Vucudumuzun birkac bolgesi haric, avuc icleri, ayak tabanları, dudaklar vb. tamamen kıllarla kaplıdır. Kıllar; gozle gorulur ya da tuy adı verdiğimiz ince oluşumlar gibi goze gorunmeyecek denli ince yapıda olabilirler. Kıllar, deri dokusunda uretilen ve keratin adı verilen bir protein yapısıdır.
Tum vucudumuz gozle gorebildiğimiz ya da goremediğimiz tuylerle kaplıdır. Bir kac bolgemiz haric (Avuc icleri, ayak tabanları, dudaklar vb.) kıllar, kıl folikulu adı verilen kesecikler icinde bulunurlar.
Kıllar, deri dokusu icinde bir folikul yani kesecik icinde bulunurlar. Vucut kılları, folikulun icinden yuzeye doğru uzayan bir kanal icinde yer alırlar. Bu folikul kanalına, yağ ureten kesecikler bağlıdır. Yağ ureten kesecikler urettikleri yağı bu kanallar aracılığıyla vucut yuzeyine doğru salgılarlar. Bu surecte uretilen yağ (sebum) cildimiz icin son derece koruyucu, yararlı bir maddedir. Yağ keseciklerinde uretilen yağın miktarında belli donemlerde aşırı derecede artış olur. Bu artışın en yoğun olduğu donem, hormonal değişikliklerin en cok olduğu ergenlik cağıdır. Ergenlikte yaşanan en buyuk hormonal değişiklik, anormal androjen artışıdır. Erkek ve kız cocuklarında birlikte androjen hormonlar buyuk bir hızla artarlar. Bu artış sebum uretimini tetikler. Normalden cok daha fazla uretilen sebum, folikul kanalından deri uzerine cıkamadığı durumda bulunduğu noktada birikir.
Herhangi bir nedene bağlı olarak, folikul kanallarının tıkanmasıyla, ciltte gozle gorulebilen tıkaclar (komedon) oluşur. Siyah ya da beyaz nokta da denen bu tıkaclar acık ya da kapalı komedonlar olarak adlandırılır.
Folikul kanalının herhangi bir nedene bağlı olarak tıkanması halinde, kanalda biriken sebum, ‘komedon’ adı verilen minik tıkacları oluşturur. Folikul kanalının tıkanmasının nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, deri dokusunun kendini yenilemesi durumunda ciltten dokulen epitel hucrelerinin, dış uyaranların, deride oluşan farklı lezyonların, mikro organizmaların vb. bu tıkanmada etkili olduğu duşunulmektedir.
Oluşan komedonlar iki grup halinde incelenir.
Acık komedon: Sebumun, folikul kanalında ucu acık bir tıkac oluşturması durumudur. Bu durumda komedonun rengi siyahtır. Sebum, okside olarak rengi koyulaşmıştır. Halk arasında buna ‘Siyah Noktalar’ denir ve yaygın kullanılan bir isimdir.
Halk arasında siyah nokta olarak adlandırılan acık komedonlar.
Kapalı Komedon: Sebumun folikul kanalında ucunun kapalı olduğu durumdur. Bu durumda sebum deri altındadır ve oksidasyona maruz kalmadığı icin beyaz renktedir.
Kapalı komedon
Komedon tıkacında biriken sebum, floramızda bulunan ve yağ ile beslenen ‘Propionibakterium Acne’ bakterisinin iştahını kabartır ve bolgede P. Acne bakterisinin coğalmasını sağlar. Artan ve kanaldan atılamayan sebum, tıkactaki P. Acne bakterisiyle birlikte bir donguye girer. Coğalan ve normalden fazla ureyen P. Akne bakterisine karşı bağışıklık sistemi, akyuvarlar ile cevap verir. Durumu ortadan kaldırabildiği durumda sorun cozumlenmiş olur. Sorun durumun bağışıklık sisteminin cozemediği halde gercekleşir. Akyuvarlar bakterinin yok olması sırasında yetersiz kaldıklarında, bolgede iltihabi bir durum oluşur. Oluşan iltihabi durum ağrılı, kızarıklı, yangılı bir durumdur.
Net olarak aknenin oluşum sureci, komedonlar gourulmektedir.
Ciltte oluşan sebum tıkacının, bağışıklık sistemi tarafından yok edilememesi durumunda akneye donuşur. Akne once ‘papul’ adı verilen ve kızarıklıkla birlikte seyreden deri lezyonu olarak kendini gosterir. Papul, deriden yuksek, kabartılı, kızarık, ve ağrılı bir durum oluşturur. Papulun İlerleyen doneminde birikmiş enfekte sıvı, papul yuzeyine ilerleyerek ‘pustul’e donuşur. Pustul haline donuşen akne, gorunum olarak pustulden daha farklılaşmıştır. Ağrılı durum ve kızarıklık haline ek olarak pustulde deri altında gozlenebilen iltihaplı sıvı gorulmektedir. Pustulun ilerleyen doneminde folikul icinde biriken enfekte olmuş sıvı vucut tarafından yok edilemezse nodullere (kist) donuşur ve bu aşamadan sonra cilde cerrahi uygulama gerekebilir.
