~~Anne sutu mucizesi
2000 Sonbahar mevsimi, Ankara. Universite son sınıftaki Klinik Beslenme Cocuk Stajı esnasında saygıdeğer oğretim uyemiz Prof. Dr. Gulden Koksal’ı Hacettepe Universitesi Hastanesi’ndeki odasında her sabah ziyaret ederdik. Surekli olarak bilgi alışverişinde bulunur, her konuda can kulağıyla bizi dinler, en mutsuz anımızda bile bizi oyle bir motive eder ve kendisi gibi meslek aşkıyla calışmamızı sağlardı ki odasından cıktığımızda merdiven basamaklarını ikişer ucer tırmanırdık.
Her yonuyle kendisini ornek aldığım Gulden Hocam, ozeklikle bebek ve cocuk beslenmesi uzerine oyle guzel canlı ornekler sunar, bilimsel araştırmalar ışığında bizi aydınlatır ve deneyimlerini paylaşırdı ki kendisine hayran kalmamak mumkun değildi. Hele ki anne sutunun mucizelerini anlattığı vakit gozlerinin ici parıldar, hatta o parıltılar bize de bulaşırdı. Guneşli ama biraz soğuk bir Ankara sabahında staj oncesi Gulden Hanım’ın odasında toplanmıştık. Hocamız elinde bir surprizle bizleri karşıladı: Bir poşet dolusu tek kullanımlık plastik tatlı kaşığı ve yaklaşık yarım kase anne sutu. Daha ne olduğunu bile anlamadan poşetin icerisinden teker teker kaşıkları cıkarıp hic tanımadığımız (!) bir annenin sutunu biz stajyer oğrencilerine takdim etmeye başladı. Bir anda herkes goz goze geldi, ancak tepki bile veremeden “bir kişi haric” hepimizin eline kaşık dolusu anne sutunu uzattı. Hocamız sırayla herkese ikramda bulunurken benim almadığımı fark etti ve “Turgay nerede?” diyerek sağını solunu kontrol etti. O esnada tam arkasında gizleniyordum ve “buradayım hocam” diye yanıt verdim. “Al bakalım, sen de tatmalısın” diyerek kaşık dolusu anne sutunu elime uzattığında “hocam icmesem olmaz mı?” diye bir soru yonelttim. “Onerdiğiniz her besinin tadını da bilmek zorundasınız” diyerek doyurucu bir yanıt verdi. “Ama hocam ben anne sutunun tadını hatırlıyorum!” diye espri yapmama fırsat kalmadan elimi ağzıma doğru goturmemi sağladı ve ardından hepimize bir soru yoneltti: “Anne sutunun tadını nasıl buldunuz?”
Bizler icin cok enteresan bir deneyimdi. Cunku o gune kadar farklı insanlardan farklı duyumlar almıştık. Kimisi “cok tatlı” derken, kimisi de “metalik bir tada sahip” gibi yakıştırmalarda bulunuyordu. Artık bizim de anne sutunun tadına dair bir fikrimiz vardı. O gun hocamızdan cok guzel bir bilgi oğrenmiştik: Yaklaşık 20 yılı aşkın bir zaman sonra tekrar tattığımız anne sutunun, sıklıkla tuketilen rafine şeker ve şekerli besinlerle kıyaslanamayacak kadar farklı bir tada sahip olduğunu ve bir kere tatlı tadı oğrenen bebeğin, sonrasında anne sutune burun kıvırabileceğini…
Yapılan bilimsel bir araştırmada, standart olcude mama katılarak sulandırılmış 1 biberon dolusu mama ile doyan bebeklere, duşuk ve yuksek enerji icerikli mamaların nasıl bir etki yaratacağı izlenmiş. Mamanın cok, suyun az katılması sonucu elde edilen yoğun haldeki 1 biberon mamayı tamamen bitiremeyen bebeklerin; suyun cok, mamanın az eklenmesiyle hazırlanan enerjisi seyreltilmiş mamanın 1 biberonu ile doymayarak 2. biberonu istedikleri gorulmuştur. Yani yuksek dansiteli formulayı az miktarda tuketen bebekler, duşuk dansiteli formulayı cok miktarda tuketerek enerji alımlarını ayarlamışlar. Ancak yaşla birlikte anne ve baba sayesinde bu mekanizma bozulmaktadır. Yemek masasında “ben doydum” diyen cocuğa “o yemek bitecek!” denilirse aşırı besin alımına teşvik edilmiş demektir. “Ben acıktım” diyerek yemek isteyen cocuk “bekle, yemek vakti gelmedi” diye terslendiği takdirde ise “her istediğinde yemek bulamayabilirsin, buldukca ye” duşuncesi ile gereksiz yere fırsatcı yeme davranışı geliştirecektir. O yuzden “bebekler veya cocuklar ne anlar” gozuyle bakılmamalıdır. Onların yanında asitli icecek yerine pekmezli su; dondurma yerine dondurulmuş yoğurt; cips yerine tam taneli kahvaltılık tahıl gevrekleri tuketerek ilk adımı atabilirsiniz. Cocukların nasihatten ziyade iyi orneğe ihtiyacı vardır.
[h=2]Muğla Diyetisyen uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Anne sutu mucizesi
Sağlık0 Mesaj
●25 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Anne sutu mucizesi