Gunumuz insanlarının buyuk bir kısmı ayak sorunları ile karşılaşıyor ve bilhassa da kadınların 3'de 1'i baş parmak cıkıntısı ile karşılaşıyor. Pek cok nedeni bulunan baş parmak cıkıntısı sorununun şikayetleri topukta ağrı ve ayak mantarı oluyor. Kadınlar başı baş parmak cıkıntısı ile belada Gunumuz insanlarının buyuk bir kısmı ayak sorunları ile karşılaşıyor ve bilhassa da kadınların 3'de 1'i baş parmak cıkıntısı ile karşılaşıyor. Pek cok nedeni bulunan baş parmak cıkıntısı sorununun şikayetleri topukta ağrı ve ayak mantarı oluyor. Onlarca kemik ve kastan oluşan ayaklarımız vucudumuzun taşıyıcıları olmalarına rağmen ihmal ediliyorlar. Bu, herhangi bir ağrı ya da acı yaşayana kadar ayağımıza gereken ozeni gostermememizden kaynaklanıyor.



Bir araştırmaya gore ayak sağlığı tam olarak yerinde olan erişkin oranı sadece yuzde 45. Bu, Turkiye ’de 100 kişiden 55 ’inin ayak sağlığının sorunlu olduğunu gosteriyor. Sorunlu ayakların buyuk bolumunu kadınlar oluşturuyor. Gerek giydikleri ayakkabılar gerekse anatomik yapıları nedeniyle kadınların, ayaklarından erkeklere gore daha cok şikÂyet ettikleri belirtiliyor. Ayak ve Ayak Bileği Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Selim Muğrabi, ayak rahatsızlıklarını; başparmak cıkıntısı, topuk ağrısı (topuk dikeni) ve ayak mantarı olarak 3 ’e ayırıyor.


SİVRİ BURUN ETKENİ

Ulkemizde kadınlarda en sık gorulen ayak sorunlarının başında baş parmak cıkıntısı ve topuk ağrısı geliyor. Op. Dr. Muğrabi, “Her 2 sorunda da en onemli etkenlerden biri kadınların kullandığı yuksek topuklu ve ucu sivri ayakkabılardır. Kadınların topuklu ve ucu sivri ayakkabı giymeleri topuk ağrısı, başparmak cıkıntısı, diz ve bel problemlerine davetiye cıkaran etkenler arasındadır” diye konuşuyor. Son yıllarda Halluks Valgus yani başparmak cıkıntısının cerrahi tedavisinde ciddi değişiklikler meydana geldiğini belirten Muğrabi, “Teknolojik değişimler ile ameliyat tekniğindeki değişiklikler hastaların ameliyat sonrası konforlarının artmasında onemli rol oynuyor” diyor. Ameliyat sonrası alcı, cok uzun sureli istirahat ihtiyacı, ameliyat sonrası yoğun ağrı gibi sorunların gunumuzde ortadan kaldırıldığı belirtiliyor. Hastalar ameliyat sonrası ayakkabılarıyla hemen yere basıp yaklaşık 3 hafta sonra işe donuş yapabiliyorlar. Ameliyatlarda uygulanan ayak bileği blok uygulaması ise ameliyat sonrası ağrıların ortadan kaldırılmasını sağlıyor.



