(Televizyonda bir sevişme sahnesini goren cocuğun sorusu)
Cevap: Birbirlerine sarılmak ve kucaklamak istemişler. Kucaklaşıp opuşuyorlar.
Soru: Fahişe ne demek?
Cevap: Bazı kadınlar tanımadıkları erkeklerle aynı yatakta yatarlar ve bunu para karşılığı yaparlar. Bu davranış hoş karşılanmaz ama onlar bu işi meslek olarak yaparlar.
Soru: Aşk yapmak (ya da sevişmek) ne demek?
Cevap: Kadın ve erkek ya da anne baba birbirine dokunmak, kucaklaşmak ve opuşmek ister. Birbirlerini bu şekilde sevmek isterlerse buna sevişmek denir.
Soru: Benim vucudum niye buyuklerinki gibi değil?
Cevap: Cunku henuz kucuksun. Buyuduğunde vucudunda buyuyecek ve buyuklerin vucudu gibi olacak.(Bu tip sorularda cok ayrıntıya girmeye gerek yok.)
Soru: Buyuklerin vucudunda niye tuyler var, niye benim tuylerim yok?
Cevap: Sen buyuduğunde vucudun da buyuyecek ve bazı değişiklikler olacak. Vucudun bazı hormonlar uretecek ve o hormonlar senin vucudunda tuyler oluşturacak.
Soru: Ben de buyukler gibi opuşebilir miyim(ya da sevişebilir miyim)?
Cevap: Cocuklar buyukler gibi boyle şeyler yapamazlar. Bunun icin buyumeniz gerekir. Buyuduğun zaman bir erkeği (ya da kadını) sevebilirsin ve onunla opuşebilirsin.
Soru: Doğum yapmak ne demek? Nasıl doğum yapılır?
Cevap: Annenin karnında buyuyen bebeğin dışarı cıkmasına doğum yapmak denir. Annenin bacaklarının arasındaki bir delikten bebek dışarı cıkar. Bebekleri doktorlar dışarı cıkartabilir. Bazen annenin ameliyat edilmesi gerekir. Bunun icin doktorlar annenin karnında kucuk bir delik acarak bebeği dışarı cıkartırlar.
Soru: Doğum yaparken annenin canı yanar mı?
Cevap: Doğum yaparken anneler biraz ağrı duyabilirler, canları yanabilir. Ama bu kısa surer ve anne bebeğini kucağına alınca butun ağrıları biter. Doğum yapmak guzel bir olaydır, herkes cok mutlu olur.
Soru: Seks ne demektir? Seks yapmak ne demektir?
Bu cok onemli ve anne babayı cok zorlayan bir sorudur. Cocuklar genellikle 6-7 yaş civarındayken bu tip sorular sorarlar. 3-4 yaşındaki bir cocuk sorsa da ayrıntılı olarak acıklamak yaşını ve anlama duzeyini aşacağı icin gereksizdir. Yaşı daha buyuk olan cocuklar artık cinselliğin ne olduğu konusunda bazı duşuncelere sahiptir. Bu duşuncelerinin doğru ya da yanlış olduğunu test etmek amacıyla bu tur soruları sormaya başlayan cocuklar konuyu gercekten oğrenmek isterler. O nedenle cinsel ilişki doğru olarak anlatılmalıdır. Boyle değerlendirildiğinde yaş duzeyleri goz onune alınarak iki ayrı cevap verilebilir.
Cevap 1 (Kucuk yaş grubu icin): Kadın ve erkek ya da anne ve baba birlikte oldukları zaman birbirlerine dokunmak ve kucaklaşmak isteyebilirler. Birbirlerini opebilirler. Birbirlerine sarılarak ve dokunarak yatabilirler. Seks yapmak boyle bir şeydir.
Cevap 2 (Buyuk yaş grubu icin): Anne ve baba ya da kadın ve erkek birbirlerini cok sevdikleri zaman birbirlerine dokunmak ve sarılmak isterler. Beraber oldukları zaman babanın penisi annenin vajinasına girer. Bu seks yapmaktır. Sadece anne babalar yapabilirler.