Pustul gorunumundeki akne vulgaris
Her komedon akne değildir ancak her aknenin oznesinde komedon varlığı mevcuttur. Cildinizdeki oluşumları dikkatle gozleyin. Değişikliklerin hastalık boyutuna ilerlediği durumlarda hemen bir dermatoloji uzmanına gorunun.
[h=2]Akne Bağışıklık Sistemi İle Alakalı mıdır?[/h]Aknenin oluşum ve tedavi sureclerinin her aşaması bağışıklık sistemiyle alakalıdır. Bir goruşe gore, “bağışıklık sisteminde bulunan ak hucrelerin, florada bulunan P. Acne bakterisine saldırmasının akne oluşumunun nedenidir.” denmektedir. Yani, vucut bağışıklık sisteminin yanlış bir tepkimeyle P. Acne bakterisine saldırmasının,baskılanması yontemiyle aknenin tedavi edilebileceğini ileri suren ve konuyla ilgili bilimsel calışmalar yapan bir gurup bilim insanının varlığını biliyoruz. Konunun netlik kazanması icin bilimsel verilerin derinleşmesi ve konuya ilişkin cok daha fazla calışma yapılması, tedaviye olumlu yaklaşımların gelişmesini sağlayacaktır.
Şu aşamada, bağışıklık sisteminin baskılanmasının doğru bir tedavi olup olmadığı tartışmalarını bir tarafa bırakırsak uygulanan antibiyotik tedavisi ile P. Akne bakterisinin ortadan kaldırılması, tedavi aşamalarından bir tanesidir. Bu alanda uygulanan başka başarılı ilac tedavileri mevcut. Topikal ajanlar, ışık tedavileri, lazer tedavileri ve son zamanlarda uyguladığımız karbon lazer uygulamasının da akne uzerinde tedavi edici etkinlikte olduğunu gozluyoruz.
[h=2]Akne Tedavisi İcin Hangi İlaclar Kullanılmalı?[/h]Asla ve de asla internet uzerinden oğrenilen, komşudan alınan, daha onceden kullanmış ve etkili olmuş birinden ilac alıp denemeyin. Bu bilgilere kesinlikle itibar etmeyin. Burada verilen bilgilerin hicbiri tedavi onermez. Kesinlikle sizi bir tedaviyi uygulamaya yonlendirmez. Tamamen bilgilendirme amaclıdır. Kaldı ki, akne gibi ilerleyici ve ilerlediği durumda kozmetik sorunun da otesine gecebilen bir hastalık durumunda uzman bir hekim kontrolu olmaksızın hicbir tedavi yontemini kullanmayın.
Uzman hekiminiz sizi konuyla ilgili yonlendirecektir. Mutlaka doktorunuzun onereceği ilacları muntazam olarak kullanın. Buradan bir ilac tavsiye etmeyeceğim. Dediğim gibi ilac tavsiye eden sayfalardan da uzak dursunlar. Hicbir hekim, sayfasından bir ilac onermez.
Bahsettiğimiz gibi, antibiyotikler, topikal ajanlar, antienflamatuar ilaclar ve lazer uygulamaları kombine bir tedavi seceneğiyle uygulandığında başarılı olmaktadır.
[h=2]Akne İzlerinin Tedavisi[/h]Herhangi bir ameliyat gecirdiğimizde cildimizde iz kalması maalesef kacınılmazdır. Ancak ne kadar iz kalacağı konusunda kesin bir bilgi vermek mumkun değildir. İz kalması kişinin cilt yapısına, ameliyat yapılacak bolgenin anatomik yapısına, o bolgedeki cildin rengine, kalınlığına, kanlanmasına , kişinin sigara icip icmemesine bağlı olarak değişkenlik gosterebilir.
Akne Vulgaris mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sureci gerektirir ve bu surec kısa bir zaman aralığını icermez. Tedavi sureci kişiye bağlı olmakla birlikte uzundur.
Ameliyat sonrası o bolgede kabarıklık ve kaşıntı varsa, ameliyat sonrası 6-12 ay gecmesine rağmen şikayetlerde azalma yoksa bu bolgede keloid tarzı iz gelişme olasılığı mevcuttur. Ameliyat sonrası yara bakımı iyi yapılmalıdır. Hastanın beslenmesine ozen gostermesi, yeterli istirahat etmesi, yarayı mekanik ve kimyasal travmalardan uzak tutması gerekir. Sigara icmemek de yara iyileşmesi acısından onemlidir.

