Ruh sağlığının temelinde ,oncelikli olarak bebeklik ve cocukluk donemlerinde anne ile sağlıklı bir temas ve iletişim kurulmuş olması şarttır.Bu guvenli bağlanma durumu oluşsa dahi bebek yada cocuk yabancı insanlarla kalmak zorunda kaldığında bu durumu protesto eder ve uzaklaşmaya başlar.Ayrılıktan hemen sonra cocuk oncelikle geri gitmek icin elinden geleni yapar,yuksek sesle ağlar ,bağırıp cağırır.Herkesi reddeder.Ve sonraki caresizlik evresinde derin bir umutsuzluğa duşmeye başlar.Fiziksel hareketliliği azalır,suskunlaşır.Cevre bunu cocuğun artık ayrılık durumuna alıştığını duşunerek verdiği bir tepki olarak yorumlasa da aslında bu bir “uzaklaşma”tepkisidir.
Cocuk bu surecte cevre ile normal bağ kurmaya devam eder.Kendisi icin gosterilen ilgiyi kabul eder hale gelir.Bu evrede artık bağlanma yoksunlaşmaya başlamıştır.Yapılan araştırmalarda ,uzun sureli ebeveyn ayrılığını yabancı insanlar arasında geciren cocukların,aile ortamına geri donduklerinde eskisine oranla daha kaygılı ve daha cok fiziksel temas gosterdikleri gorulmuştur.Ve cocuklarını ayrılık kaygısı ile disipline etmeye calışan ailelerde yaşanan boşanma olaylarının cocuk uzerindeki etkileri daha sarsıcıdır.(Bowlby,1981)
AYRILIK VE YOKSUNLUK DUYGUSUNUN GELİŞİME ETKİSİ
Anneden yoksun olma,ceşitliduzeyde davranış bozuklukları oluşturur.Kısmi yoksunluk beraberinde endişe aşırı sevgi ihtiyacı,intikam duygusu ve bundan doğan sucluluk davranışı bunalımını yaratır.İc catışmalarını bu şekilde dışa vuran cocuğun,sinir sistemi,davranış ve karakter yapısında dengesizlikler gorulur.Bu yoksunluklar duygusal etkileşim eksikliği,buyume ve gelişim gecikmesi,motor gelişimde gecikme,ilişkilerde ketlenmeye yol acar.
AYRILIK KAYGISI(ANKSİYETESİ) BOZUKLUĞU NEDİR?
Bebeklik,cocukluk ,ergenliğin diğer donemlerinde ayrılmaya karşı geliştirilen bir bozukluk olmakla birlikte,temel bağlanma figurunden ayrılmaya duyulan şiddetli “korku”tabloları olarak karşımıza cıkar.7 aylıktan,6 yaşa kadar bu endişenin gorulmesi normaldir.(Berstein,Borchardt)calışmalarında bu oranı yuzde 2,5-5.4) olarak bildirmişlerdir.Surekli kabuslar gorme,evden yada ortamdan ayrıldığında aşırı sıkıntı duyma,evdekilerin yada ayrıldığı ortamda kalanların başına bir şey geleceğini duşunme,tek başına kalma,ayrılma konusunda kabus gorme,fiziksel semptom yakınmaları,işlevselliğin bozulması.
Ayrılık kaygısı taşıyan cocuklar,ayrılık meydana geldiğinde huzursuzluk gosterip bu durumu engellemeye calışırlar.Yapışma,tutunma,ağlama,somatik(bedensel ) rahatsızlıklar ile bu endişeyi gidermeye calışırlar.Bunun altında bağlanma figurunun yada cocuğun zarar gormesi korkusu yatar.Okul reddi ve somatizasyon aile ve cocuğu tedaviye motive eden temel noktalardır.
Bazen de takıntılı davranışlar sergileyebilirler.Bu tarz cocuklarda genelde “ozgul fobi” dediğimiz (yaratık,karanlık,hayvanlardan korkma )durumları soz konusudur.Bazı cocuklar okulda bulunmayı reddettikleri icin akademik performansları da olumsuz etkilenir.Pek cok uzman bu donemdeki ayrılık kaygılarının yetişkinlikte panik bozukluk ve dışarı cıkamama korkularına sebep olduğunu belirtirler.