Bu sorular aslında tehlikeli sorulardır. Cocuktan boyle bir soru geldiğinde konu uzatılmadan ve kacak cevaplar verilmeden net olarak acıklanmalı ama ayrıntılı konuşmalara girilmemelidir.
Soru:Kızlar neden ayakta tuvaletini yapamaz?Neden erkekler ayakta ciş yapabilirler?
Cevap:Cunku kızların pipisi(penisi) yoktur.Erkeklerin pipisi olduğu icin onların tuvalete oturmasına gerek yok.Ayakta da yapabilirler.
Cocuğun cinsel sorularını cevaplarken ayıp ya da yasak kavramının ardına sığınılmaması gerektiği unutulmamalıdır.Ayıp ,bizim konuya yuklediğimiz bir anlamdan başka bir şey değildir.Cocuklar icin ayıp yoktur ve onlar gercekten de oğrenmek icin sorarlar.Yanıtından emin olmadığınız ya da cevaplarken sıkılacağınız sorular icin bazı kaynaklardan araştırma yapmak yararlı olur.Bu konuda cocukların sorularına nasıl yanıtlar verilebileceğine dair hazırlanmış cok guzel kitaplar var ve anne babalar sıkıntılarını aşmakta bu kitaplardan yararlanabilirler.
CİNSEL EĞİTİMDE YAŞLARA GORE MERAK VE GELİŞİM
Anne babaların genellikle en cok cekindiği konu cinselliktir ve maalesef hem bireylerin hem de ciftlerin en sık sorun yaşadığı konu da cinselliktir.Toplum olarak cinsel konuların konuşulmasından hoşlanmıyoruz ama merakımızı da yenemiyoruz.Ozellikle internette aranan kelimelerin istatistiksel değerlendirmelerine bakıldığında cinsellik ve seks kelimelerinin ilk sırayı aldığını oğrenmek cok şaşırtıcı olmamalıdır.Yasak,ayıp,gunah kavramlarıyla yetişmiş kuşakların kendi cocuklarına cinselliği anlatması ne kadar modern goruşlere sahip olunursa olunsun o kadar kolay değildir.Bu konuda maalesef iyi niyetle cabalarımız olsa da ciddi yanlışlara duşebiliyoruz.
Cocukların hangi yaşta ne tip sorularla karşımıza geleceklerini bilemediğimiz icin bazen cok hazırlıksız yakalanıyoruz.Oysa bilinmelidir ki,cinsiyet farkıyla ilgili sorular yaklaşık 2 yaş civarında sorulmaya başlarken,doğumla ilgili olanlar 3-4 yaşlarında başlar.Cocuklardaki cinsel ilginin 7-8 yaşlara doğru kaybolduğu,ergenlikle beraber tekrar arttığı gorulur.Ergenlikte artık hormonal faaliyetler ve bedensel değişiklikler başlamıştır.Bu nedenle ilgi ve dikkat tekrar cinselliğe kayar ve ozellikle karşı cinsi de kapsayan sorular gelir.İlk cocukluk yaşlarına denk gelen 3-6 yaşlar masturbasyonun da gorulduğu yaşlardır ve aileler bu durumu gorduklerinde ciddi olarak paniğe kapılırlar.Yaklaşık olarak 1.5-2 yaş civarı başlayan tuvalet eğitimi,cocuğun cinsel organlarının farkına varmasına yol acar ve bu organları vasıtasıyla tesadufen haz duyduğunu da fark eder.Zaman icinde bilincli olarak cinsel organlarına dokunarak ya da bir yerlere surtunerek aldığı hazzı artırmaya yonelik davranışlar sergiler.Bu davranışları goren anne babaların buyuk coğunluğu,cocuğu bu davranıştan uzaklaştırmak icin korkutmak,yasaklamak ya da cocuğu kucuk duşurmek yolunu secmekte ve bu durum zaman icinde cocukta kotu bir şey yapmış duşuncesine yol acmaktadır.Oysa istenen asla bu değildir. Cocuğun kendi kimliğini ve kişiliğini keşfetmesi ne kadar doğalsa ve gelişim surecinin bir parcasıysa,bedenini keşfetmesi ve haz aldığı cinsel organlarını fark etmesi de o kadar doğal bir gelişim evresidir.Masturbasyon yapan bir cocuğu cezalandırmak,bir anlamda cinsel kimliği cezalandırmaktır ve cocukta cinselliğin yanlış ve kotu bir eylem olduğu izlenimi uyandırır.Yanlışlarla verilmiş bir cinsel bilgi, gelecekte cocuğun cinsel sorunlar yaşamasına ve sağlıksız bir evliliğin oluşmasına zemin hazırlamaktır.Kendi bedenini keşfeden cocuğa, yaptığının ayıp olduğunu soylemek ve onu utandırmak cozum değildir.Yapılması gereken,bu davranışı herkesin icinde yapmaması gerektiğini yumuşak bir dille anlatmaktır.'İnsanların senin bedenini ve ne yaptığını gormelerine gerek yok,odanda yapabilirsin ama herkesin icinde yapamazsın' demek bile yeterlidir.Bir sure sonra zaten cocuk bu davranışa son verecek ve ilgisi başka yerlere yonelecektir.