Her şeye rağmen eğer operasyon bolgesinde iz kalmışsa, bu bolgedeki izlerin hafifletilmesi amacıyla lazer, dermabrazyon, kimyasal peeling gibi tedavi yontemleri uygulanabilir.
[h=2]Karbon Peeling Aknede Etkili mi?[/h]Akne, tıp biliminin son derece ilgisini ceken bir konu, zira ergenlik donemindeki genclerin yuzde sekseninden fazlasında bu sorun mevcut. Sadece genclerde değil, hormonal değişikliğin olduğu her donemde akne sorunuyla karşılaşılmakta. Orneğin;
Gebelikte
Doğum kontrol ilaclarının kullanımında
Hormon tedavisi gorenlerde
Aşırı stres altında olanlarda vb. durumlarda aknenin geliştiğini gozlemliyoruz.
Karbon tedavisi ve lazerin birleşimi akne tedavisinde son donemde guzel ve etkili sonuclar almamızı sağlıyor.
Karbon peeling-lazer yontemiyle aknede son derece başarılı sonuclar alıyoruz. Karbonun, lazerle kullanımıyla, cilt gozeneklerini acıcı etkisi, aknenin oluştuğu durumu ortadan kaldırdığı icin sonuclar mukemmele yakın oluyor. Zira Karbon molekulleri gozenekler tarafından emiliyor, lazerle birlikte minik patlamalar gercekleştirilip, ciltte cok hafif bir peeling de yapılmış oluyor. Konuyla ilgili videomuzu:
https://www.youtube.com/watch?v=1d3kgeNdK4I&index=5&list=PLRuAjEj3J5kKYf9U l1G0vp35R_wdaUYBdlinkimize tıklayarak izleyebilirsiniz.
[h=2]Yediklerimiz Akneye Sebep Olur mu?[/h]Yediklerimiz, akneye neden olmaz. Fazla yağlı yersek, derimizin altındaki yağ dokumuz buyur. Yağ dokusunun buyumesi ile yağ keseciklerinin fazla calışması, ya da kıl folikulunun tıkanıp akneye donuşmesi arasında bilimsel bir bağlantı yoktur. Bilimsel olarak diyetin akne oluşumunda doğrudan etkili olduğunu soylemek doğru değildir. Yenilen cikolata, fındık vb. gıdaların akne uzerinde etkisi yoktur diyoruz lakin psikolojik durumu goz ardı etmemek gerek. Kişi bir şeyi yediğinde sivilce oluştuğuna inanıyorsa oyle olabilir ve ondan uzak durması gerekir. Bu durumun kişinin beslenmesinden ziyade psikolojisiyle alakalı olduğunu soylemek yanlış olmaz.
[h=2]Akne Tedavisi Sırasında Diyet Yapılmalı mıdır?[/h]Akne tedavisinden ziyade, yaşam formunun normale donmesi ve sağlıklı bir yaşam icin sağlıklı beslenme mutlaka şarttır. Diyet ve beslenme ile ilgili olarak da mutlaka bilgili uzmanlardan yardım alınmalı, kulaktan dolma diyetlere, sağlıksız programlara ve sırf zayıflamak icin ac kalma diyetlerine başvurulmamalıdır. Bu tarz diyetler stres hali oluşturur. Stres hali altındaki bireylerin hormonal dengesi bozulur ve bu durum cok daha metabolik sorunlarla birlikte Akneye de sebep olur.
[h=2]Cildi Sık Yıkamak Ya da Yıkamamak Akne Uzerinde Nasıl Etkilidir?[/h]Oncelikle her hangi bir şeyi normalden fazla yapmak mutlaka vucuda zararlı bir sonucla geri doner. Hicbir şeyi sık sık yapmamalısınız. Eğer uzmanınız size oyle onermediyse lutfen bunu kendi başınıza yapmayınız.
Yuzunuzu sık yıkamakla akneleriniz iyileşmez. Yuzunuzu sık yıkamadığınız icin de akne oluşmaz.
Soz konusu cilt ve akne olunca internet ortamında -herkes uzman olduğu icin- konuya gercek bir uzman bakışı cok cılız ve sessiz kalmaktadır.
Cildinizi sık sık yıkamanız akneye iyi gelmez. Ya da yuzunuzu sık sık yıkamadığınız icin akne oluşmaz. Aknenin temizlikle doğrudan bir ilişkisi de yoktur. Bazen kullandığınız temizlik maddeleri de, akne oluşumu icin zemin hazırlayabilirler.
[h=2]Skar, Sivilce, Akne Tedavisi[/h]Akne skarının tedavisinde skarın ceşidi onemlidir . Eğer ice pick tarzında atrofik skar varsa diğer tedavilere ek olarak subsizyon ve punch eksizyonla mudahale gerekebilir. Aynı kişide farklı tedavi metotları da uygulanabilir.
