8 Eylul Dunya Fizyoterapi Gunu hakkında bir acıklama yapan Dr. Suat Gunsel Girne Universitesi Hastanesi Fizyoterapisti Ulviye Kocarslan, fizyoterapistlerin; hekim tarafından teşhisi konmuş hastaya kapsamlı bir değerlendirmeyi takiben fizyoterapi tanımlamasını yapabilen, uygun tedavi yaklaşımlarını belirleyerek uygulayabilen, sonucları ve fizyoterapiyi sonlandırma kriterlerini tespit edebilecek yeterlik ve nitelikler taşıyan meslek elemanları olduğunu kaydetti.
“Fizyoterapi gecmişten gunumuze onemli aşamalardan gecerek ilerlemiştir “
Fizyoterapi mesleğinin tarihcesinin M.O. 460'lı yıllara dayandığını ve once Hipokrat, daha sonra Galen'in, masaj, manuel terapi teknikleri ve hidroterapiyi hastaların tedavisi icin ilk uygulayan kişiler olduğunu hatırlatan Fizyoterapist Ulviye Kocarslan, modern donemin 19. yuzyılda İngiltere ve Amerika'da başladığını ifade etti. Ulviye Kocarslan, polimyelit epidemisi ve 1. Dunya Savaşı'nın, modern fizyoterapi mesleğinin başlamasını sağlayan onemli etkenler olduğunu ve mesleğin ilerlemesinin ortopedistlerin yardımı ile gercekleştiğini vurguladı. Kocarslan, teknolojide ve klinik uygulamalarda kaydedilen ilerlemeyi, meslekte ozelleşme, kanıta dayalı bilimsel calışmalar ve akademik yapılanmaların takip ettiğini soyledi.
Bircok kurum ve kuruluşla ortak projeler yurutulmekte
WCPT'nin (Dunya Fizyoterapi Konfederasyonu) yuz binlerce uyesi olduğunu belirten Kocarslan, “Gunumuzde WCPT, 112 uye kuruluşun yanı sıra 450.000'den fazla uyesi olan ve fizyoterapistleri uluslararası duzeyde temsil eden buyuk bir organizasyondur ve Dunya Sağlık Teşkilatı, Birleşmiş Milletler, Uluslararası Yaşlılık Entitusu, UNICEF gibi uluslararası bircok kurum ve kuruluşla ortak projeler yurutmekte ve fizyoterapistlerin mesleki gelişimini ve tanıtımını dunya capında artıracak calışmalara devam etmektedir“ dedi ve 1969 yılında kurulan Turkiye Fizyoterapistler Derneği'nin 1974 yılında WCPT uyeliğine kabul edildiğini ve 1979 yılında kurulan Kıbrıs Turk Fizyoterapistler Birliği'nin ise 40. yılını kutlamaya hazırlandığını vurguladı.
Lisansustu fizyoterapiyle sınırlı değil
Fizyoterapistlerin 1980'lerden başlayarak ceşitli alanlarda lisansustu eğitim vermeye başladıklarını ifade eden Kocarslan, norolojik rehabilitasyon, ortopedik rehabilitasyon, pediatrik rehabilitasyon, rekonstruktif cerrahide rehabilitasyon, geriatrik rehabilitasyon, obstetrik-jinekolojik rehabilitasyon, kanser rehabilitasyonu, sporda fizyoterapi gibi pek cok alanda lisansustu eğitimin yanı sıra; fizyoloji, anatomi, norofizyoloji, noroanatomi, biomekani, kinezyoloji, biyomuhendislik ve norobilim gibi konularda da lisansustu eğitim yapmaya başladıklarının altını cizdi.
“Hayat hareket edince guzel”
Calışmalarını insan odaklı yuruttuklerini belirten Kocarslan, “ Fizyoterapist unvanı ile cıktığımız bu yolda multidisipliner ekip calışmasıyla din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın hastaların hak ve menfaatlerini on planda tutarak, belirlediğimiz hedeflerimize sabır, emek, inanc ve sevgi ile yorulmadan, pes etmeden her gun daha iyisi icin calışarak ulaşmaya devam edeceğiz. İnsanların hayatına hareket katan, hareket etmenin gucleştiği zamanlarda insanların elinden tutan ve onlara yol gosteren tum fizyoterapistlerin, bu yolda emek veren fizyoterapist adaylarının bu ozel gunlerini kutluyoruz. Hayat hareket edince guzel “ ifadelerini kullandı.