İlk cocukluk doneminde sağlıklı bir cinsel bilgiye ulaşamamış cocuğun ergenlik donemine geldiğinde oğrenmek istediklerini anne babasına sormayacağı kesindir.Merak duyguları durdurulmuş,ilk soruları baştan savılmış ve yanlış bilgilerle geciştirilmiş olan cocuk, oğrenmek istediği konulara dışarıdan cevaplar arayacaktır ve muhtemelen oğrenecekleri de sağlıklı ve doğru olmayacaktır.Ustelik ergenlik yaşında cocukların gelişmiş mahremiyet duyguları nedeniyle ve ailelerinden tepki gorecekleri korkusuyla bir cok duyguyu paylaşmaktan cekinmeleri ve daha ice kapanık bir goruntu cizmelerinden dolayı cinselliğe daha mesafeli yaklaştıklarını unutmamak lazım.Ergenlikteki cocuğun ailesiyle cinsel konularda konuşup,sorularına cevap alabilmesinin yolunun erken cocukluk doneminde kurulmuş sağlıklı ebeveyn-cocuk ilişkisinden gectiğini bir kez daha vurgulamakta fayda var.Bu yaşlar ozellikle karşı cinsle ilk yakınlaşmaların,ilk duygusal ilişkilerin yaşandığı donemler olması sebebiyle onem verilmesi gereken bir donemdir.
Yaşı kac olursa olsun, bir cocuğun cinsellik uzerine gelişen merakı ve ilgisi, butun diğer meraklar ve ilgi cekici konular kadar doğal ve sağlıklıdır.Kendisini,cevresini,kimliğini keşfetme yolculuğundaki temel taşlardan biri de cinselliktir.Ustelik merak ettiği cinsel konular uzerinde yeteri kadar doğru bilgiye ulaşamayan ve sağlıklı bilgiyi,zamanında oğrenemeyen,merak duygusu doyurulmamış cocukların bu meraklarının saplantı ya da takıntı haline geleceğini de goz onunde bulundurmak gerekiyor.
Yaş gruplarına gore bilgilendirme iceriğini yaşlara gore sınıflandırdığımızda cok net bir tablo belirlenebilir.Yaklaşık olarak 5-6 yaş grubunda resimli kitaplardan yararlanma yoluna gidilerek,cocukları merak ettikleri konularda soru sormaya teşvik etmek en doğru yontemdir.On ergenlik olarak tanımlayacağımız 10-14 yaşlarda, cinsel ilişkiyi tanımlama ve cinsel ilişki hakkında acıklayıcı bilgiler,cinsel yolla bulaşan hastalıklar, hamilelik ve hamilelikten korunma konularında bilgi verilmelidir.Ergenlik ve 15-17 yaş gibi daha ileri yaşlarda tek eşlilik,eş secimi,istenmeyen sonuclardan korunma ve korunma yontemleri gibi konular anlatılarak kendini kontrol etme,bir ilişkiyi kontrol etme,ilişkide korunmanın onemi ve sağlıklı kararlar alabilme becerisi kazandırma, cinsel saldırı ve istismara karşı koyma hayır deme becerilerinin onemi acıklanmalıdır. Cinsel kimlik gelişimi uzerinde durularak,cinsel kimliğin oluşmasını etkileyen faktorler ve sağlıklı bir cinsel kimliğin gelişimi hakkında doğru yaklaşımlar konularında aydınlatıcı acıklamalar yapılmalıdır. Bu bilgilerin verilebileceği yaşlar genel bir cerceve cizildiğinde yaklaşık olarak 12-17 yaşlar arasıdır.Sağlıklı ve doğru olarak verilen bilgiler ile ergenin kendi cinsel kimliğini anlaması, cinsel kimliklerin yapısına uygun tutum ve davranışların farkında olması amaclanmalıdır.