3 KADINDAN 1 ’İNDE GORULUYOR


Turk toplumunda yaklaşık 3 kadından 1 ’inde topuk ağrısı goruluyor. Erkekler arasında gorulme sıklığı ise yuzde 10 civarında. Bu sorunda hasta gece uykusunun ardından sabah yataktan kalktığında ya da uzun sure oturduğunda ilk attığı 3-4 adımda ayağının altında batma ve huzursuzluk hissediyor. Hastalığın ilerleyen donemlerinde bu ağrı ilerliyor ve gun icinde yurumeyle de ortaya cıkıyor. Ayakkabı alırken bunlara dikkat edin Her yeni modelde ayakkabılarınızı deneyerek alın. Ayakkabılarınızı mumkun olduğu kadar ayağınızın bicimine en yakın uygunlukta secin. Yaşınız ilerledikce ayaklarınızın buyukluğunun değişebileceğini unutmayın. Her 2 ayağınızı da olcturun. Pek cok kişinin bir ayağı diğerinden buyuk olduğu icin alacağınız ayakkabıyı buyuk olan ayakta prova edin. Ayakkabı provasını gunun sonunda yapın. Prova suresince ayakta durun. Her 2 ayakkabının sonunda en uzun ayak parmağınız icin yeterli mesafenin olduğunu kontrol edin. Ayak taraklarınızın ayakkabının en geniş kısmına iyi uyduğundan emin olun. Topuklu ayakkabı giyenler nelere dikkat etmeli? Ayak yapınızla uyumlu olduğu surece bir davet ya da toplantıda 2-3 saat sureyle yuksek topuklu ayakkabı giymenizin bir zararı olmayacaktır. Topuklu ayakkabı kullanımında surenin uzaması oncelikle ayak arkası ve başparmakta yukun artmasına yol acar. Bu yuk uzun sureli olduğunda kişide başparmak şekil değişiklikleri gelişir. Bu surenin uzaması ayak arka adalesinin (Aşil tendonu) kısalmasına ve buna bağlı olarak topuk ağrısı ve kucuk parmak deformitelerinin oluşmasına yol acar. Surenin cok artması ayak fonksiyonunu bozup yukun diz ve bele şiddetli geri donuşune neden olarak bu bolge sorunlarını tetikler.




Duztabanlık da yuksek kavis de sorun işareti Duztabanlığı olanlarda, yuksek kavis sorunu bulunanlarda, bazı romatizmal hastalıklarda, obezitede, yanlış ayakkabıyla spor yapanlarda, yalınayak uzun sureli yuruyuşu seven veya dans edenler ile yuksek topuklu ayakkabı giyenlerde topuk ağrısı gelişebiliyor. Tedavide oncelikle kişiye ozel tabanlıklar oneriliyor. Egzersizlerle ayak altındaki tendonun uzatılması hedefleniyor. Direncli durumlarda kullanılan ‘gece ateli ’ ağrının giderilmesinde onemli yer kaplıyor. Bu hastalara evde yapılan egzersizlerin yanında fizik tedavi programlarına başlanarak kısalmış tendonun uzatılması icin ek programlar uygulanıyor. Ağrının devam ettiği hastalarda devreye dışarıdan ses dalgası uygulamaları ve enjeksiyonlar giriyor. Son aşamada, cok direncli vakalarda problem cerrahi olarak duzeltilebiliyor. Op. Dr. Selim Muğrabi, “Kadınların ayaklarının en buyuk duşmanlarından biri olan tırnak mantarı; uzun sureli kapalı ayakkabı giyme zorunluluğu bulunan, ayak terleme problemi olan ve tırnak travması geciren kişiler ile diyabet gibi kronik problemi olanlarda goruluyor. Hastalarda tipik olarak tırnak renginde bozulma, tırnakta kalınlaşma ve tırnak batması sorunlarıyla karşılaşılıyor. Geleneksel tedavide hastalara ağızdan ilac oneriliyor. Bu ilacların kullanımları sırasında karaciğer ve bobrekte yan etkiler oluştuğu icin ilacın erken kesilmesi tedavide karşılaşılan en buyuk sorun” diyor. Muğrabi, yapılan araştırmalarda tırnak mantarı tedavisinin lazerle gercekleştirildiğini gorduklerini, bu yontemin hicbir yan etkisi olmadığını, bu tedaviye ek olarak ayda 1kez ayak bakımı yapılmasının ve kullanılan lokal ilacların yuz gulduren sonuclar vermesinin ise tama yakın başarı sağladığını belirtiyor.


Kaynak:Medya365.com