[h=2]Tedavi yontemleri şunlardır:[/h]Kimyasal soyma,
Mekanik soyma,
Fraksiyonel lazer,
Deri altı bantlarının iğne yada kanullerle serbesleştirilmesi,
Dolgu maddesi enjeksiyonu,
Punch aleti ile eksize etme ,
TCA’nın lokal olarak o bolgeye uygulanması,
Dermapen ve dermaroller ile yapılan uygulamalar
[h=2]Hipertrofik Akne Skarlarında Neler Uygulanabilir?[/h]Lezyonlu sivilce bolgesie silikon uygulanması ve basınc tedavileri, intralezyonel yani skar icine kortizon, bleomisin gibi madde enjeksiyonları, krioterapi gibi yontemler uygulanabilir.
[h=2]Kırmızı ya da Kahverengi Leke Tarzında İzlerin Tedavisi[/h]Cildi soyacak AHA, kojik asit, azeleik asit, retinoik asit iceren krem ve peelingler kullanılabilir.
Akneniz varsa mutlaka bir uzmana gidin.
Onerilerini uygulayın.
Cildinizi uygun temizleyicilerle arındırın.
Yağlı temizleyiciler kullanmayın.
Cildinizi kendi başınıza kurutmaya kalkmayın. Cilt kurutucuları kullanmayın.
İnternetten her bulduğunuz akne kremini yuzunuze surmeyin.
Ağır makyaj yapmayın.
Stresten uzak durun.
[h=2]Yağlı Ciltler Akneye Daha mı Yatkın?[/h]Sebum, yani yağ, cildi besleyen ve sağlıklı kalmasını sağlayan bir maddedir. Sorun cildinizin yağlı olmasında değil. Sorun, hormonal dengesizlik neticesinde, kıl folikullerinden yağın atılamaması durumunda ortaya cıkar. Cildiniz normalde yağlıysa ve vucudunuzdan bu yağ duzenli olarak atılıyorsa, patolojik bir sorun oluşmuyorsa, yağlı cildinizde akne olacak diye bir kural yoktur. Aknenin etiyolojisi vucut yağından bağımsızdır.
[h=2]Sivilceler Sıkılır mı?[/h]Oncelikle akne ile sivilce birbirinden farklı iki durumu ifade eder. Akne, sistemik bir hastalık durumudur. Sivilce, hastalık durumu dışında tekil olarak gorulen deri lezyonlarıdır. Buna rağmen, kesinlikle sıkılmamalı, cilt uygun temizleyiciler ile arındırmalıdır. Sivilce hali genellikle kendiliğinden gecen bir durumdur. Dışarıdan bir mudahale olmaksızın vucut bağışıklık sistemi bu durumu akneye donuşmeden cozumler.
Sivilcelerinizi her ne olursa olsun sıkmayın. Sivilcelerinizi sıkmak yuzunuzde belirgin izler kalmasına neden olur.
Deride oluşabilecek tum lezyonlarda asla kişisel ve bilgisiz mudahale yapılmamalıdır. Lezyonun kendiliğinden gecmediği durumda hastalığa donuşebileceği ihtimali oluştuğunda mutlaka bir uzman hekime danışılmalıdır.
Bu tur lezyonlarda başvuru kaynağı dermatolog doktorlardır.
[h=2]Ozetle:[/h]Sivilce ile akne aynı şeyler değildir, akne; ağrılı, iltihaplı, sistemik bir rahatsızlık durumudur.
Akne kendiliğinden iyileşmez. Uzman doktora gorunmelidir.
Akne tedavisinde uzman hekimler, sadece dermatologlardır.
Aknelere dışarıdan bir uzman denetimi olmadan mudahale etmeyin, ettirmeyin.
Yuzunuzdeki komedonları, (siyah noktaları ve beyaz noktaları) sıkmayın. Gozlemleyin. İlerlemesi halinde doktorunuzun tavsiyesi dışında hicbir şey yapmayın.
İnternette bulduğunuz her bilgi doğru olmayabilir. Oncelikle bir uzman goruşu olup olmadığına bakın.
Komşu, arkadaş tavsiyesi ile yuzunuze bir ilac vs. surmeyin.
Yuzunuzu kurutacak ilacların cildinizdeki aknelere yararlı olduğu bilgisini unutun.
Yuzunuzu sık ve sabunla yıkamak aknelerinizi tedavi etmez.
Yuzunuze gereğinden fazla nemlendirici surmek iyi değildir.
Sistemik antibiyotikler, topikal pomadlar, serumlar ve son teknoloji urunu ışık ve lazer tedavileriyle akne, tedavi edilebilen bir hastalıktır. Eğer akne tedavi edilmezse cildinizde mutlaka iz bırakır. Akne izleri, akneden daha zor tedavi edilir.

[h=2]İstanbul Dermatolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]