AYRILIK KAYGISI NEDENLERİ NELERDİR?
-Genetik faktorler
-Aile surecleri
-Ebeveyn kaygısı/depresyonu
-Bakıcı stresi
Ozellikle aile surecleri ve ebeveynlik şekilleri ,yolunda gitmeyen evlilikler ,cocuğun anne babaya karşı bir koalisyon icine girmesi,bu kaygıyı tetiklemektedir.Ebeveyninden guvende olduğunu hissetmek icin cocuğun abartılı caba harcaması onun keşfetme olasılığını azaltır ve cocuk yeni ve farklı durumlarla baş etmeye alışmamış hale gelir.Buna ek olarak ebeveyn zor bir cocukla baş ederken endişeli ve kaygılı hale gelir;cocuk bu kaygıyı kapar ve kendini ebeveyne bağlayarak onu rahatlatmaya calışır.Bu durum ebeveynin kaygısını daha da arttırır.Boylece bağlılık davranışlarını kuvvetlendiren bir dongu oluşur.
Eğer ebeveyn stresle yada hastalıkla baş etmede iyi bir model olamıyorsa , cocuk zihnini coğunlukla ebeveynin sağlığı ve iyi olmasıyla meşgul etmektedir.Boylelikle de kaygı geliştirir.Cocuğun annesinin calışması,onu gunduz bakıcıya bırakması durumu tetikleyebilmektedir.
TEDAVİ
Bireysel,aileye yonelik ,bilişsel davranışcı terapiler her ailenin ayrılmaya ozgu sorunlarını bulup,cıkarıp cozmeye yarar.Ozellikle maruz bırakma,pozitif destek olma ,modelleme(uygun davranışları gosterme) etkili sonuc veren yontemlerdir.Ailenin eğitimlere katılması ve ailesinden ayrı bireysel vakit gecirebilen cocukların odullendirilmesi sureci hızlandırmaktadır.
BİR AYRILIK KAYGISI ORNEĞİ
Annesine gore Jimmy dorduncu sınıfın yılbaşı tatilinin sonuna kadar okula gitmeyi cok seviyordu.Tatilin sonunda jimmy’nin morali giderek daha da bozuk gorunmeye başlamış ve yeni somestr icin okula donme oncesinde sıksık uykusuzluk ve mide bulantısı yaşadığı gorulmuştur.Annesine gore Jimmy ,tatilde kendisiyle akran olan ve genellikle birlikte olmaktan cok hoşlandığı kuzenleri ile beraberken hepkygılı gorunuyordu.İşin garibi,Jimmy kuzenleri geldiğinde annesinin yanından biran olsun ayrılmıyor,eğer annesi gorunurler de değilse hemen yaptığı işi bırakıyor ve onu buluncaya kadar deli gibi evin her yerinde onu arıyordu.
Annesi Anna.M bir keresinde kendisi banyodayken jimmynin iceriye daldığını belirtti.Mahremiyetini ihlal ettiği icin onu azarlamasına rağmen onun aynı davranışını devam ettirdiğini belirtmiştir.Jimmy kendisini gormediği zaman annesinin başına bir şey gelmesinden korktuğunu ve annesi yanında olduğunda bunu onleyebileceğini duşunduğunu belirtmiştir.Annesi yanında yokken kalbininin adeta patlayacak gibi attığını ifade etmiştir.
Tatil sonrası Jimmy banyoda kusmaya başlamış,okula gitmemek icin yalvarmış,okula yaklaştıklarında lutfen beni oraya goturme sensiz olurum diye bağırmıştır.Jimmynin ofke nobeti ogun uzun sure devam etmiş,annesi tekrar onu alıp eve doğru yola cıktığında tum kaygısı dinmişti.
EBEVEYNLERE TAVSİYELER
-Cocuğunuzun surekli olarak korkusundan soz etmesine musaade etmeyin.
-Sıksık konu değişikliği yapın.
-Cocuğun korkusunu yatıştırmasında yardımcı olabilecek mantıklı acıklamalarda bulunmaya hazırlıklı olun.