CİNSEL EĞİTİM NEDEN ONEMLİDİR?
Cinsel egitimde amac; cocukların cinsellik konusunda olumlu ve sağlıklı bilgiler kazanmasına yonelik bakış acıları geliştirerek gelecekte sağlıklı bir cinsel yaşama sahip olmalarının yontemlerini oluşturmak olmalıdır.Sağlıklı cinsel yaşamın ve cinsel kimliğin oluşması ise bu konuda gercek anlamda doğru bilgilere ulaşarak sağlıklarını koruyacak bilgi ve donanıma sahip olmakla mumkun olabilir.
Anne babaların cinsel eğitim konusunda cocukların hayatlarındaki en onemli eğiticiler olduğunu ve kontrollu ve doğru bilginin ancak bu şekilde verileceğini unutmadan tutumlar geliştirmek gerekiyor.
Cinsel konularda karşılaşabilecekleri sorulardan korkan ve konuyu konuşulması ve duşunulmesi yasak olan konular arasında goren anne babalar aslında cocuklarıyla aralarında kurabilecekleri sağlıklı ilişki kurma fırsatını kacırdıklarının farkında değillerdir.Ustelik cocukların gelecekte yaşayabilecekleri bazı sapkın,tutarsız ilişkilerin,her turlu istenmeyen durumun yolunu acmaktadırlar.
Cinsel eğitimin amacladığı ve zaman icinde bireye kazandırdığı başka bazı işlevler bulunuyor.Uluslararası Aile Planlaması Federasyonu,gencler icin cinsellik konusunda sahip olmaları gereken haklarını tanımlamıştır.Buna gore:
*Kendin olma hakkı :
Kendi kararlarını verme, kendini ifade etme, cinsellikten zevk alma, guvenli olma, evlenmeyi ya da evlenmemeyi secme ve aile planlamasında ozgur olma durumu.
*Bilme hakkı :
Seks, cinsel yolla bulaşan hastalıklar,HIV-AIDS ,ureme ve cinsel haklar konusunda yeterli ve doğru bilgiye ulaşma durumu.
*Kendini koruma ve başkası tarafından korunma hakkı :
İstenmeyen gebelik, cinsel yolla bulaşan hastalıklar,HIV-AIDS ve cinsel istismara karşı korunma durumu.
*Sağlık hizmetlerine sahip olma -:
Sır saklayan, sağlık ihtiyacları karşılanabilen, iyi kalitede ve saygıyla sunulan sağlık hizmetlerine ulaşabilme durumu
*Katılma hakkı :
Gencler icin planlanan programlara katılabilme, planlamalarda yer alabilme, vb.gibi calışmalara katılma hakkı ve durumu.
Sonuc olarak ilk cinsel eğitim anne babalar tarafından verilmekle beraber bu konu sadece anne baba inisiyatifine bırakılmayacak kadar onemli ve geniş tabanlı bir eğitimdir.Hem eğitim kurumları hem de sağlık,aile,cocuk konularında uzman diğer devlet kurumları tarafından da sahiplenilmelidir.Cinsellik konusu,toplumun yapısıyla ve gelecekteki durumuyla da yakından ilgili bir konu olduğundan oncelikle anne babaların bu eğitim konusunda bilinclendirilmesi ve bir devlet politikası olarak ele alınması gereken bir eğitim olduğunu vurgulamakta fayda var.
[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Cocuklara cinselliği anlatmak!
Sağlık0 Mesaj
●20 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Cocuklara cinselliği anlatmak!