-Hem okulda hemde evde uygulanabilecek tutarlı bir plan oluşturun ve oğretmeniyle işbirliği icinde olun.
-Destekleyin ve cesaretlendirin,paniksiz ve duygu patlamasız veya annesini aramadan gecirdiği her bir gun icin odullendirin.
-Kararlı olun.
-Ona değer verildiğini hissettirin.
-Onu asla utandırıp cezalandırmayın,aksine rahatlayana kadar izole etmeye calışın.
-Tum kacırdığı konularla ilgili sorumluluğu almasını oğretmeninden talep edin.
-Cesaret verici telkinlerde bulunun.
-Okul temelli mudahalenin başarısında en onemli husus tedavinin bireyselleşmesidir.
-Oğretmen icin bu cocukla olumlu ilişki geliştirebilmesi icin ozel bir gayret sarfetmesi gerekmektedir.
-Anne kısa sureli cocuktan ayrılıklar yaşamalıdır. Anne cocuktan ayrılmadan once , sozunu verip mutlaka sozunde durmalıdır.
-Ayrılma sahneleri olabildiğince kısa sureli olmalıdır.
-Cocuğun farklı ortamlarda bulunması sağlanmalıdır.
*Aile ici ziyaretler
*Parklara gitmek
*Yeni insanlarla tanıştırmak gibi
Sonuc olarak Kaygılı, endişeli, mudahaleci ve mukemmeliyetci anne babalar cocukları icin guven verici, rahatlatıcı ve olumlu bir ornek olmayı başaramazlar ve cocuklarının sorununa doğrudan katkıda bulunurlar. Korku ve kaygı doğuştan getirilen ozellikler olmakla birlikte oğrenme ve model alma yoluyla da kazanılan ve surdurulen durumlardır. Aşırı kaygılı, korkulu, endişeli anne babalar bu yonuyle de cocuklarına olumsuz bir ornek teşkil edebilirler. Anne babanın cocuk yetiştirmedeki tutum ve davranışları da cocuklardaki kaygı bozuklarının ortaya cıkmasında ve daha onemlisi belirtilerin kotuleşmesi ve devam etmesinde onemlidir. Orneğin cocuğunun kendinden uzaklaşmasına veya ayrılmasına hic musade etmeyen ve bu tur durumlarda surekli aşırı bir kaygı gosteren annenin cocuğuna verdiği mesaj, cevrenin guvensiz ve tehlikeli olduğudur. Boyle bir cocukta ayrılık kaygısı bozukluğu gelişme riski daha yuksektir.
Diğer taraftan cocuğunu surekli eleştiren, kucumseyen, olur olmaz mudahale eden bir anne baba cocuğun ozguven gelişimini, kendini ifade edebilmesini, yanlış yapıp yanlışlarından ders cıkarabilmesi, başka insanlarla rahat iletişim kurabilmesi gibi beceriler geliştirmesini engelleyebilir. Aşırı mukemmeliyetci anne babaların cocuklarıyla ilgili yuksek başarı beklentileri ve bu beklentileri uygunsuz şekilde cocuğa yansıtmaları cocukta sınav kaygısı, okul kaygısı gibi belirtilerin ortaya cıkmasını kolaylaştırabilir. Ayrıca kaygılı cocuklara karşı ailenin ve cevrenin tutumu, sıklıkla cocuğun kaygı ve korkularının pekişmesine yol acabilmektedir. Orneğin yalnız başına yatamayan veya yatmakta zorlanan bir cocuğun bu konuda hic teşvik edilmeden anneyle yatmasına izin vermek, cocuğun bu sorununun devam etmesine katkıda bulunur. Benzer şekilde sınıf icinde soz almaktan cekinen bir cocuğun, bu ozelliğinden dolayı oğretmen tarafından hic tahtaya kaldırılmaması ya da soru sorulmaması, cocuk icin faydalı olmadığı gibi bu probleminin devam etmesine yol acar.
Kaynakca:
Yorukoğlu,Atalay Cocuk ruh sağlığı
Children and adolescent with emotional disorders Vance.L Austin
Aysev,Ayla Cocuk ruh sağlığı ve hastalıkları
Yavuzer ,Haluk Cocuğu tanımak ve anlamak



[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]